Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
OHAL’in teminatı
21 Temmuz gecesi, Taksim’deki “demokrasi şenliğinde” büyük ekrandan yapılan yayında OHAL’in ilanı haberi, sevinç gösterileriyle karşılanıyordu.
Oysa, anayasanın 119 - 121. maddelerinde düzenlenen olağanüstü hal, yürütmeye Meclis’i devre dışı bırakarak, kanun hükmünde kararnamelerle yönetme yetkisini verirken kimi temel hak ve özgürlüklerin de geçici süreyle askıya alınması imkânını da doğurur.
Terör, kalkışma, doğal afetler gibi durumlar karşısında bütün demokrasilerde geçici süre için, yürütmeye olağanüstü yetkiler tanındığı bir gerçektir.
Ama herhalde kısıtlama yoluna başvurulmasının demokrasi adına alkışlanması, bunu yapan toplumun demokrasi anlayışında bir gariplik olduğunun göstergesidir.
Yanlış anlaşılmasın! iktidarın OHAL ilan ederek, demokrasiyi çiğnediğini söyleyecek değilim. Ama “Darbe girişimi karşısında kenetlenerek iyi bir sınav vermiş olan Meclis devre dışı bırakılmadan da sorunun çözümü düşünülemez miydi?” sorusunu da sormaktan geçmişteki uygulamalara bakarak da, OHAL uygulamasının nerelere kadar uzanabileceğinden kaygı duyanlara hak vermekten geri duramıyorum.
OHAL’in benzerlerine demokratik ülkelerde de rastlanan bir anayasal kurum olduğunu söyleyerek bu endişeleri gidermek mümkün değildir.
***
Bir kere anayasanın bütününe uyulması halinde anayasal kurumlar bir anlam ifade ederler.
Örneğin, anayasanın OHAL’in ilanı ile ilgili 120. olağanüstü hal ile ilgili düzenlemelere dair, 121. maddelerinde, OHAL’in ilanı ve ona dayanarak kanun hükmünde kararname çıkarttığı toplantılarında Bakanlar Kurulu’na Cumhurbaşkanı’nın başkanlık edeceği belirtilmiştir. Bu madde ile getirilen düzenlemenin gayesine, bu OHAL uygulamasında ulaşılması ise mümkün değildir.
Çünkü OHAL düzenlemeleri ile amaçlanan gayeye ulaşılabilmesi için anayasanın 101. maddesindeki Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlığı ilkesine uyulması gerekir. OHAL’in ilanı ve yürütülmesi sırasında “TARAFSIZ” Cumhurbaşkanı’nın Bakanlar Kurulu’na başkanlık etmesiyle demokratik bir denge ve denetleme mekanizması getirilmesi öngörülmüştür. Oysa Tayyip Bey, bizzat kendisinin de ifade ettiği gibi, tarafsız Cumhurbaşkanı değildir. Böylelikle, anayasanın OHAL’i düzenleyen hükümleriyle varmak istediği amaca ulaşılması da mümkün olmayacaktır.
Demokrasilerde anayasaya uygunluk bir bütün olarak anlam taşır, “Anayasanın kimi maddesine uyarım, kimine uymam” düşüncesiyle, işler, OHAL olsa da olmasa da yürümez.
Olaya bu açıdan bakınca, AYM kararlarını işine geldiğinde tanıyıp gelmediğinde tanımayan, AYM üyelerinin özgürlüklerinin keyfi biçimde kısıtlanabildiği rejimlerde OHAL olsa da olmasa da, AYM’ye başvuru hakkı önemini yitirir.
Diyeceğim o ki, OHAL’in kendisi kadar, onu kimlerin ilan edip yürütecekleri ve hangi amaca dönük olarak kullanılacakları da önemlidir.
Toplumumuzda sık sık, benzer durumlarda, kimi demokratik ülkelerde de, benzer çarelere başvurulduğu savı ileri sürülmektedir.
Ancak bu sav da tek başına bir anlam ifade etmiyor, yasalar kurumlar, düzenlemeler kadar, onları yaşama geçirenlerin yapıları, demokratik gelenekleri de rol oynuyor.
Hep bir noktayı vurgulamaya uğraştım:
Anayasada aralarında olmak üzere, Türkiye’deki yasaları alın, demokratik ülkelerde uygulamaya koyun, ortaya çıkacak sonuç son derece farklı olacaktır. Çünkü o toplumların, dengeleri gibi bireylerinin eğitimleri, demokratik kültürleri ile gelenekleri, bizimkilerden çok daha değişiktir.
Diyeceğim o ki, endişeler, OHAL kurumunun kendisinden çok, onu uygulayacak olanlardan kaynaklanıyor.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, OHAL uygulamalarından kimsenin endişe etmemesi gerektiğini, OHAL uygulamalarının hak ve özgürlüklerin kısıtlamamasının teminatının kendileri oldğunu, işte tam bu noktada söyleyince, insan, endişeler varit olana dek destek vereceğini belirtirken elinde olmadan, şunu da söyleyiveriyor:
- Biz de zaten, kurumdan çok teminattan korkuyoruz!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Mahruki yine yandı
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!
- Özel görüşmenin ayrıntılarını açıkladı!
- Kılıçdaroğlu mahkemeye davet etti!