Orhan Erinç
Orhan Erinç oerinc@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Uzlaşılabilir mi?

05 Ocak 2012 Perşembe
\n

Yeni bir anayasa yapılması için sürdürülen çalışmaların nasıl bir sonuca ulaşacağını kestirmek her gün biraz daha zorlaşıyor.

\n

Devlet ve vatandaşın yaşamını etkileyecek bir anayasa söz konusu olmayacak, yapılan da kimi bölümleri dışında kâğıt üzerinde kalacaksa bu kadar zahmete ve masrafa ne gerek var?

\n

Önce kâğıt üstünde kalan anayasa kurallarından birini aktarayım. 1982 Anayasasının iki kez değiştirilen Başlangıç bölümünde şu bölüm de var:

\n

Topluca Türk vatandaşlarının milli gurur ve iftiharlarda, milli sevinç ve kederlerde, milli varlığa karşı hak ve ödevlerde, nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve yurtta sulh, cihanda sulharzu ve inancı içinde, huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu...

\n

Niye kâğıt üzerinde kaldığını kanıtlamak için örnekler sıralamayayım. Çünkü Türkiyede yaşamakta olan herkes bir nedenle biliyor zaten.

\n

***

\n

Şayet hukuk devletiysek yeni anayasayı 1982 Anayasasındaki kurallara göre yapmak durumundayız.

\n

Tabii sivil bir darbe yaşamıyorsak!

\n

Yürürlükteki anayasa, ilk dört maddenin değiştirilemeyeceğini, hatta değiştirilmesinin bile önerilemeyeceğini vurguluyor.

\n

Oysa duyduğumuz son öneri, şeriat yönteminin anayasaya yazılmasını, Cumhurbaşkanı ve milletvekillerinin dini yemin etmelerini istemek oldu.

\n

Hayırlısı olsun!

\n

***

\n

Türkiyenin siyasal geleneğinde uzlaşarak bir anayasa yapmanın değil geleneği, örneği bile yok demek yanlış olmaz.

\n

1982 Anayasası, 12 Eylül 2010 halkoylaması ile kabul edilen dahil 16 kez değişti. Başlangıç bölümü ile kimi maddeler birkaç kere değiştiği için şu kadar madde değişti demek zorlaşıyor.

\n

Anayasada en çok değişiklik yapılması 3 Ekim 2001de kabul edilen 4709 sayılı yasayla oldu, hem başlangıç bölümü hem de 32 maddede değişiklik yapıldı.

\n

İkinci toplu değişikliği yapan da 7 Mayıs 2010da kabul edilen 5982 sayılı yasaydı. 24 madde değişti. İki de geçici madde eklendi.

\n

İlk toplu değişikliği uzlaşma sonucu diye nitelemek mümkün. Çünkü iktidarda 5inci Ecevit hükümeti vardı; DSP, DYP ve ANAPtan oluşuyordu. En azından üç parti uzlaşmıştı.

\n

Son toplu değişikliğin Adalet ve Kalkınma Partisinin dayatması ile gerçekleştiği ise görünen bir gerçek...

\n

***

\n

Gelelim ilk uzlaşma komisyonunun başarısına.

\n

Uzlaşma komisyonu ancak 21 madde üzerinde uzlaşabildi.

\n

13 Ocak 1995te uzlaşma önerisi 301 milletvekilinin imzasıyla Meclis Başkanlığına sunuldu.

\n

Doğal olarak Anayasa Komisyonuna gönderildi. Komisyondan uzun toplantılar sonunda önerinin 15 maddesi geçebildi. Değişikliklerden biri de başlangıç bölümüydü.

\n

Değişiklik 23 Temmuz 1995te 4121 sayılı yasa olarak kabul edildi.

\n

İlk uzlaşma girişiminin başarılı olduğunu söylemek mümkün değil.

\n

Yani önümüzde somut ve başarılı bir örnek de yok...

\n

***

\n

Yeni bir anayasa yapmıyoruz. Yeni bir anayasa yazıyoruzsöyleminin tutarlılığını irdelemek çok kolay.

\n

Yeni anayasada Anayasa Mahkemesi, HSYK, Yargıtay ve Danıştay konusunda yapılacak öneriler ciddiye alınacak mısorusuna verilecek yanıt, söylemin zamirini ortaya döküverecektir.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları