Olaylar Ve Görüşler

1755 Lizbon depreminin sonuçları - Doç. Dr. Mehmet Emin ELMACI

24 Şubat 2023 Cuma

1 Kasım 1755 tarihinde, batıl inançların ve engizisyon zihniyetinin yoğun olduğu Portekiz’de gerçekleşen, Lizbon depremi büyük bir yıkım yaratmıştı. Sonrasında çıkan yangınlarla birlikte, 50 bin kişinin hayatını kaybettiği sanılan ve bölgenin neredeyse yüzde 90’ının yıkılmasına neden olan 1755 Lizbon depremi, geleneksel tüm fikirlerin sorgulanmaya başlamasına neden olmuştur.

AYDINLANMA

O tarihe kadar depremlerin, ilahi bir güç tarafından yaratıldığına inanılmaktaydı. Deprem Azizler Yortusu’nda gerçekleşmişti ve hele bir de tüm kiliseler yıkılmasına rağmen bazı genelevler ayakta kalmıştı! Madem deprem ilahi bir güç tarafından ceza olarak halka veriliyorsa neden kiliseler yıkılmıştı? İşte bu sorgulama, depremlerin neden gerçekleştiğinin, akıl ve bilim çerçevesinde araştırılmasına yönlendirecekti insanlığı. Bu da sonuçta depremlerin bilimsel açıklamasına gidişin başlangıcı olacaktı.  

Bu büyük depremin olduğu yıl 61 yaşında olan, Aydınlanmanın öncüsü olarak Fransız Devrimi’ne de yön verecek olan Voltaire, 43 yaşında olan, toplum ve eğitim yazılarıyla halkı bilinçlendirecek düşünür Jean-Jacques Rousseau ve 31 yaşında olan, eleştirel felsefenin babası sayılacak Immanuel Kant, hep bu depremin sonrasındaki akıl ve bilim sürecinde bulunmuş ve görüşleriyle depreme ilişkin geleneksel bakış açısını eleştirerek, depremin toplumsal yönüne dikkat çekerek, sonraki Aydınlanma düşüncesine yön vermişlerdir. 

1755 depremi, tam da Avrupa’daki geleneksel ile modern düşüncelerin birbirine karşı tartışıldığı sosyal, ekonomik ve kültürel tartışma ortamında gerçekleşmişti. Modernleşmeye gidecek, sorgulamayla akıl ve bilimin yerleşerek “saf aklın” bile tartışıldığı bir süreçti bu. Sonu Sanayi Devrimi’ne, Fransız Devrimi’ne ve Aydınlanmaya gidecek bir süreç. Portekiz’in ve silsile halinde diğer devletlerin, “sömürgeci güçlü devlet” simgesinin sorgulandığı, kilise ve iktidarların, kendi çıkarları için devleti kutsadığı, kendi hatalarını halka fatura ettiği ve “halkın, devlet için var olması gerektiğini” savunduğu, geleneksel görüşlerinin eleştirilmeye başlandığı bir süreç.

Sonucunda, jeoloji biliminin ortaya çıkacağı, geniş halk kitlelerinin iktidarlardan hesap sormasına, iktidarların da “devletin, halk için var olduğunu” kabul etmesini sağlayacak, en sonunda halkın yönetimine gidecek, ulusal egemenliğe gidecek çok önemli bir süreç.

DERS ALMAK

1755 Lizbon depremi sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmamıştı. Depremin yıkıcı etkisi sonrası herkes depremden ders almış, imar planları depreme dayanıklı olacak şekilde tasarlanmaya başlanmış, toplumda bu depremin etkileri konuşularak, kulaktan kulağa sorunların çözümü için çareler aranmaya başlamıştı.

Umarım bizde de içimizi yakan, yıkıcı 6 Şubat depremi büyük bir ders olur ve genel ve yerel anlamda zihniyetin değişmesine katkı sağlar. Deprem kuşağındaki bir ülke olarak Türkiye’nin en büyük gereksinimi, artık depremlerin yıkıcı etkisinin ortadan kalkacağı imar planları ile en kısa sürede toparlanmamızdır. Buna da acilen gerekli tedbirleri alarak ve yıkımı artıran bu sakat zihniyeti değiştirmekle başlamamız en önemli şarttır.

DOÇ. DR. MEHMET EMİN ELMACI

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları