Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Cesaret Nişanı

01 Ağustos 2014 Cuma

Yiğit Okur Deniz Taşları”nda Oxford tarih profesörü Hanry Hanry’e şöyle söyletir:
-Tarihin çekirdeğindeki gerçeği bilen yalnız casuslardır.
Ben de madalya ve nişanlar konusuna hep ikircikli yaklaşır, her madalyalıya baktığımda kuşkuyla “acaba?”, derim.
Ama diyebilirim ki pek az madalya veya nişan, Tayyip Erdoğan’ın Amerikan Yahudi Kongresi’nden (AJC) aldığı “Cesaret Nişanı” kadar grotesk durumlar yaratmıştır.
Amerikan Yahudi Kongresi 1906 yılında kurulmuş, zamanla genişlemiş, yeni hedefler edinmiş, 20. yüzyılın ikinci yarısından başlayarak 1948’de kurulmuş olan İsrail’i desteklemek ve güvenliğini kollamayı da ana amaçları arasında katmış bir kuruluş.
Bilindiği gibi Ocak 2004’te merkezi New York’ta olan Amerikan Yahudi Kongresi, Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan’a “politikada cesaret” nişanını verdi.
Kennedy’nin 1960’larda ülkesini ve dünyayı sarsan kitabından esinlenen “politikada cesaret” kavramıyla kastedilen barış için gösterilen çaba ve teröre karşı mücadele.

***

Tabii ödülü veren kuruluşun yapısı ile amaçları ve ödülü daha önce alanların kişilikleri, burada ileri sürülen cesaret, barış, terör gibi kavramların enine boyuna sorgulanmasını, yeniden tanımlanmasını zorunlu kılıyor.
Bulunduğunuz konum ve sorulara vereceğiniz yanıtlar da ödülün ve kazanan kişinin niteliği hakkında bir karara varmanızı sağlıyor.
Hemen belirtmek gerekir ki Tayyip Bey ödülün tarihinde AJC tarafından ona layık görülen İsrailli veya Yahudi olmayan tek kişi. Bu durum ödülün ona verilmesini daha da önemli ve anlamlı kılıyor.
Tayyip Bey 2004 Ocak’ında, New York’ta kendisine takdim edilen ödülü alırken yaptığı konuşmada şunları söylüyordu:
- Bu nişanı bugüne kadar Musevi kuruluşlarıyla sürdürdüğümüz yakın işbirliğinin nişanesi olarak alıyorum.
Ne var ki Amerikan Yahudi Kongresi on yıl sonra, 2014 Temmuz’unda kaba bir şekilde Erdoğan’a zılgıt çekti:
- Sana verdiğimiz nişanı geri ver!
Zaten İsrail yanlısı politik eylemleriyle İsrail karşıtı söylemleri çelişen ve kendisine ikide bir AJC’den aldığı nişanın hatırlatılmasından fevkalade rahatsız olan Tayyip Erdoğan’ın neşe dolu yanıtı netti:
- Hay hay memnuniyetli iade ederim!

***

Böylece tarihin en trajikomik ödül olaylarından birine tanık olduk.
Türkiye tarihinin Yahudi Cesaret Nişanı’na sahip ilk ve tek Başbakanı Tayyip Erdoğan, yine Türkiye tarihinin en İsrail yanlısı politik eylemleriyle, çelişen İsrail karşıtı söylemleri yüzünden Amerikan Yahudi Kongresi’nin “Biz seni bunun için mi destekleyip ödüllendirdik? Ver ödülümü geri!” diye haykırmasına neden oluyor. Ödülü artık yük gören Tayyip Bey de sevinerek iade ederken hamasi çıkışları da ihmal etmiyor.
Bu durumda her ikisine de aynı soruyu sormak gerek:
- Daha önce aklınız neredeydi?
Önce Tayyip Bey’e sormak gerek:
- O kadar uyardılar şu Yahudi Cesaret Nişanı’nı iade et diye, alma cesaretini gösterdiğin nişanı iade cesaretini göstermeyip de komik duruma neden düştün?
Sonra AJC’ye sormak gerek:
- Siz bu nişanı ilk kez İsrailli ve Yahudi de olmayan Erdoğan’a verirken kim olduğunu hiç mi araştırmadınız?
Öyle ya Milli Görüş gömlekli kişilerin geleneksel Yahudi antipatisi ve Tayyip Bey’in Hikmetyar’ın ayağı dibindeki resimlerini, her şeyi bilen Mossad bilmiyor muydu? Yoksa işin içinde, “biz bunu bu haliyle de kullanırız” hesabı mı vardı?
Aynı şekilde Başbakan Tayyip Bey devletin istihbarat örgütlerine AJC’nin yapısını, İsrail ile ilişkilerini, Cesaret Nişanı’ın daha önce almış kişileri soruşturtamaz mıydı?
Bunlar yapılmadığından Yahudi Cesaret Nişanı olayında iki taraf da gülünç oldu.
Bu acınası bir gülünçlüktür.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları