KHK olmadı... Reform verelim!

15 Kasım 2020 Pazar

Üç yıl önce “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi”nin ülkeye neler getireceği anlatılırken Erdoğan saya saya bitiremiyordu:

- Kararları çok hızlı alacağız, atılması gereken adımlar gecikmeyecek, ülkenin önünü açacağız.

- Bürokrasiyi ortadan kaldıracağız, 2023 hedeflerine ulaşmamız için hiçbir ayak bağı kalmayacak.

- Hukuku çok etkin kılacağız. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü egemen olacak.

- Bakanların siyasetle bağını keseceğiz. Milletvekili seçilmişlerse bakan atanınca istifa edecekler. Böylece siyaset yapmayacak, kendi işleriyle ilgilenecek.

- Ekonominin gereksinim duyduğu kararları anında alacağız, böylece çarklar daha hızlı dönecek. İlk 10 ekonomi arasına gireceğiz.

- Meclis çok daha etkin hale gelecek. Milletvekilleri doğrudan yasa teklifi verebilecek, milletin meclisi olacak.

- Koalisyonlar devri sona erecek.

- Devlet çarkı tıkır tıkır işleyince Türkiye’nin dünyada saygınlığı artacak.

Say say bitmezdi...

Üç yıl geçti, yerimizde saymak bir yana gerilemişiz.

***

Bir hafta önce Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal’ın gece yarısı görevden alınmasıyla başlayan, damat-bakanın Saray’a kafa atarak ayrılmasıyla devam eden “yeni dönem” reform sözleriyle ivme kazanıyor!

Önce verdikleri sözlerin sonucuna bakalım:

- Bırakın ilk 10 ekonomi arasına girmeyi, yarım asırdır devam eden ilk 20 içinde kalmak için bile zorlanıyoruz.

- Hızlı kararlar alırken frensiz araç gibi yanlışlara tosluyoruz.

- Dünyadaki itibar, demokrasisi güçlendirilmesi gereken ülkeler katından otokrasiye evrilen ülkelere indi.

- Bakanlar siyasetin tam göbeğinde. “Saray’ın gözüne girme” kaygısı bakanlık makamını erozyona uğrattı.

- Hukukta Anayasa Mahkemesi kararlarına uymanın bile zorunlu olmadığı, çoktan seçmeli, kuralsız bir döneme girildi. 

- Koalisyonlar eskisinden daha etkin. Baraj yüzde 10’dan yüzde 50’ye çıktı. Bu tablo yüzde 1’lik oy potansiyeli olan partileri bile iktidar ortağı yaptı.

Bütün bunlardan sonra geldiğimiz nokta şu:

Yeni bir ekonomi ve hukuk reformu yapıyoruz!

Erdoğan’ın söylemlerine ve yayın organlarına bakarsanız, 18 yıldır iktidarda olan bir parti gitti, yerine her alanda reform yapmayı hedeflemiş bir iktidar geldi. O da geçmişle uğraşmak olmaz, önümüze bakalım deyip yeni bir yol haritası çizdi!

***

Gerçek şu:

Sistem çöktü!

Aslında sistem de yoktu. Her şeyi Erdoğan’ın istemlerine göre eklemlediler. Nereden ek yaptılarsa oradan dağılıyor. 

Ankara kulislerinde konuşulanlardan biri şu:

Yakın geçmişte bir AKP heyeti Saray’a çıkıp ekonominin iyi gitmediğini söylemeye niyetlenmiş. Doğrudan damat eleştirisi olmasın diye söze başka bir bakandan başlamışlar. Sonra damada gelecekler. Saray, ilk bakanla ilgili hayal kırıklıklarını dinledikten sonra “haklısınız” demiş, devam etmiş:

“16 tane Berat’ı nereden bulayım!”

O Berat çıktı, “At izi it izine karıştı” dedi, “Allah sonumuzu hayır etsin” 

dedi. 

Sistemin çöktüğünü söylemek için başka ne desin?

Ekonomi bakansız kalınca piyasaların umutlandığı bir haftada, ekonomi reformu “müjdesi” veriliyor...

Sokaktaki vatandaşın mikrofona söyledikleri nedeniyle tutuklandığı, CHP Genel Başkanı hakkında Meclis mikrofonuna söyledikleri nedeniyle fezleke hazırlandığı haftada hukuk reformu “müjdesi” veriliyor.

Bu reformların altını nasıl doldurur?

Bugüne kadar nasıl doldurduysa!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları