Adının bu yazıda anılması gereksiz bir yazıcı, “Kıbrıs’a özgürlükçü laiklik ithal edelim” başlıklı yazı parçasında malumat yerine bizlere talimat veriyor:

***

“Eskiden bu ülkede... Kuran kursu falan gördüklerinde...‘Gitti laiklik’ diyerek... Kazma kürek dalanlar olurdu.

Neyse ki...

Bu yasakçı ve baskıcı laiklik anlayışı terk edildi bizde. Peki, Kıbrıs’ta durum nedir?

Kıbrıs’ta sanki postalsız bir 28 Şubat süreci yaşanıyor gibi... ‘Kuran kursları laikliğe aykırıdır’ diye hükümler verilmiş. Ana vatanın, yavru vatana... Derhal ‘özgürlükçü laiklik’ ithal etmesinde sayısız fayda var.”

***

Laiklik, Cumhuriyet düşmanlarına karşı “yasakçı” ve “baskıcı”dır! Olmalıdır! Ülkemizde yasakçı ve baskıcı laiklik terk edilmedi, LAİKLİK terk edildi. Kuran kursları edebiyle yapılması durumunda laikliğe aykırı değildir. Demek ki “Yavru Vatan”ın  yargısına göre bir “edepsizlik” söz konusu… Laikliğin özgürlükçüsü, esaretcisi falan olmaz. Laiklik laikliktir. İslamcılıktan icazet alan laikliğe laiklik denmez. Anavatandan Kıbrıs’a laiklik ihraç edeceklermiş (!) Türkiye’yi anayasasız, yasasız yöneten İslamcıların  laikliği… İslamcıların felç ettiği laiklik…

“Okul”da laik öğretim yapılmıyorsa, çocuklara din yerine sapkın hurafeler öğretiliyorsa orada laiklik yoktur.

***

R.T. Erdoğan, bir camide cuma namazını kıldıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlamış. KKTC’de Anayasa Mahkemesi’nin Kuran kurslarının faaliyetinin durdurulmasına yönelik kararının sorulması üzerine Erdoğan, “Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yapmış olduğu bu açıklamayı kabul etmemiz mümkün değil. Öncelikle Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın laikliği öğrenmesi lazım. Türkiye’de şu anda laikliğin uygulaması nedir, bunu da öğrenmesi lazım. Eğer tavır değişti değişti; tavır değişmediği takdirde biz özellikle Kuzey Kıbrıs’ta inanç özgürlüğü noktasında oradaki yavrularımızın Kuran eğitimi noktasında, onların eğitimine engel teşkil edecek adımların atılmasına asla müsamaha edemeyiz. Türkiye’de din eğitimi ve öğretimi noktasında bu tür şeyler çözüldü. Laiklik anlayışı onların anladığı gibi değildir ve Kuzey Kıbrıs bir Fransa değildir. Kuzey Kıbrıs artık uygulamalarıyla, her şeyiyle Türkiye’deki uygulamalar neyse bunları uygulama safhasına geçirmek durumundadır. Oradaki bazı sendikaların, dinden uzak sendikaların, din düşmanı sendikaların attığı adımları bizim de kabul etmemiz mümkün değildir” dedi. Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanını da “yanlıştan” dönmeye çağırdı. (Cumhuriyet, 17.4.2021)

***

R.T. Erdoğan, AKP Genel Başkanı kimliğiyle “Öncelikle Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın laikliği öğrenmesi lazım. Türkiye’de şu anda laikliğin uygulaması nedir, bunu da öğrenmesi lazım” diyor. Bu cümleyi “Cumhurbaşkanı kimliği” ile söylediyse tam anlamıyla uluslararası bir skandal. KKTC’yi sadece Türkiye tanıyor olsa bile skandal skandaldır. Sadece bu cümle değil sözlerin tamamı da skandal. Sanki bir müstemleke valisi gibi konuşuyor. KKTC Devleti’ni tehdit ediyor: Kuzey Kıbrıs Anayasa Mahkemesi Din İşleri Komisyonu’nun Kuran kursu düzenlemek ve hafızlık belgesi vermek gibi yetkilerini anayasaya aykırı buluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “KKTC Anayasa Mahkemesi Başkanı süratle bu yanlışından dönmelidir, yoksa bizim atacağımız adımlar da farklı olacaktır” diyor. “Dediğimi yapın yoksa hışmımdan korkun” anlamında sözler.

Erdoğan’ı anayasa saygısı gözlerimi yaşarttı!!!

Nasıl adımlar atılacak? Kuzey Kıbrıs ilhak mı edilecek?

***

Türkiye’de anayasa yok, hükümet yok, bir parti ve onun başkanı var. Yani demokrasi yok. Anayasa Mahkemesi laik anayasayı savunup koruyamıyor, uygulayamıyor. Türkiye’de Anayasa Mahkemesi özgür ve bağımsız değil. Kuzey Kıbrıs Anayasa Mahkemesi böyle bir karar aldığına göre anayasanın laiklik ilkesini uygulayan bağımsız kuruluşmuş yani.

***

Kuran kursu nedir? Anlamadan Kuran ve dua ezberlemenin faydası ne? Faydası olsaydı Araplara olurdu. Türkiye’de din eğitimi ve öğretimi “noktasında” hiçbir şey çözümlenmiş değil. Bir dinci işgal var. AKP iktidardan gidince her şey yeniden anayasa ve yasalara uygun hale getirilecek.. Laiklik R.T. Erdoğan’ın uygulattığı gibi İslam icazetli değildir. Fransa’daki laiklik anlayışı 1970 öncesi Türkiyesi’nde olduğu gibi kusursuzdur. Onuru kırılan Kuzey Kıbrıs, R.T. Erdoğan uygulamalarını kabul  ederse tarihi bir hata yapar. 

Varsa, tarikatlar da kapatılmalıdır.