Öztin Akgüç

CEO’nun artan önem ve sorumluluğu

29 Mayıs 2015 Cuma

Üretimin işletmelerde gerçekleşmesi, makro politikaların sonuçta işletmelerin uygulanmalarıyla ekonomiye yansıması, ekonomi biliminde bir alt olan, bir dal olarak “yönetim ekonomisinin” gelişmesine yol açmıştır. İşletmeler ağırlıklı olarak incelenmekte, makro düzeyde teoriler işletme incelemelerinden sağlanan verilere dayandırılmakta, bulgulara göre politikalar belirlenmektedir.
İşletmelerin büyümeleri, çok ortaklı hale gelmeleri, halka açılmaları, aile egemenliğinden giderek uzaklaşması, kurumsallaşma, yönetimde CEO’ların (Chief officer Executive) önem kazanmasına yol açmıştır. Uygulayıcı yönetmen CEO unvanı, işletmenin yönetim ve faaliyetlerinde sorumluluğu en yüksek olan yöneticiye verilmektedir. Genel müdürden daha kapsamlı bir kavram olup, lider ve yönetici olma özelliklerini birlikte taşımaktadır.
İleri görüşlü, vizyon sahibi, yenilikçi, yaratıcı olmanın yanı sıra CEO’dan zamanında karar alma yeteneği, güvenilir olma, inandırıcılık, örnek olma, etik davranma, çalışanlar arasında zihinsel sinerji yaratma gibi niteliklere de sahip olması beklenmektedir.

***

CEO, ortakların şirket değerlendirmesinde dikkate aldıkları, şirketin itibar değerine katkı yapan fakat şirket bilançosunda fiziki olarak görünmeyen bir değerdir.
CEO, yalnız şirket çalışanları açısından değil kamuoyunda da inandırıcı, ikna edici olmalıdır.
Ancak bu yolla CEO şirket itibarına kat-kı yapabilir. CEO açıklamalarında tutarlı, gerçekçi, düzgün olmaya özen göstermelidir.
Ülkemizde de bazen CEO, bazen genel müdür sıfatlarıyla kamuoyuna açıklamalar yapılmaktadır. Açıklamalar ne ölçüde gerçekçi, inandırıcı, ikna edici? Tartışılabilir.
Övünmeler, olumlu yorumlar, parlak vaatler her zaman gerçeği ifade etmiyor, belli bir çevre dışında inandırıcı da olmuyor. Açıklamalar bazen belli çevrelere biat etme, minnet borcu ödeme veya iktidar hışmından korunma güdüleri de taşıyor, yanıltıcı iletiler de verebiliyor. İnandırıcı olmayan ekonomik başarı öyküleri, makyajlama, gizlemeler, CEO’nun niteliği konusunda da ciddi kuşkular uyandırıyor.
Açıklamalar genelde kâr rakamları ile başlıyor veya kâr rakamları ile sonlandırılıyor. Kâr ne ölçüde başarı ölçüsü, ne ölçüde gerçekçi? Bu sorular, kuşkular kafalarda doğuyor. Ekonomik durum değerlendirmesinde yanlı davranan, olumsuzlukları görmezden gelen, geçiştiren bir CEO’nun işletmesinin, bankasının kârı konusunda verdiği bilgiler ne ölçüde nesnel olabilir? Bu da ayrı bir soru, kuşku kaynağı.

***

Kâr nesnel bir ölçü değildir. Örneğin bankada kâr mı göstermek istiyorsunuz? Yüksek gelir reeskontu yapar tahsil edemeyeceğiniz gelirleri kâr yazarken, ödeyeceğiniz giderler için de düşük reeskont yaparsınız. Tahsili şüpheli krediler için yeterli karşılık ayırmazsınız. Değerlenmeye esas alınan döviz kuru-nu ayarlar, birazda varlık satışı kârı, tabloya diğer gelirleri katarsanız, güzel bir kâr rakamına ulaşırsınız. Hele gerçeğe uygun değer (GUD) muhasebesi uygulayana kâr ayarlama esnekliği, daha da artıyor. Bankacılık dışı işletmeler için de kârı ayarlama olanakları çok çeşitli. Denilebilir ki, finansal tablolar denetimden geçiyor. Doğrudur. ABD’de bile denetimden geçmiş birçok firmanın kısa süresonra battığı görülmüştür. Ülkemiz 2001 krizine girerken de bütün bankalar kâr açıklamışlardı. Denetimin yapılması değil, denetimi kimin yaptığı önemlidir.
Gerçekte kârlı olan bir işletmenin mali yapısı güçlenir, fiziki varlıklar artar, taşıdığı riskler azalır. Bu nedenle sadece açıklanan kâr rakamına bakılarak değerlendirme yapılması yanıltıcıdır.
Ekonomide yaşanan başarısızlıkta CEO’ların da olumsuz rolleri, katkıları olur. CEO unvanı taşımak değil, CEO niteliklerine sahip olmak önemlidir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları