Özgen Acar
Özgen Acar ozgenacar@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Baş-sultan Doğdu Ve...

09 Nisan 2013 Salı

Küçük Enes Karabulut, geçen yıl 23 Nisan geleneğine uygun olarak birkaç dakikalığına “Başbakanlık koltuğuna” oturduğunda şakayla söylediği “Koltuğa oturdum bırakmam!” sözlerinin Türkiye Cumhuriyeti’nin başına ne işler açacağının bilincinde değildi!

\n

“Koltuğu” geçici olarak küçük Enes’e bırakan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şakayı ciddiye alıp “Olmaz öyle şey... Bu ülke kalkmamak üzere koltuğa oturanlardan çok çekti. O nedenle 3 dönem kuralını koyduk...” sözleri ile tepkisini göstermişti!
Bir yönetmelikle çocukların 23 Nisan’da cumhurbaşkanının, başbakanın, valilerin koltuklarına oturmaları geleneğine son verildi. Bu uygulama bu yıl 23 Nisan’da başlıyor. Artık Türkiye’de koltuk kavgası yapılmayacak!
Uygulama bununla da yetinmiyor! Bundan böyle ilkokul çocukları spor sahalarında
“Bugün Yirmi Üç Nisan neşe doluyor insan; Kamutay bugün doğdu ve saltanatı boğdu!” sözleri ile gösteri yapamayacaklar. Artık, gösterilerini kapalı spor salonu, alışveriş merkezi ve parklarda yapacaklar. Böylece AVM’lerde nerede hareket, orada bereket olacak!
Bu kadar da değil! Artık lise öğrencileri de 19 Mayıs Gençlik Bayramı’nda sahalarda cimnastik gösterileri yapamayacak. Böylece genç kızların törenlere çıplak bacakla katılmaları da önlenecek!
19 Mayıs’ta atletler Samsun’dan Ankara’ya Türk bayrağı da getiremeyecekler. 23 Nisan Çocuk, 19 Mayıs Gençlik bayramlarında tribünlerde protokolün de boy göstermesine, halkla bütünleşmesine gerek kalmayacak. Gençlik ve Spor Bakanı
Suat Kılıç “günün anlam ve önemini” değil “mana ve ehemmiyetini” anlatırken, genç bir bakan olarak Ankara’da bir evi mülkiyetine nasıl devşirdiğini de herhalde anlatacaktır!
Elbette
Atatürk de unutulmayacak. 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkışını doğum günü olarak kabul eden Atatürk için bu kentin valisi Ata’nın doğum günü pastasını keserken, konuklar da “Happy Birthday Atatürk” diye şarkı söyleyecekler!
Geçen yıl Cumhuriyet Bayramı törenleri kısıtlanınca halk Ankara’da sokağa dökülmüş, coşkuyla 29 Ekim’i Türk bayrakları açarak kutlamıştı. Ankara Valiliği emriyle kutlamalar engellenmiş, halka biber gazı sıkılmıştı.
Aynı olaylar Antalya’da da yaşanmıştı. O gün Atatürk anıtına çelenk koymak isteyen eli sopalı değil, eli bayraklı Antalyalılardan 6 kişi şimdi 31 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor!
Diyarbakır’da Nevruz kutlamaları sırasında Türk bayrakları açılmıyor, baş terörist
Apo hazretlerinin boy boy resimleri alanları süslerken, güvenlik güçleri seyirci kalıyordu. Buna karşılık Zonguldak’ta Madenci Anıtı önünde Diyarbakır olayını kınama amacıyla Türk bayrağı açan 12 genç polisçe engelleniyordu.
Polisin gerekçesi
“İstediğin zaman bayrak açamazsın. Bayrak açmanıza başımızdaki büyükler karar verir...” idi... Bir çocuğun şakasına bile tepki gösteren bir büyüğümüzden başka ne beklenirdi ki?
15 Mayıs 1919’da İzmir’de Yunan ordusuna ilk kurşunu atan gazeteci
Hasan Tahsin’in anıtına çelenk koymak isteyen “irfanı olmayan” ya da “gâvur” İzmirlileri polis püskürtmüştü. Ankara’ya Atatürk’ün gelişinin yıldönümü törenleri de devletin değil, iktidarın valisince yasaklanmamış mıydı?
Anlaşılan bundan böyle Milli Eğitim Bakanlığı’nın adı
“Maarif Vekâleti” ve 400’ü aşkın general ve subayı Silivri’de hücrede olan Türk Silahlı Kuvvetleri’ni barındıran Milli Savunma Bakanlığı’nın ise “Müdafaa” ya da “Savun-ma Vekâleti” olacak demektir.
Diyarbakır’da geçen hafta bir başka ilginç olay daha yaşandı! 7 Nisan’da Diyarbakır’da, 21 ülkeden 22 güzelin katılımıyla
“Dünya Medeniyetler Kraliçesi Yarışması” düzenlenecekti. Başbakan’ın “eyalet sistemi” önerisinden esinlenilmiş olunacak ki yarışmaya “Türkiye’yi” ve “Diyarbakır’ı” temsilen iki güzel genç kız adaydı. Basınımız bu ayrıma tepki gösterirken Diyarbakır’dan gelen bir haber dudakları uçuklattı!
Aralarında sıkmabaşlı kız öğrencilerinin de bulunduğu Dicle Üniversitesi, Bilge
“akil!” Gençlik Kulübü üyeleri “Kutlu Doğum Ayı”na denk gelen, “ahlaksızlık” içeren yarışmanın “yasaklanmasını” istediler. İstedikleri gibi de oldu...
Bu tür yarışmanın kadim düzenleyicisi
Süha Özgermi, üzüntüsünü, “İnsan, istenmediği yerde durmaz!” diyerek kızlarla kenti terk etti! TRT haber bülteninde bu olay “Sağduyu hâkim oldu. Provokasyon son buldu...” sözleri ile duyuruldu!
Bildiğiniz gibi
Hazreti Muhammed’in doğum günü, hicri takvime göre Müslüman dünyasında her yıl Ramazan gibi, Şeker ve Kurban bayramları gibi 11 gün öne gelecek biçimde kutlanır.
Ama laik Türkiye Cumhuriyeti’nde 23 Nisan Çocuk Bayramı ile aynı haftaya gelecek biçimde donduruldu. Dünya Müslümanlarından farklı olarak Türk Müslümanlar donmuş tarihte kutlar oldular. Nedeni de Hazreti Muhammed’in değil, Feto hazretlerinin bu haftada doğması idi!
Eskiden Türk çocukları 23 Nisan için ne derlerdi? “Bugün Yirmi Üç Nisan neşe doluyor insan, Kamutay bugün doğdu ve saltanatı boğdu!”
Bakın AKP Genel Başkan Yardımcısı
Bekir Bozdağ CHP ile alay edercesine “Başkan (!) 2024’te CHP’li olabilir, karar CHP’nindir...” diyor.
Bozdağ’ın;
“Baş-bakanlık koltuğunda” rekor kıran Erdoğan’ın daha yükseklere, Çankaya’daki koltuğa çıkacağına kesin gözle baktığı anlaşılıyor. Böylece 23 Nisan şarkıları bundan böyle “Ebedi baş-sultan bugün doğdu, Kamutay’ı boğdu!” olarak değişecek demektir!

