Olaylar Ve Görüşler

Türkiye’nin eksen kayması - Feridun ANDAÇ

31 Ekim 2022 Pazartesi

Türkiye hem coğrafi konumu hem de bir İslam ülkesi olması nedeniyle Batı ile Doğu özellikle de Ortadoğu arasında bir köprü konumunda. Eşikte bir ülke de diyebiliriz buna.

“Neo-Osmanlı” siyaseti güdenlerin ufku her İslam ülkesine kadar uzanıyor. Anadolu İslamı yerine Vahhabilik anlayışını bu eksene oturtmak isteyen bir anlayışla yüz yüzeyiz. Bir bakıma uzak Asya’dan Afrika içlerine uzanan bu bakışın, ister “stratejik derinlik” ister “İslam birliği”ne amaç güdülürse güdülsün tutmadığını “Arap Baharı” daha iyi göstermiştir.

KUŞATMA

Türkiye, bu eksen kaymasına aslında 2002’de oturtulmuştur. Bunun zemini de bir önceki koalisyon döneminde hazırlandı. “Müttefik”imiz kılınan ABD, bu kez bilfiil işbaşındadır. “Büyük Ortadoğu Projesi” hayata geçirilecektir. İlk adım Doğu Bloku’nun çökertilmesi hamlesiydi. 

Sovyetler’in Afganistan’a sosyalizm ihracı (27 Aralık 1979), bence bu projenin ilk adımıdır. Ardından gelen İran’daki Humeyni rejiminin inşa süreci (1979), tam bu dönemeçte yeni bir askeri darbeye (12 Eylül 1980) hazırlatılan Türkiye... İşte bu “kuşatma”nın adımlarıydı.

Tarihlerin ardı ardına gelmesi rastlantı değildir. Sözüm ona “Soğuk Savaş”ı bitiren hamle aslında yeni yüzyılın “sıcak savaş” dönemini başlatıyordu.

TEK YANLI İLİŞKİ

ABD, Türkiye’yi burada hem joker hem bir üs hem de geçiş yeri/ülkesi görmektedir. “Jandarma” diyemeyiz. Çünkü Ortadoğu’da bu görevi üstlenen İsrail yakan bir toptur. Ama Mısır, müttefik ötesi anlam taşır. Türkiye’ye biçilen rol bir tür “arabulucu”luk, bir zaman sonra da “komisyon”la çalışan bir ülke durumuna geliş...

Türkiye’nin ibresi, Tanzimat’tan beri Avrupa’ya dönüktür. 1923 Cumhuriyeti ise bu projenin çağdaşlaşma adımıdır aslında. Birinci (1876) ve İkinci Meşrutiyet (1908) “erken Cumhuriyet”in ön adımıdır. 

Ülkenin yüzü bunca Avrupa’ya dönükken yenilgileri ve zaferlerinde hep Avrupa/Batı varken şu Amerika nereden çıktı peki? Okyanus ötesi kıtanın büyük biraderinin Anadolu’da, Ortadoğu’da ne işi olabilirdi? Kolları neden bu kadar uzundu?

Şunu biliyoruz ki ABD- Türkiye ilişkileri Osmanlı döneminde başlamıştır. Ama asıl diplomatik ilişki Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla elçilik olarak başlar. Bu bağlamda ABD ile tek yanlı, Avrupa’yla çoklu ilişki içindedir Türkiye.

‘TÜRKİYE YÜZYILI’

Türkiye’nin bu eksen kaymasını bir sapma olarak alabiliriz. ABD’ye stratejik ortak olarak yaklaştıkça Ortadoğululaşma eğilimi artan bir Türkiye profili çıkıyor ortaya. Bu noktada da Osmanlı mirasını bir ivmedense maske olarak kullanan siyasal iktidar, yanlış üstüne yanlış yaparak bu sapmanın yolunun taşlarını döşüyor. 

AKP’nin yeni hamlesi “Türkiye Yüzyılı” bence bu pencereden okunmalı. Adım adım ilerleyen bir projenin nihai odağındaki bu söylemi yeniden dillendirmek, Anadolu’nun kültür atlasını (ki bunun içinde inanç biçimi de var) göz ardı etmektir.

Özcesi, Ortadoğululaştırılmak istenen Türkiye’nin, siyasi bir iktidarla “Yeni Türkiye Modeli”nin nidasıdır bu.

FERİDUN ANDAÇ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları