Bazı kişiler vardır. Yüz yüze gelip konuşmasanız da adını duymak bile istemezsiniz. Neden istemediğinizi de, bırakın başkalarına, kendinize bile anlatmakta güçlük çekersiniz. Başka bazılarını ise yakından görmemiş, görüşmemiş olsanız bile, sıcak ve güven verici bulursunuz.

Cemil Çiçek, bu ikinci kesimde yer alanlardandır. O nedenledir ki, 1982’den bu yana kesintisiz devam eden Yozgat Milletvekilliği ile politik yaşamına Anavatan Partisi’nde başlamış, Özal’ın ölümünden sonra kan kaybına uğrayan ANAP’ın yerini alan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kurucuları arasında da yer almıştır. Milletvekili seçildiğinden bu yana hep kamuoyunun önünde olan isimlerden birisi olan Çiçek’in, kimse hakkında kötü söz söylediği duyulmamış, tam aksine görüşmeci ve arabuluculuğu ile tanınmıştır.

Çabuk hiddetlenen bir genel başkanın, Erdoğan’ın çevresini kırıp dökmesine karşı yukarıda saydığım özellikleri ile Cemil Bey’in, AKP’nin oksijen deposu olduğu da söylenebilir.

Bu özelliklerini yakından bildiği için AKP lideri, yeni parlamento döneminde Cemil Çiçek’i TBMM Başkanlığı için aday göstermek amacıyla kurmaylarına yaptırttığı nabız yoklamasından hem de gecikmeyen olumlu yanıtlar alınca, bugün başlayacak olan seçim turlarının fazla uzamayacağı söylenebilir.

Çiçek’in başkanı olduğu bir Meclis’te CHP’nin sürdürdüğü boykot da öyle tahmin etmek isterim ki fazla uzun ömürlü olmayacaktır.

***

Sevgili okurlarım,

İzin verirseniz on gün kadar yazılarıma ara vererek Ege kıyılarında dinlenmek istiyorum.

\n\n