Dijitalleşmeyle var olan endüstriler baştan aşağıya yeniden tanımlanırken daha önce var olmayan Sanayi 4.0 gibi yepyeni endüstriler doğuyor.

İlişkileri temelden değiştirecek bir devrimin, 4. sanayi devriminin başındayız.

Sanayi gelişimlerine sırayla bakarsak:

- Sanayi 1.0: Mekanik makine kullanımı ve kömüre geçiş

- Sanayi 2.0: Elektrik teknolojisi ve üretim bantlarına geçiş, seri üretim, demir-çelik

- Sanayi 3.0: Bilgi teknolojileri kullanımı, bilgisayarlaşma

- Sanayi 4.0: IOT kullanımı, kendi kendini yöneten fabrikalar

Bu çalışma kapsamında yapılan analizler, dijitalleşmenin başarılı bir şekilde uygulandığı durumda verimlilik artışının sektörler arasında farklılık göstermekle birlikte yüzde 5-15 arasında olabileceğini gösteriyor.

DEĞİŞİMİN AKTÖRLERİ

Hedefe ulaşmak için “araştırma, geliştirme, üretim, istihdam” önemli.

Teknolojik devrimle ilgili konularda kamu-özel, üniversite ve STK işbirliğine ilham verecek bir platform ancak kurulacak bir “bilişim bakanlığı” aracılığı ile sağlıklı olur.

Ülkenin nitelikli insan gücünün temsilcisi olan bilişimciler Türkiye’nin kalkınmasında ve gelişmesinde çok önemli işlevlerinin olduğunun farkında. Bilişimciler teknolojinin yaşamlarımızı ve gelecek nesillerin yaşamlarını nasıl değiştirdiği ve içinde yaşadığımız ekonomik, sosyal, kültürel ve insani bağlamı nasıl yeniden şekillendirdiği hakkında kapsamlı ve küresel olarak paylaşılan bir görüşe sahip. Bilişimciler bilişim ürünlerini geliştiren, bilişim ürün ve hizmetlerini üreterek ve kullanarak dünyaya açılan bir Türkiye’yi yaratmak istiyor.

Bilgiyi üreten, kullanan ve bilgiyle güçlenen bir Türkiye yaratmalıyız. Türkiye rekabet avantajını ancak bunu başarabildiğimizde elde edebilir. Özellikle ve öncelikle KOBİ’lerimizin değişim ve dönüşümü konusunda çalışmalar yapmalı. Değişim ve dönüşümü doğrudan KOBİ’lerden beklemek yerine, KOBİ’lere değişimi sağlayacak, yol gösterecek değişimin aktörleri devreye girmeli. Dönüşüm dinamiği KOBİ’lere dışarıdan ve değişimin aktörleri tarafından aşılanmak zorundadır. Değişimin aktörleri kamudur, siyasettir, üniversitelerdir, finans kurumlarıdır. Değişim konusunda kendini bir alana konumlandırmış STK, Ar-Ge ve inovasyon platformları, destek-teşvik sistemleridir. Türkiye’de bu aktörlerin tümü vardır. KOBİ’ler için çalışmalar yapmaktadırlar ama alınan sonuçlar tatmin edici olmamaktadır. Sebebi koordinasyon eksikliğidir. Büyük bir KOBİ dönüşüm hareketi başlatmak için, KOBİ’lere yönelik çalışmaların bir eşgüdüm içinde yürütülmesi gerekir.

BİLİŞİM BAKANLIĞI

Kamu kurumlarının e-dönüşümü, bilişim sektörünün gelişimi ve bilişim teknolojilerinin sanayide etkin kullanımına yönelik çalışmaları yeterli değildir. Çünkü liyakat esas alınarak istihdam yapılmamıştır. Sonuçları itibarıyla baktığımızda bilişim teknolojilerinin üretimi, yaygınlaşması ve küresel pazarda yer alması konusunda bir yol haritası tam olarak belirlenememiştir.

Biliyoruz ki ülkemizin gelişimini doğrudan etkileyen bu durum, ortaya konan politika ve stratejilerin sağlıklı koordinasyonu ve işbirliğinden geçmekte. Bu nedenle bilişim bakanlığı kurulması zaruridir. Bilişim gelecektir. Gelecek, bilişimle şekillenecek. Dijitalleşmeyle var olan endüstriler baştan aşağıya yeniden tanımlanırken daha önce var olmayan Sanayi 4.0 gibi yepyeni endüstriler doğuyor. Dolayısıyla yeniliklerin getirdiği fırsatları değerlendirebilecek bilgi ve öngörüye sahip, gerekli adımları hızlı atabilecek çevikliğe sahip bir bilişim bakanlığı kurulması şart. Bu bakanlık koordinasyonunda dijitalleşmenin açtığı fırsatlardan yararlanabileceğiz.

CEM HAYDAR BEKTAŞ

BİLİŞİMCİ/AKADEMİSYEN