Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Gani Işık - Karanlığın kavşağında
Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı’nın dağılıp çökme nedenlerinin antitezi olan laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti temelleri üzerinde inşa edilmiştir. Türklüğün ölüm fermanı Sevr’i onaylayan padişah yanlıları ile tarihte iki devlet yıkan ve Cumhuriyetle yeraltına inen sağ popülizmin sırtını sıvazladığı tarikatlar, 12 Eylül’ün beslediği irtica tarlasında filizlenip demokrasi tramvayından inmeye hazırlanan siyasal İslamla bütünleşerek parlamentoyu, yargıyı ve bürokrasiyi sardılar.
Genelde Türk ulusunun; özelde, kağnı ile cephenin lojistiğini sağlayan Kastamonulu kadınların gül kokan terleri ve binlerce İstiklal Savaşı şehidinin kutsal kanları karşılığında kurulan modern Türkiye bu sıkıntılara nasıl sürüklendi, irdeleyelim.
12 EYLÜL’ÜN ETKİSİ
12 Eylül faşist darbesinden bir gün önce, senatör ve milletvekili toplamı 600 olan, cumhurbaşkanını seçecek genel kurula yalnızca 23 kişi katıldığı için oturum açılamadı.
Kuliste, Senatör Müezzinoğlu ve bazı milletvekilleri ile “demokratik dönemin kapandığını, kaçınılmaz askeri darbenin tarihinin ne olabileceğini” değerlendirirken o saatlerde askerin kışladan çıkma hazırlığında olduğunu 12 saat sonra gelen darbe ile öğrenmiş olduk.
Devlet 6 aydır başsız, sokaklar kan gölü, binlerce gencin yaşamına mal olan eylemler ülkeyi teslim almışken Demirel ve Ecevit cumhurbaşkanlığı seçimini inat ve ısrarla sabote etti. Evren’in başında olduğu Atatürk maskeli, ABD güdümlü gerici generalleri adeta darbeye ittiler, bunun hesabını da vermediler. Zamanın atmosferini soluyan milletvekili olarak bu tespitimin dayanağı yaşanan ve tarihe mal olan siyasal fenomenlerle, hayatta olan yüzlerce parlamenterin tanıklığıdır. Merhumlara duyduğum saygı, gerçeği yazmama engel değildir. Nitekim halk, “netekim”i alkışladı. Atatürk düşmanlarının örtülü minnet duyduğu Evren, defalarca “Cumhurbaşkanını seçmiş olsalardı, darbe yapamayabilirdik” demiştir.
DUR DİYEBİLMEK
Bu büyük siyasal ve sosyal çalkantılar Türkiye’yi devlet adamı yoksulluğuna mahkûm etti, fırsat ve istismarlardan beslenen siyasal İslamın önü de böyle açıldı. Darbenin nitelikli siyasetçi düşmanlığını kimi isimler devam ettirdiler.
kimi isimler devam ettirdiler. Aydınlığın karanlığa yenildiği gibi, Kuran ve Hz. Muhammed İslamı da siyasal İslama yenik düşmüştür. Sevgi, şefkat, adalet, hikmet, merhamet ve dürüstlük gerçek İslamın özünde, halkı din ile avlamak için siyasal İslamın sözündedir. Her ikisi de emperyalizmin güdümündeki Hizbullah’ın uzantısı ve bölücü partiler milletin kutsal ocağı TBMM’dedir. Şeriat çığlıkları adliye sarayında, ortaçağ eğitimi tüm okullardadır. Cumhuriyet alev alev. Vasıf Çınar, Reşit Galip, Mustafa Necati ve Hasan Âli Yücel’in koltuğunda, İslamcı vakıfları sivil toplum kuruluşu olarak niteleyen bir kişi oturuyor. Yerel seçimlerde gidişata bir sarı kart gösterilmesi ulusal zorunluluktu
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
En Çok Okunan Haberler
- Hayatını kaybetti!
- AKP’li vekilin PKK yöneticisiyle fotoğrafı gündem oldu!
- 'Atatürk ile Cumhuriyet ile bayrak ile...'
- Serdar Ortaç son malını da satışa çıkardı!
- 'Erken seçim' çağrısı: CHP tarih verdi
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!
- İşte sıfır faizli kredi veren bankalar…
- AKP'den kayyum için ilk açıklama
- ‘Bu haliyle akla ziyandır’