\n

Son Dakika: Yazımız tamamlandığında, akşam Bakanlar Kurulu’ndan sonra Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 23 Nisan’da çocukların makam koltuklarına oturma geleneğinin “bu yıl da” süreceğini açıkladı. Oysa yönetmelik çıkarılmıştı! Hayırdır inşallah!

\n

İnandık Vazosu (2)


\n

2 Nisan’da bu köşede bir konut inşaat şirketimizin Anadolu’nun tarihsel mirasına sahip çıkarak yaptığı binalara “Vazo Kule” adını verdiğini, alışılmışın dışındaki bu yaklaşımın kutlanması gerektiğini yazmıştık.

\n

Şirket, Çankırı’da, dönemin kült merkezi “Hanhana’da (İnandık) Hititlerce İÖ 17. yy ortalarında yapılan ve 1965’te bulunan, şarap küpünden esinlenmişti. Bu görkemli şarap küpü Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde “İnandık Vazosu” adıyla bir başyapıt olarak ve dev kopyası da Çankırı’da bir alanda sergileniyor.
Tari
hsel mirasa sahip çıkan şirketin, gazete reklamında bir vazo görülüyordu. Ancak, küpün resminin yanlış olduğunu yazmıştık! Şirket yazımızdan sonra hatayı düzeltip reklamlarına İnandık Vazosu’nu koydu. Kutlarız...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kadın cinayetleri... 18 Ekim 2024
İran-İsrail... 11 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları