Olaylar Ve Görüşler

Türkiye’nin bekası ve siyasi partileri - Prof. Dr. Nurşen MAZICI

20 Şubat 2023 Pazartesi

Hemen her seçim döneminde Türkiye’deki sağ partiler, seçim propagandasını ülkenin beka sorunu üzerine kurarken başta CHP ve DSP olmak üzere sol partileri seçim programlarını iş, emek, barınma, sağlık, eğitim gibi sosyal politikalar üzerinde kurgular. Bu bağlamda, sol partiler ülkenin beka, sorunuyla ilgilenmezler mi sorusu akla gelmektedir.

Yüz yıllık Cumhuriyet tarihini değerlendirdiğimizde ise beka sorunu üzerinde tek parti dönemi CHP’sinin titizlikle durarak dış borç alımında ülkeyi başka devletlere bağımlı hale getirmemek için ithal ikamesi ekonomi politikası uygulamış, Cumhuriyetin ilk yıllarında halk sağlığının korunması için ilaç dışında hemen hemen hiçbir ürünü ithal etmemiş, İkinci Dünya Savaşı’nda Yunanistan ve Bulgaristan’a kadar gelen Hitler’in ordularını, Birinci Dünya Savaşı’ndan kalma derme çatma silahlarla kurduğu Çakmak Hattı’yla Türkiye’ye sokmamıştı. Türkiye’nin çıkarları dışında kullanılmasına yönelik beka sorunuyla karşılaşan Deniz Gezmiş ve diğer 68 hareketi öğrencilerinin emperyalizme karşı direnişleri sonucu, ülkedeki Amerikan hava üslerinin kullanım izni, 1969’da Türkiye’nin onayına ve çıkarlarına uygun yeni düzenlenen yasayla sağlandı. Dönemin sağ parti liderleri Demirel ve Erbakan’ın çekimser tutumuna karşın II. Abdülhamit zamanında, 1878’de kaybedilen Kıbrıs, 1974 Barış Harekâtı’yla CHP lideri Ecevit tarafından tekrar kazanılmıştı. Dahası, Türkiye için beka sorunu yaratan bölücü terör örgütü PKK’nin lideri Abdullah Öcalan, 1999’da yine Ecevit’in başbakanlığı döneminde yurtdışında yakalandı ve hüküm giydi.

CHP VE KILIÇDAROĞLU

2023 seçimlerine gidilirken, CHP geçmişteki hatalarını yapmamak için bir yandan oldukça sofistike, ayrıntılı ve kapsayıcı İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’ni hazırlarken öte yandan da tüm ülkeyi kapsayacak şekilde altılı masanın kurulmasına öncülük etti. Ancak İYİ Parti, sürekli aday belirlemede sıkıntı çıkarır oldu. Böylece kadın cumhurbaşkanlığı adaylığına yakıştırılan ve merkez sağı güçlendirerek çoğulcu demokrasiye dönüş için katkı sağlayacağı izlenimi bırakan Akşener’de ne yazık ki liderlik vasfı olmadığı görüldü. 

İYİ partinin Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşıtlığı, şu süreci akla getirmekte: CHP’nin 1959 İlk Hedefler Beyannamesi, oldukça kapsayıcı, demokrasiyi önceleyen, sosyal politikalara öncelik veren, partili cumhurbaşkanlığını değiştiren, yürütmenin yasaları ihlalini önlemek için Anayasa Mahkemesi’nin kurulmasından ekonomik gelişmeyi sağlayacak Devlet Planlama Teşkilatı’nın kurulmasına, Türkiye radyolarının iktidar tarafından tek yanlı kullanılmaması için özerkliğine kadar dönemine göre oldukça gelişmiş bir beyanname idi. Kamuoyu yoklamaları da seçimlerde CHP’nin kazanacağını gösteriyordu ki 27 Mayıs 1960 sabahı, Türkiye radyolarından Alparslan Türkeş’in sesiyle askeri darbe yapıldığı öğrenildi. Bu girişim, 1959 CHP İlk Hedefler Beyannamesi’nin 1961 seçimleriyle hayata geçmesini sağlayarak 1970’lerde Türkiye’yi Akdeniz ülkeleri (İtalya, İspanya, Portekiz, Yunanistan) içinde Fransa’dan sonra en iyi 2. demokratik ülke konumuna getirdiyse de ne yazık ki  Türkiye’de askeri darbe geleneğini de başlattı. CHP 1959 İlk Hedefler Beyannamesi gibi acaba CHP İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nin de önü kesilerek Türkiye’yi kaosa sokmak isteyen bir beka sorunuyla mı karşı karşıyayız?

PROF. DR. NURŞEN MAZICI

SİYASET BİLİMCİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları