Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Hiç olmadığı kadar...’
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyetin 100’üncü yıldönümünde Anıtkabir defterine yazdığı mesajda, Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi rahmetle andıktan sonra, kendi yönetimi döneminden de söz etti. Şunları söyledi:
“Türkiye’yi tarihinin en büyük yatırım hamleleriyle buluşturmuş bir yönetim olarak, ittifak ortaklarımız ve milletimizle birlikte, Cumhuriyetimizin ikinci asrını ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak taçlandırmakta kararlıyız. Cumhuriyetimiz hiç olmadığı kadar güvendedir, emin ve ehil ellerdedir.”
Erdoğan’ın böyle milli bayram günlerindeki konuşmalarında da kendi iktidar dönemiyle ilgili görüşlerine ağırlık vermesi, yeni bir şey değil. Buna alışıldı. Zaten “cumhurbaşkanlığı”nın yanındaki unvanı da “AKP’nin genel başkanlığı”. Çoğu defa, iki ayrı görevini birlikte yürütüyor. Ama bu defaki konuşmasında bir de karşılaştırma yaptı. Eski deyimiyle “mukayese”. Başında bulunduğu iktidar dönemini eski dönemlerle kıyaslayarak dedi ki, kendi yönetimi için:
“Türkiye’yi tarihinin en büyük yatırım hamleleriyle buluşturmuş bir yönetim.”
“Tarihinin en büyük yatırım hamleleri” denilince benim gözümün önüne, Atatürk, İnönü, Bayar, Demirel dönemlerinde sanayi alanındaki, tarım alanındaki, ulaşım alanındaki, yoktan var edilen fabrikalar, barajlar, silolar, demir çelik fabrikaları da geliyor. Birçoğunu gazeteci olarak ben de görmüşüm, gezmişim, üzerine yazılar yazmışım.
Bu son dönemde de “Düyunu Umumiye” zamanındaki “yap-işletdevlet” usulüyle borçlanarak yapılan paralı geçiş yolları, hizmet binaları geliyor gözlerimin önüne. (Bu satırları yazarken Halk TV’de o yapıları yapan müteahhitlere bu yıl ödenmesi gereken milyonlarca liraların hesabıyla ilgili bir haber yayımlanıyordu.)
‘EMİN VE EHİL ELLER’
Ayrıca Anıtkabir defterine yazılan ve gazetelere, televizyonlara geçen cümledeki iddia da ilginç. “Cumhuriyetimiz, hiç olmadığı kadar, güvendedir, emin ve ehil ellerdedir...”
Yani, Atatürk’ten başlayarak hiçbir iktidar döneminde bugünkü kadar “güvenli”, “emin” ve “ehil” ellerde bulunmamış Cumhuriyet…
Bu, tabii, sayın cumhurbaşkanının bugün bulunduğu mevkindeki selefleriyle birlikte, önceki dönemlerdeki yetkili kadrolarında bulunanların tümünü rencide edebilecek bir karşılaştırma olarak münasip bir ifade değildir. Ama bir de “Doğru mudur, değil midir” sorusuna cevap aranırsa o konunun da tartışılması gerekir.
İç politikada, dış politikada, adalet, özgürlükler, ekonomi, sosyal yaşam, eğitim, sağlık, güvenlik... Hangi alanda, evvelce “hiç olmadığı kadar” güvendeyiz, emin ve ehil ellerdeyiz?...
Madem ortada böyle bir iddia var, o iddiayı haklı bulan iktidar sözcüleri, o iddianın örneklerini geçmişle bugünü karşılaştırarak Meclis’te ve kamuoyunda ortaya koysunlar. Tartışılsın. Vatandaşlar da görüp anlasınlar, Cumhuriyetin yüzyılı içinde en güvenli, en emin, en ehil ellerin yönetimi ve koruması altında yaşadıklarına. İkna olsun. Mutlu olsun. Mümkünse…
SON MAHKEME HABERİ
Bu satırları yazdıktan sonra, bir İstanbul mahkemesinin “Hatay milletvekili Can Atalay hakkındaki son kararı belli oldu”. Bunu hangi “güvenli”, “emin” ve “ehil” ellerin sahiplerinin teşvik edip isabetli gördüklerini açıklasınlar ilgililer.
Demokrasiye geçiş sürecimizin başından itibaren, milletvekili seçilen kimselerden tutuklu olanların tutukluklarının kaldırılması ve Meclis’teki çalışmalarına vakit geçmeden başlamaları, hem anayasanın ve yasaların gereğidir hem de ülkemizin siyasal geleneklerinin…
1950 meclisi açıldığında gazeteci Mümtaz Faik Fenik’ten başlayarak Kırşehir milletvekili Osman Bölükbaşı’na kadar örnekleri vardır. Türkiye’nin mahkemeleri o yollarda karar almayı en doğal görevleri saymışlardı. Daha sonraki zamanlarda aynı ilkenin gereği yapılagelmiştir.
Hatta suç işledikleri iddiasıyla ceza görüp o cezasının sonucu olarak seçimlere katılma hakkından mahrum edilen politikacıların o durumdan kurtulmaları için, iktidar ve muhalefet partilerince anayasa ve yasa değişiklikleri bile yapılmıştır. O dönemleri Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da iyi hatırlar. O derece de önemli sayılmıştır siyasetçilerin siyaset hayatına katkılarının engellenmemesi, siyaset hayatımızda.
Evet, o “güvenli”, “emin” ve “ehil” elli siyasetçiler, bugün neredeler? O sorunun cevabı da belli olmalıdır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- AKP'den yanıt geldi!
- Yasadışı bahis soruşturmasında 2. dalga!
- Atatürkçü teğmenler, tarikatçı bakan!
- Mesele cami değil sen anlamadın mı?
- Antik çeşmeden 1800 yıl sonra su akmaya başladı!
- Komisyonda kavga: Yerlikaya ve CHP'li Başarır itişti!
- İmamoğlu davasında savcı 'rapor' aldı
- ABB'de 2 yönetici görevden alındı!
- Denizbank Genel Müdürü hakkında iddianame hazırlandı!
- Yol haritasını belirledi