Örsan K. Öymen

Ekrem İmamoğlu’na kurulan kumpas

16 Eylül 2019 Pazartesi

AKP Genel Başkanı ve “CumhurbaşkanıRecep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul’un tarihinde en yüksek oyla seçilen belediye başkanlarından birisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayı Ekrem İmamoğlu’nu baskı altında tutmaya devam ediyorlar.
31 Mart’taki İstanbul belediye seçimini hukuka ve yasalara aykırı bir biçimde iptal ettirdikleri yetmiyormuş gibi, tekrarlanan seçimde açık ara farkla kazanan ve halkın büyük desteğini alan Ekrem İmamoğlu’na hâlâ meydan okuyorlar. Halkın oyunu ve milletin iradesini yok sayan bu faşist dikta zihniyeti aslında, Ekrem İmamoğlu üzerinden halka yönelik bir tehdit ve baskı uygulamaktadır.
Büyükşehir belediye başkanlarını Ankara’ya davet eden Erdoğan, medyanın önünde, Ekrem İmamoğlu’nu geçmiş uygulamaları sorgulamaması ve belediyedeki kadroları olduğu gibi koruması konusunda uyarmıştır. Erdoğan, toplantının medyaya kapalı bölümünde, bu konudaki kişisel görüşlerini açıklamış olsaydı, bu kendisi açısından belli bir ölçüde anlaşılabilirdi. Ancak bir kişiyi hem makamına davet edip hem de medyanın önünde eleştirip şov yapması, büyük bir kabalık olmuştur.
Seçilen bir belediye başkanının, geçmiş dönemlerdeki olası yolsuzlukları, usulsüzlükleri, israfları ve belediyecilik hizmetiyle uyuşmayan uygulamaları sorgulaması kadar doğal bir şey olamaz. Bunların sorgulanması, halkın kendisine verdiği yetkinin ve belediyede temiz bir geleceğin inşa edilebilmesinin bir gereğidir.
Seçilmiş bir belediye başkanının, kendi kadrolarıyla çalışmayı istemesi kadar doğal bir şey de olamaz. Sonuçta belediye hizmeti bir ekip işidir. Belediye başkanı ve belediyedeki ilgili müdürlükler ve daireler, uyum içinde çalışabilecekleri kendi kadrolarını kuramazlarsa, halka da hizmet veremezler.
Bu bağlamda, eski dönemde belediyede müdürlük ve daire başkanlığı yapmış olanların, belediyeyi AKP il başkanlığına dönüştürüp AKP amigoluğu yapanların, hukuka ve yasaya aykırı bir biçimde iptal edilen 31 Mart seçiminin ardından, bir sonraki seçim gerçekleşmeden işe alınanların ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 2. maddesindeki demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti ilkesine aykırı faaliyetlerde bulunanların ve belediyedeki yetkileri bu faaliyetler için kullananların işine veya görevine son verilmesi kadar doğal ve doğru bir şey olamaz.
Hem belediyede hem de merkezi hükümette iktidar olduğunda on binlerce çalışanın işine son verip devletin kadrolarını, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkesine karşı faaliyette bulunanlarla dolduran AKP’nin, bu konuda söyleyecek hiçbir şeyi yoktur. AKP bu konuda CHP’ye de, Ekrem İmamoğlu’na da hiçbir ders veremez. İşten çıkarmalarda, yukarıda belirtilen kapsama girmeyen az sayıda istisna uygulama varsa, bunlar da araştırılır ve yine belediye tarafından düzeltilir.
Bahçeli’nin de önceki gün yaptığı açıklamada, Ekrem İmamoğlu’nu hedef alarak “Yenikapı’ya otomobil sergisi açacak kadar çıldıran kırık sandalyeliler nereye varmak istemektedir? Türk milletine kafa tutmanın akıbeti kafanın kopmasıdır, terör örgütünü bekleyen son da budur. CHP yönetimi de terör örgütüyle ortaklığından bir an önce vazgeçmelidir” biçiminde ifadeler kullanması, Bahçeli’nin seviyesini ve çapını bir kez daha ortaya koymuştur. Bahçeli, bununla da yetinmeyip CHP’yi “emperyalizmin gece bekçisi” ve “Türkiye düşmanlarının kule nöbetçisi” ilan etmiştir!
Türkiye’yi çağdaş uygarlık seviyesinden uzaklaştırarak emperyalizme en büyük desteği veren AKP’nin yedek lastiği olan Bahçeli, CHP’ye emperyalizm dersi verecek son kişidir! 1970’lerde CIA destekli Kontr-Gerilla’nın taşeronluğunu üstlenerek emperyalizme en büyük desteği veren MHP, CHP’ye emperyalizm dersi veremez! Emperyalizmin 7/24 bekçiliğini yapan MHP’nin ve Bahçeli’nin bu konularda söyleyecek hiçbir sözü olamaz!
Kırık sandalye işine gelince, onlarca belediye başkanı içinde sadece Ekrem İmamoğlu’nun sandalyesinin kırılmasını bir tesadüf ile açıklamak oldukça zordur!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Adaletsizliğin kaynağı 23 Aralık 2024
Suriye bataklığı 16 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları