Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yılbaşı...
The Economist’in gulugulu-laşma haritası!
Dünyada insanlar yeni yıla umutlarla, beklentilerle girerler. Beklentilerin olumlu olması için yılbaşı değişik biçimlerde kutlanır. Çoğu ülkede, dinsel inançlar, coşkuyu yansıtan eğlenceler, kutlamaları yönlendirir.
24/25 Aralık gecesi doğduğuna inanılan İsa için Hıristiyanlarda “Noel kutlaması” öne çıkar. Ancak Hıristiyanlar, Noel’den ayrı olarak 31 Aralık gecesi de yeni yılı eğlenceyle karşılarlar. Bu nedenle, bazı Müslümanların sandıkları gibi 31 Aralık eğlenceleri İsa ile bağlantılı değildir.
Koskoca Diyanet İşleri Başkanlığı, hutbesinde “Dini ve ahlaki değerler unutularak ya da dikkate alınmayarak gayrimeşru tutum ve davranışlarla, eğlence aldatmasıyla nefesler, hayatlar, yarınlar hiçe sayılarak heba edilmektedir” diyebilmektedir.
Hıristiyanların “Noel ağacı” da Orta Asya’daki Türklerin “hayat ağacının” yanında dünkü çocuk kalır. Değerli bilim insanı Muazzez İlmiye Çığ’ın bir yazısından alıntılayalım:
“Hıristiyanların İsa’nın doğuşu olarak kutladığı Noel bayramı, çok eski Türklerin yeniden doğuş bayramıdır. Türklerin, tektanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yeryüzünün tam ortasında bir akçam ağacı bulunuyor.
Buna hayat ağacı diyorlar. Bu ağacı, motif olarak bizim bütün halı, kilim ve işlemelerimizde görebiliriz. Türklerde güneş çok önemli... İnançlarına göre, gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gece gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra gün geceyi yenerek zafer kazanıyor.
İşte bu güneşin zaferini, yeniden doğuşu, Türkler büyük şenliklerle akçam ağacı altında kutluyorlar. Güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor.
Bayramın adı ‘Nardugan (nar=güneş, tugan, dugan=doğan)’- yani doğan güneş-. Güneşi geri verdi diye tanrı Ülgen’e dualar ediyorlar. Duaları Tanrı’ya gitsin diye ağacın altına hediyeler koyuyorlar, dallarına bantlar bağlayarak o yıl için dilekler diliyorlar Tanrı’dan.
Bu bayram için, evler temizleniyor. Güzel giysiler giyiliyor. Ağacın etrafında şarkılar söyleyip oyunlar oynuyorlar. Yaşlılar, büyük babalar, nineler ziyaret ediliyor, aileler bir araya gelerek birlikte yiyip içiyorlar.
Yedikleri, yaş ve kuru meyveler, özel yemek ve şekerleme. Bayram, aile ve dostlar bir araya gelerek kutlanırsa ömür çoğalır, uğur gelirmiş. Akçam ağacı yalnız Orta Asya’da yetişiyormuş.” İngilizcede “turkey” yani “hindi” denilen kuşa gelince...
İngiliz The Economist dergisi hindinin kökeni hakkında ilginç bir araştırma yayımladı. Anavatanı Orta Amerika doğasında, yabani yaşam süren hindiyi İspanyol ve Portekizli gemiciler 1520’lerde ülkelerine getirmişler.
10 yıl sonra Akdeniz’deki üstün ticareti nedeniyle Osmanlı da hindiyi tanımış. Avrupa ile Osmanlı arasındaki ticarete konu olan bu kuşa “turkey (Türkiye)” denilir olmuş.
Fransızlar gibi, Türkler de Hindistan’dan tanıdıkları tavus kuşuna benzettikleri için “hindi (Hint kuşu)” adını takmışlar. Türkiye’de kimileri Amerikan Kızılderililerinin başlarına taktıkları hindi tüylerinden dolayı İngilizce “Indian (yerli)” sözcüğünden türediğini söylerler!
