Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Savcınızı Nasıl Alırsınız?

16 Şubat 2014 Pazar

Bu gidişle Meclis çalışmalarının sağlıklı yürüyebilmesi için Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün görev alması gerekecek.
Meclis çatısı altında adeta yasa çalışması değil, yasa çatışması yaşanıyor. İktidarın her ne pahasına olursa olsun Meclis’ten geçirmeye yemin ettiği metinlere “yasa” demek olanaksız. Bunlar olsa olsa hükümetin “geçici yönetmelikleri” olabilir. Zira her biri kullanıldıktan sonra birkaç mevsim içinde yeniden değiştirilecek icraat araçları.
AKP’li vekiller sadece parmak kaldırarak, o da yetmezse kavga ederek maddeleri oylamalara katıldıkları için, zaman zaman karışıklıklar da yaşanıyor. Birçoğu geçen maddenin amacının ne olduğundan habersiz. Grup Başkanvekili Muharrem İnce, AKP milletvekillerinin evet oyu verdiği bir maddeye hayır oyu vermeye koşullandıklarını bildiği için şaka yollu etrafına dönüp şunu önerdi:
“Arkadaşlar, yasadaki bu maddeye biz evet oyu verelim, AKP’liler de bize bakıp hayır oyu verir. Hükümetin getirdiği taslağı reddetmiş olurlar.”

***

Meclis’in bu haftaki çalışmasında komisyonlardan Genel Kurul’a kadar yargıyı yeniden biçimlendirme girişimleri gündemdeydi.
Demokratikleşme paketi diye topluma yutturulmaya çalışılan 22 maddelik değişiklik öylesine hukuk dışı maddeler içeriyor ki, bunlardan üç örnek versek her şeyi anlatmaya yetecek.
AKP sözüm ona adil yargılamayı sağlamak için hâkim ve savcıların kendi hatalarından doğan bir başka yargı kararıyla kesinleşen tazminat davalarında parayı kendilerinin ödemesi ilkesini getirmişti. Mehmet Haberal, bu ilkeye dayanarak Ergenekon savcılarını dava etmiş, tutukluluğa devam kararının haksız verildiğini, bu dava yoluyla tescil ettirmişti. Mahkeme Ergenekon yargıçlarının tazminat ödemesine hükmetmişti.
Eğer bu mahkeme kararı uygulansaydı, başta Ergenekon yargıçları olmak üzere tutukluluğun ve tutukluluğa devam kararının altına imza atanlar daha dikkatli davranacaktı.
Ergenekon’da tahliyelerin gelebileceği telaşına kapılan hükümet, 2010 yılında apartopar yasayı değiştirdi. Hâkim ve savcılara hükmedilen tazminatların devlet tarafından ödenmesini “ileri demokrasi”, “adil yargılama” diye Meclis’ten geçirdi.
Devran döndü, aynı yargıç ve savcılar bu kez tutuklama kararlarını 17 Aralık süreci için kullanmaya başladılar. Tabii devran dönünce AKP de döndü...
Gündemdeki değişikliklerle hâkim ve savcıların tazminatlarını artık devlet değil, kendileri ödeyecek.

***

Yine gündemdeki bir başka değişiklikle hakkında soruşturma yapılan bir kişinin mal varlığına el konulması için mahkeme heyetinin oybirliğiyle karar vermesi gerekecek. Bu oylamadan önce de MASAK, BDDK ve benzer kurumların raporu istenecek.
Bu değişikliğin Türkçesi şu:
Mallara el koymak olanaksızlaşacak.
Buna karşın bir kişiye müebbet hapis cezası vermek için oybirliği değil oyçokluğu yeterli olacak.
Bir başka değişiklik de katalog suçlar diye tanımlanan listede. Yasanın suç saydığı fiilleri işlemek üzere örgüt kuranlar artık katalog suçlar listesinden çıkarılıyor. Bunun Türkçesi de şu:
17 Aralık sürecindeki soruşturmalara dayanak oluşturan delillerin neredeyse tümü dosya dışına çıkartılacak. Meclis’teki pakette ayrıca adli kolluk hakkında soruşturma yetkisi de Adalet Bakanlığı’nın iznine bağlanıyor.
Bütün bunları topladığımızda 17 Aralık sürecinde yolsuzlukla suçlananlar bütün koruma zırhlarının ardından ifade vermeleri gerekirse kendilerine şu sorulacak:
Savcınızı nasıl alırsınız?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları