Özgen Acar
Özgen Acar ozgenacar@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Yağma Hasan’ın Böreği!

19 Haziran 2015 Cuma

Nereden nereye ya da kimden kime? 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel (91) yaşamdan ayrıldı. Onun ve 65 yıllık eşi Nazmiye Hanım’ın yaşamıyla başlayıp günümüze, Sultanlığa gelelim!
Demirel cumhurbaşkanı oldu. Siyasal tarihimize adını yazdıran Kavaklıdere Güniz Sokak’taki evden Çankaya Köşkü’ne çıkılacaktı. Nazmiye Hanım sordu: “Süleyman! Güniz Sokak’ta devam etsek olmaz mı? Çankaya’ya taşınmak şart mı? İşleri buradan idare edemez misin?”
Zorunluluk üzerine Çankaya’ya çıktı. Köşk’te en ufak bir değişiklik yapmadı. Her gün Güniz Sokak’a gitti, arkadaşları ile hep o sokakta çayını içti. Evin ilk katı Demirel’in çalışma ve konuklarını kabul alanı olduğu için oraya hiç inmezdi!
Demirel’in ehliyeti yoktu. Nazmiye Hanım, “1955’ten beri araba kullanırım. Prensip olarak kocama verilen makam arabasında bir yere gitmezdim. Alışverişlerim, ziyaretlerim için ben de bir arabaya ihtiyaç duydum. Kendi arabamı kendim kullanırım” demişti.

‘Makam arabaları’
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 21 Mayıs’ta milletvekillerine yazılı olarak “makam araçlarını geri vermelerini” bildirdi.
3 dönem koşulu nedeniyle AKP Siirt Milletvekili Afif Demirkıran’ın da görevi 7 Haziran’da sona erdi. Sıradan bir vatandaş oldu. Ama TBMM’nin kendisine verdiği otomobili “TC-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı” olduğu gerekçesi ile geri vermedi. Oysa benzeri unvanlara sahip öteki milletvekilleri arabalarını 27 Mayıs’ta vermişlerdi! Pes…

‘Devletin Konağı’
25 Aralık 2013’te Muammer Güler İçişleri Bakanlığı’ndan ayrılmak zorunda kaldı. Yerine TBMM dışından bakanlık müsteşarı Efkan Ala “atandı”! 15 Eylül 2014’te Ankara Valisi Alaattin Yüksel emekli olunca Çankaya Caddesi’ndeki “Vali Konağı’nı” boşalttı.
“Devletin valisi” için ayrılmış olan konağa, hariçten gazel okuyup bakan olan Ala, el koydu. İstediği müteahhide konağı keyfine göre elden geçirttikten sonra taşındı. İç dekorasyonuna 136 bin lira, genel onarımına da 1 milyon 360 bin lira harcandı.
Anayasanın, seçimlerden üç ay önce üç bakanlığın, İçişleri, Ulaştırma ve Adalet bakanlıklarının, “tarafsız isimlere bırakılmasını” öngören maddesi gereğince, 6 Mart 2015 tarihinde görevinden ayrıldı. Ala, hariçten gazel okuduğu için koltuktan ayrılmak zorunda kaldı. Milletvekili de olmadığı için sıradan bir vatandaş oldu. Ama devletin konağından ayrılmadı! Pes…

‘Köşkler işgal altında’
Varan 1… Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, 8 Ağustos 2007’de cumhurbaşkanı seçildi. Çankaya Köşkü’ne taşınmakla birlikte, eşi Hayrünnisa’nın isteğine uyarak Dışişleri Konutu’na da el konuldu.
Bunun üzerine Dışişleri Bakanı’na Gaziosmanpaşa Kırlangıç Sokak’ta 15 Temmuz 2009 tarihinde aylık 39 bin liraya iki yıllığına bir bina kiralandı. TBMM Bütçe Komisyonu’ndaki tartışmalarda aylık kiranın zamanla 46 bin liraya çıktığı anlaşıldı. Pes…
Varan 2… Gül’ün görev süresi 28 Ağustos 2014’te sona erdi. Çankaya Köşkü’nden ayrıldı, ama Tarabya’daki Cumhurbaşkanlığı’nın Huber Köşkü’ne yerleşti! Sıradan bir vatandaş konumuna düşmesine karşın, yaklaşık 8 ay Huber Köşkü’nü işgal etti!
Hayrünnisa Hanım’ın düzenlediği Beykoz sırtlarındaki villaya nisanda taşındılar. Ayrıca Avrupa yakasında bir “çalışma bürosunun” hazırlandığı bildirildi. Pes…

‘Utanç duvarı’
“Yeni Türkiye” sevdalısı Sultan ise Atatürk korkusu ile Çankaya’ya taşınmadı! Ama Atatürk’ün, Ankara halkına soluk almaları için bağışladığı Orman Çiftliği’ne 1160 odalı AK Sarayını yaptırdı.
Kendisine göre AK Saray yaklaşık 1.5 milyar, Ankara Mimarlar Odası’na göre 5 milyar dolara mal oldu. Sultan gerekçesini de “Bu bir kalıcı yatırım olup anlık değildir. Aslan yattığı yerden belli olur, bunu böyle bileceksin!” sözleri ile açıkladı.
Son olarak da Saray’da ailesiyle yaşayacağı 250 odalı yavru sarayın çevresini 5m yüksekliğinde duvarla çevirdi… Berlinliler “Utanç Duvarı”ndan utanarak, o duvarı yıkmışlardı. Şimdi Ankaralılar utansınlar bu “utanç duvarından”! Pes… Orada yatacak “aslandan” söz ediyor! Ama ne var ki İleri Gazetesi Yazıişleri Müdürü Hanife Şahin, “Kaçak Sarayın kaçık sultanı” diye bir haber yapmıştı. “Cumhurbaşkanlığı’na hakaret” suçu ile yargılandı, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nce aklandı. Böylece “aslan” mı yoksa “kaçık” mı olduğunu siz okurlar karar veriniz!
Özetle… AKP döneminde “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” ya da “Yağma Hasan’ın böreği…” geçerli… Bence afiyet olmasın haramilere…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kadın cinayetleri... 18 Ekim 2024
İran-İsrail... 11 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları