Katar’da düzenlenen Dünya Kupası devam ediyor. Bazı karşılaşmalar gösterdi ki rakipler daima kendilerini ve futbollarını temsil ederken, bu oyunun ekonomik boyutunu arka planda tuttu. Asıl sürpriz sahada oynanan oyunda gizli. Kamerun’un beklenmeyen biçimde Sırbistan’ı 3-1’lik skordan yakalaması ve Aboubakar’ın maça dahil olmasıyla karşılaşmanın oyun açısından değişmesi dikkat çekti. Uruguay’ın Portekiz karşılaşmasındaki futbolu küçümsenemez. Talihsizlik belki de final oynayabilecek takımların birbirleriyle erken mücadelesi oldu. Dikkat çeken husus Portekiz’in kupadaki dengeli ve sonuca yönelik hesaplarının tutmasıdır. Önemli olan finallere kalacak skoru yakalamak olduğuna göre Brezilya ve Gana’nın galibiyetleri kupaya heyecan getirecek takım oyununun bütünlüğüdür. 

Daha önce de belirttiğim gibi Dünya Kupası, yıldız değil takım yaratacaktır. Ayrıca endüstriyel futbolun etkisini dışarıda bırakarak sadece saha içini sizlere aktarmak istemem doğal karşılanmalıdır. Kalecilerin performansları dikkat çekerken bazı defans oyuncularının kişisel hataları sonuçları etkilemekte. Ancak finallerde daha farklı yorumlar yapabiliriz. Çünkü Dünya Kupası’ndaki amaç en başarılı ve tartışmasız takım olmaktır. Geçmişteki dünya kupalarına bakarsak hep futbolcular öndeydi ve sonucu etkileyen yıldızlar olarak ön plana çıkmışlardı. Bu turnuvada henüz böyle bir çıkış görmüş değiliz. Umarım daha sonraki karşılaşmalar bizi yanıltır ve Dünya Kupası yeni yüzyılın hatırlanacak futbol turnuvası olarak aklımızda kalır. Her şeye rağmen ön plana çıkan bazı isimleri atlamak olmaz. Polonya’dan kaleci Szczesny, Hırvatistan’dan kaptan Luka Modric’in istikrarlı performansı, Aboubakar’ın oyunu etkileyen çıkışı ve golüyle takım arkadaşlarını ateşlemesi, Valencia’nın hareketliliği, becerisi göze batıyor. Ayrıca Afrika temsilcilerinin duran toplardaki verimliliğin ön plana çıktığı bir kupa izliyoruz. Finaller yaklaştıkça heyecanın artacağını ve her şeye rağmen yıldız futbolcuların büyük randevularda ortaya çıkmasını bekliyorum.