Orhan Erinç
Orhan Erinç oerinc@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Geçmişten Bir Örnek...

08 Ocak 2015 Perşembe

Türkiye’nin laik görünümlü bir dinsel devlete dönüşmesi amacıyla sürdürülen çalışmalar her gün biraz daha yoğunlaştırılıyor.
Bu amacı gerçekleştirmek için kullanılan
iki grup var: Çocuklar ve kadınlar.
Çocuklar yapılan yönetmelik değişiklikleriyle daha anaokulundan başlanarak dindar ve kindar olmaya yönlendiriliyor.
Okutulacak dersler, din ağırlıklı olarak belirlenirken, İslamiyetin öğretilmesinden çok, kimi gruplara yandaş yetiştirme uygulamasına araç kılınıyor.
Haftalık ders saati toplamı değiştirilemediğinden de, yeni derslere yer açmak, ancak yaşam ve kültür için gerekli olan bilgilerin verildiği derslerin azaltılmasına, hatta kaldırılmasına neden oluyor.

***

Kadınlarla ilgili geriye gidişin örnekleri de birbirini kovalıyor.
Kadınların yapabileceği en önemli işin annelik olduğu sıkça dile getiriliyordu.
En az üç çocuk doğurması öğütleniyordu.
Sonunda hedefe spiker meslektaşlarımız kondu. Erkeklerin kadın spikerleri dinlemelerinin haram yani günaha sokucu olduğu söylendi.

***

“Yahu. Bu yaklaşımın tıpkısı değilse de benzerlerinin örneklerini bir yerde okumuştum” diye kafayı takmıştım.
Ahmet Refik Altınay (1880-1937) “Osmanlı’da HOCA Nüfuzu” adlı kitabında anlatmış.
Başlangıcı da 3. Murat (1574-1595) Manisa’da şehzade iken, gördüğü bir rüyayı iyiye yoran Şeyh Süca ile olmuş.
Ama en karmaşık dönem 4. Murat’ın padişahlığı (1623-1640) zamanında yaşanmış.
Ardıllarına Kadızadeliler denen din adamları, özetle şu görüşleri savunmuşlar.
* Hakayiki eşyadan bahseden (bütün varlıkların yaratılışını ve görevlerini anlatan) dinsel kaynaklar varken, (şimdi fen bilimleri dediğimiz) akli ilimler ve matematik men edilmelidir.
* Kadınların şarkı ve türkü söylemeleri caiz değildir.
* Tütün, kahve ve onlar gibi Hazreti Muhammed döneminde olmayan keyif vericiler yasaklanmalıdır.
Kadızade efendinin ünü, padişahın kahveyi, içkiyi ve tütünü yasaklamasıyla daha da artmış.
İzleyen dönemde de ezanın besteyle okunması, don ve çakşır (erkek şalvarı) giyilmesi, el yerine kaşıkla yemek yenilmesi bile tartışılır olmuş.

***

Din, siyasete ve yürütmeye alet edildi mi nasıl kullanılacağı ve nerede duracağı geçmişteki örneklere de bakarak bilinebiliyor.
Ama sıkıntı, geçmişten alınacakların oy getireceklerden olması nedeniyle geçmiyor...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları