Olaylar Ve Görüşler

Ukrayna’nın geleceği - Yahya Emirhan KARABAY

13 Şubat 2022 Pazar

Ukrayna konusu gündemde. Peki, Ukrayna’nın talepleri gerçekçi mi? Asıl tartışılması gereken bu. Malum, Ukrayna Avrupa Birliği’ne 1993’ten beri üye olmak istiyor. Dolayısıyla bu hedefi, yeni olgunlaşmadı. Ukrayna, 2008’de NATO’ya da üyelik başvurusu yaptı. Ukrayna’nın Batı’yla bu şekilde bütünleşmesi gerçekçi mi? Tarihe bakarak bu soruyu yanıtlayalım.

UKRAYNA HALK CUMHURİYETİ

Şubat Devrimi sonrası, 1917 Martı’nda Kiev’de, bir iktidar organı olarak Merkezi Rada kuruldu. 1917 Kasımı’nda Rada, Rusya bünyesinde Ukrayna Halk Cumhuriyeti’nin kurulduğunu açıkladı. 1918’de Sovyet Rusya; Brest-Litovsk Anlaşması’nı Almanya ve müttefikleriyle imzaladığında, Ukrayna temsilcileri de vardı. Onlar da kendi bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bu bağımsızlık uzun sürmedi. Rada heyeti, birkaç hafta sonra Alman blokuyla ayrı bir anlaşma imzaladı. Güç durumda bulunan Almanya ve Avusturya-Macaristan’ın, Ukrayna’nın buğdayına, hammaddesine ihtiyacı vardı. Ukrayna’ya asker ve teknik personel gönderip bunu da fiilen işgal bahanesi olarak kullandılar. 

Merkezi Rada, işgal kuvvetlerinin doğrudan katılımıyla devrildi. İktidara, Ukrayna Halk Cumhuriyeti yerine, aslında Alman protektorası altında bulunan bir Ukrayna devletini ilan eden P. Skoropadskiy getirildi. Daha sonra Almanya ve Avusturya-Macaristan’da ortaya çıkan devrimci olaylar sebebiyle Skoropadskiy Almanların desteğini kaybetti. Sonra da Ukrayna milliyetçileri, 1918’de Güney Ukrayna Halk Cumhuriyeti’nin (GUHC) kurulduğunu duyurup Ukrayna Halk Cumhuriyeti’yle birleştiler. 1919’da Ukrayna birlikleri Polonya kıtaları tarafından ezildi. Eski GUHC toprakları, Polonya’nın egemenliği altına girdi. Sonra Rusya Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti (RSFSC), Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Polonya arasında 1921’de Riga Anlaşması imzalandı. Eki Rusya İmparatorluğu’nun batı toprakları Polonya’ya geçti. Polonya hükümeti iki savaş arası dönemde “batı kresahlarında” (Polonya’da şimdiki Batı Ukrayna, Batı Belarus toprakları, Litvanya’nın bir bölümüne böyle diyorlardı) etnik bileşimi değiştirmek hedefiyle aktif bir yeniden iskân siyaseti uyguladı. Sert bir Polonyalılaştırma hayata geçirildi. Yerel kültür ve gelenekler ezildi. 

SSCB NEREYİ KURTARDI?

Polonya’nın ele geçirdiği topraklar, 1939’da SSCB tarafından kurtarıldı. Bunların önemli bölümü, Sovyet Ukraynası’na verildi. Buna, 1940’ta Romanya tarafından 1918’de işgal edilen Besarabya’nın bir bölümü ve Kuzey Bukovina, 1948’de Karadeniz’deki Yılan Adası (Zmeinnıy) eklendi. 1954’te RSFSC’nin Kırım oblasti Sovyet Ukraynası’na verildi. 

Avusturya-Macaristan’ın dağılmasından sonra, Çekoslovakya’da kalan Karpat Rusları Sovyet kıtaları tarafından kurtarıldı. Ardından 1945’te Pravda gazetesi, Karpat Ukraynası’nın ebedi vatanı Ukrayna’yla birleşmesine dair tarihi kararnameyi haberleştirdi. Dolayısıyla Ukrayna’nın aslında Sovyet dönemi ürünü olduğu söylenebilir. 

SSCB’den ayrılma konusuna bakıldığında, St. Petersburg’un ilk belediye başkanı ve Rusya Federasyonu’nun anayasasını oluşturanlardan biri olan A. Sobçak; her kararın meşru olması gerektiğini, birliğin kurucu cumhuriyetlerinin 1922 anlaşmasını birlikte iptal ettikten sonra, birliğe katılırken sahip oldukları sınırlara dönmeleri gerektiğini, geri kalan bütün toprak kazanımlarının da görüşme ve tartışma konusu olduğunu, çünkü temelin iptal edildiğini belirtir. 

TARİHİN IŞIĞINDA

Ukrayna liderleri, 1991’den beri, halkına ekonomik kalkınma, gelişmişlik, kişi başına milli gelirde Avrupa standartlarını vaat ettiler. Fakat son 10 yılda makine üretimi yüzde 42 düştü. Sanayide geriledi. Elektrik üretimi 30 yıldır fiilen yarı yarıya azaldı. Kişi başına düşen GSYH seviyesi, 4 bin doların altında. Ukrayna, Avrupa’nın en yoksul ülkesi. 

O nedenle Ukrayna, geleceğine tarihin ışığında karar vermelidir.

YAHYA EMİRHAN KARABAY

ARAŞTIRMACI



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları