Fenerbahçe uzatmalara taşıyabildiği oyunda son 60 dakikayı Alves’in atılmasıyla 10 kişi tamamladı. Ancak çok anlamsız bir oyun sergiledi. Aşırı tedbirli olmak güzel bir şey. Ama karşı kaleyi unutmak Fenrabhçe’ye yakışmadı... 90 dakika süresince bir korner bile kazanamayan Sarı - Lacivertli takım yenilmeye mahkumdu. Çünkü kaleci Mert’in müthiş kurtarışları, Drogba, Amrabat ve Selçuk’un kaçırdığı müsait pozisyonlar yine de G.Saray’ın kupayı almasını engellemedi. Özellikle sahada taktik olarak birbirini oynatmak istemeyen iki ekipten teknik yönden üstün olan Sarı - Kırımızılı takım avantajlıydı.

Cristian’ın oyundan çıkması ile iyice çöken F.Bahçe’nin orta sahası Alves’inde oyundan atılmasıyla kazanma şansını tamamen kaybetti. Tüm oyunda istediği gibi oynayan Sarı - Kırmızılı takımdı. F.Bahçe’de Hasan Ali, Alves, Mehmet Topal iyi gününde olsalar da, kaleci Mert’in müthiş kurtarışlarını penaltılara taşıyacak başarıyı gösteremediler. 375. randevuda F.Bahçe - G.Saray karşısında Sow ve Webo ile hiç bir pozisyon üretemedi. Maçın başından itibaren Ersun Yanal gibi taraftarlar da çaresizlik içinde ne zaman gol yiyeceklerini beklediler sanki... Bu da bizim şahsi görüşümüz. Taktiksel anlamda Sarı - Lacivertli takım yetersiz ve özgüvenden yoksun oynadı. F.Bahçe yenildi, ama Mert’i kutlamak gerekir. Böylece G.Saray bir kupa daha alarak ligimizin en iyi takımı olduğunu kanıtladı.