İşin garip noktası, hindi, Kuzey Amerika’ya Orta Amerika’dan değil, yaklaşık 100 yıl sonra Avrupalılarca götürülmüş. Türkler, hindiyle Kuzey Amerikalılardan önce tanışmışlar.
Kuzey Amerika’da her yılın kasım ayının son perşembesi “Şükran Günü” olarak kutlanır. Bu bayramda hindi yemeği başköşededir. Hasat kaldırıldığı için Tanrı’ya şükran için kutlamada “hindi” yenilir. Bir anlamda Müslümanların Kurban Bayramı ile benzerlik taşır. 1863’te Başkan Abraham Lincoln’ün, “Şükran Günü’nün” ulusal bayram olması önerisi, 1941’de Kongre’de karara bağlanmış.
Bartın Milli Eğitim Müdürü Yaşar Demir, okullara şu talimatı göndermiş: “Anadolu insanının gelenek ve görenekleri ile bağdaşmayan, Hıristiyanlık propagandası olan noel-yılbaşı kutlamalarının çocuklarımızın bilinçaltını işgal etmesine fırsat vermeyerek, milli bir hassasiyet sergileyeceğiniz için şimdiden teşekkür ederim.”
Bazıları, laik Türkiye Cumhuriyeti’nde Nasrettin Hoca’nın hindisi kadar bile düşünemiyorlar... Tüm vatandaşlarımıza, laik Türkiyemizde nice sağlıklı, mutlu, gönenç ve barış içinde geçecek, demokratik yeni yıl diliyorum.
İsa Nev York’ta...
Nev York’ta bir Noel gecesi, gökyüzü birden aydınlanır... Işıklar arasından İsa Nev York’a iner... Halk şaşırır. İsa, en yakın mağazaya girerken seslenir:
“- Bunca bolluk, mal varken, insanlar neden aç, neden yoksul? Gelin kardeşlerim, bu malların hepsi sizin, istediğinizi alın... Artık, Tanrı’nın krallığında hiç kimse aç-yoksul olmasın...”
Halk mağazaya hücum eder... İsa, aynı sözleri yineleyerek, sırasıyla öteki mağazalara, dükkânlara da girer. Ortalıkta tam bir bayram havası sürerken, sıra bir Yahudi’nin dükkânına gelir... İsa, buranın da kapılarını açar, aynı sözleri tekrarlar... Salomon, kayıtsız bir davranışla, arkasındaki perdeyi hafifçe aralayıp karısına seslenir:
“- Bertha... Dolaptaki alet çantasından çekiç ile çivileri getirir misin canım, o adam yine ortaya çıkmış!”
Super-off-line!
Geçenlerde bizim gazetede “Superonline yüzde 38 büyüdü” başlıklı bir haberde Turkcell Superonline Genel Müdürü Murat Erkan’ın Gebze’de 2015 başında yeni veri merkezinin temelinin atılacağını, hizmet kapasitesinin iki katı artacağını, söylediği yazılmıştı.
Bir Superonline kullanıcısı olarak yakınıyorum! Bazı örnekler vereyim. Diyelim ki aynı iletiyi toplamda 50 kişiye iki grup olarak gönderdiniz. Bir kişi de olsa üçüncü iletiyi göndermek için “bir saatlik sınırı aştığınız için” engellenirsiniz. Ayrıca, bir gün içinde ileti gönderim sınırını aşarsanız “ertesi günü beklemeniz” uyarılır. Son birkaç gündür iletişimde korkunç yavaşlama var. Nedenini sorduğunuzda “aylık kullanım kotasını aştığınız için hız düşürmenin uygulandığını” öğrenirsiniz.
Evet, Superonline büyüyor olabilir ama hizmetleri ters orantılı olarak küçülüyor. Şu Gebze tesisi bir an önce devreye girse de bu iletişim çağında engellemelerle karşılaşmasak!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Erdoğan belayı satın aldı
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Kılıçdaroğlu'na 'Meral Akşener' yanıtı
- Elazığspor'dan maça çıkmama kararı!
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!
- Al Nassr'dan Talisca açıklaması!
- Yetki kısıtlayan teklif komisyondan geçti
- Çete lideri savunma yaptı, tutukluluğa devam kararı!