Olaylar Ve Görüşler

Hukuk devleti kâğıt üzerinde - Av. Erol ERTUĞRUL

06 Şubat 2023 Pazartesi

Anayasamızın 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin “demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti” olduğu yazılıdır. Güzel yurdumuzun yaşadıklarına bakınca durumun öyle olmadığı görülmektedir. Hukuk devleti ilkesi sadece anayasada yazılıdır. Son yirmi yılda bu ilkenin zerresi bile kalmamıştır.

Hukuk devletinin temel ilkesi kuvvetler ayrılığıdır. Yasama, yürütme ve yargı tek adamın elinde toplanmışken kuvvetler ayrılığından söz edilemez.

AKP , “üç Y” diyerek, yolsuzlukları, yoksullukları ve yasakları önleyeceği aldatmacası ile yönetimi ele geçirmiş, bu üç kavramı da olumsuz açıdan doruğa çıkarmıştır. Cumhuriyet tarihimizde görülmemiş yolsuzluklar yaşanmıştır. Yoksulluk inanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Yoksul halk kitleleri pazarlardan çürük meyve, sebze toplamaktadır, kasaplardan et yerine kemik satın alınmaktadır. Yasaklar şaşırtıcı boyutlardadır. Dinci tarikatların istemi ile festivaller yasaklanmakta, sanatçıların sahneye çıkmalarına engel olunmaktadır. Karşı görüştekiler uydurma gerekçelerle ve yandaş yargı eliyle cezaevine konulmaktadır. 64 gazeteci cezaevindedir. 

Yönetim FETÖ ile savaştığı yalanını söylerken FETÖ’cü savcı ve yargıçlar kararı ile Cumhuriyetin kahraman generalleri yaşam boyu hapis cezası ile cezaevine konulmuşlardır. Bu haksızlığa, bu hukuksuzluğa yönetim susarak destek vermektedir. Yaşları 80 dolayında olan ve yaşları gereği çeşitli hastalıkları bulunan bu generallerimizin cezaevinde yaşamlarının sonlanması beklenmektedir. Onlar ulusumuzun onurudur. Cumhuriyet’ten, Atatürk’ten, Aydınlanmadan öç almak amacı ile onların cezaevinde tutulmalarına Anayasa Mahkemesi de kararı geciktirerek çanak tutmaktadır. Tüm bunları yaşarken “Hukuk devleti var” demek oldukça güçtür.

Mayıs ayında seçimler yapılacak. Anayasamıza göre bir kişi ancak iki kez cumhurbaşkanı olabilir. Bu hüküm çok açık ve tartışmasızdır. Bu kesin hükme karşın uydurma hukuk oyunları ile bir kişi üçüncü kez aday olabilir mi? Olursa bu bir hile değil midir? Olursa hukuk devletinden söz edilebilir mi? 

BASKICI YÖNETİM GİDECEK

Bunca hukuksuzluğu gerçekleştiren, bunca yolsuzluğa imza atan, yoksulluğu görülmemiş boyutlara getiren bir siyasal parti hiç utanıp sıkılmadan bu kez “Yeter! Söz milletin” diyor. Sanki yirmi yıldır kendisi yönetimde değilmiş gibi. Sanki yirmi yıldır bu güzel ülkeyi bunca olumsuzluğun ortasına getiren onlar değilmiş gibi.

14 Mayıs 1950 tarihinde “Yeter! Söz milletindir” deyimini Demokrat Parti kullanmıştı. Ve demokrasi sözü vererek, aldatıcı yöntemlerle yönetime gelmişti. Henüz tek parti vardı ve demokrasiye geçilmemişti. Ancak özgürlük sözleri veren Demokrat Parti yönetiminin sonradan nasıl hukuksuzluklara bulaştığını ve nasıl gerici bir baskı yönetimi oluşturduğunu, hukuk dışı tahkikat komisyonu adı altında kurumlar kurduğunu, karşı görüştekileri cezaevlerine doldurduğunu unutmadık. Sevgili İsmet İnönü’nün kararı ile demokrasiye geçilmişti ama yönetime gelenler önce İnönü’ye saldırmışlardı.

Evet, artık yeter söz milletindir. Hiç kuşku yok, hukuk tanımayan baskıcı tek adam yönetimi gidecek, kuvvetler ayrılığı, parlamenter sistem ve hukuk devleti geri gelecektir.

AV. EROL ERTUĞRUL



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları