Olaylar Ve Görüşler

Cumhuriyetin ‘olmazsa olmazları’ - Mustafa GAZALCI

03 Mart 2022 Perşembe

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından yaklaşık dört ay sonra, 3 Mart 1924’te TBMM’nin art arda çıkardığı üç devrim yasasıyla laiklik, yasal güvenceye alındı. Hilafet, Din ve Vakıf Bakanlığı, eğitimdeki ikilik (dinsel-bilimsel) kaldırıldı. Devlette, toplumda, eğitimde akıl, bilim, öğretim birliği egemen kılındı.

Büyük değişikliğe yol açan bu sürece adım adım gelindi. Atatürk; Mart 1922’de ordunun, halkın durumunu yakından görmek için Ankara’dan ayrıldı. Bir yandan orduyu denetlerken bir yandan Akşehir’deki medrese ve okullara uğradı. Öğrenciler ve hocalarla konuştu. Onların ülke gerçeklerinden kopuk, içler acısı durumunu gördü. 26 Mart’ta Akşehir’den trenle ayrılırken, İsmet Paşa’yla memleketin geleceğini, eğitimini, ekonomik gelişmesini konuştular. Atatürk düzenli tuttuğu günlüğüne şunları yazdı: “Maarif, muallimler, kurs. medreseler.” 

Atatürk; Konya Akşehir gezisinden yaklaşık bir yıl sonra halkın görüşlerini almak, kendi görüşlerini aktarmak için yeni bir yurt gezisine çıktı. 3 Şubat’ta İzmir’e uğradı. O tarihte İzmir Erkek Öğretmen Okulu’nda öğretmenlik yapan, ileride Milli Eğitim Bakanı olacak Hasan Âli Yücel, Atatürk’e “Yeni dönemde, yeni okulların yanında eskimiş (fosil duruma gelmiş) medreseler yaşatılacak mıdır” diye sordu. Atatürk’ün yanıtı kesindi: “Milletimizin, memleketimizin okulları bir olmalıdır. Bütün memleket evladı kadın ve erkek aynı suretle oradan çıkmalıdır.” 

Atatürk; 1 Mart 1924’te, TBMM’de, aynen Nutuk’ta belirttiği gibi, “Kamuoyu, eğitim ve öğretimin birleştirilmesinden yanadır ve bunun hiç zaman geçirilmeden uygulanması gereklidir” dedi. Konu, 2 Mart 1924’te CHP grubunda görüşüldü. 3 Mart’ta TBMM’ye sunuldu. Hilafetin kaldırılması dışında tartışma olmadı. Sonuçta üç devrim yasası, önerildiği gibi kabul edildi. Laiklik ve Öğretim Birliği, Atatürk döneminde, daha sonra Hasan Âli Yücel’in görevden ayrıldığı 1946’ya dek başarıyla uygulandı. 

KARŞIDEVRİM UYGULAMALARI

Laiklik ve Öğretim Birliği, anayasa ve yasalarımızda yazılı olmasına karşın gereğince uygulanmıyor. Yok sayılıyor. Özellikle son 22 yıldır Öğretim Birliği temeline dayanan laik, bilimsel Cumhuriyet eğitiminin içi boşaltıldı. Yasalar, laik ve bilimsel yönetmelikler, anlayışlı yöneticiler değiştirildi. 4+4+4 sistemi getirilerek Öğretim Birliği’ne aykırı biçimde eğitim dinselleştirildi. Milli Eğitim Bakanlığı; Diyanet İşleri Başkanlığı, dinsel vakıf ve tarikatların işlerine ortak edildi. İktidarın suskunluğu ve tarikatların sınır tanımaz uygulamalarına karşı yurttaşlar, yer yer seslerini yükseltmeye başladı. 

Üç devrim yasasının 98. yılında sorumluların susması, yurttaşların çocuklarına sahip çıkmak için sesini yükseltmesi anlamlıdır. Ülkemizin aydınlık geleceği için bu sesi duymak, gereğini yapmak gerekir. Laiklik ve Öğretim Birliği, Cumhuriyetin olmazsa olmaz en temel ilkeleridir.

MUSTAFA GAZALCI

16. VE 22. DÖNEM DENİZLİ MV., EĞİTİMCİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları