Ondan öğrendik... Umutsuz insanlardan değiliz

11 Kasım 2024 Pazartesi

İktidar, mutlak gücü ele geçirme, yozlaşmaya yönelme anlamına mı gelir? Demokrasilerde “mutlak güç” tanımı nasıl olmalıdır? Tarih boyunca farklı kılıklara giren emperyalizmle nasıl mücadele edilir? Bu soruları aklımızda tutarak yazımıza devam edelim.

Yine istediklerine ulaşamadılar. Yine karşıdevrimcilere yanıt güçlü bir şekilde verildi. Büyük önder Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 86. yılında yapılan anmada yine ulusça tek yürek olundu. Her yaştan milyonlar Anıtkabir’e koştu, anma törenlerine katıldı. Milli Mücadele’den kuruluşa zorlu süreçte bu büyük dehayı, askeri stratejisti, devlet adamını, diplomatı ve devrimlerin liderini saygı, sevgi ve özlemle andık. Tek bir güne sığdıramayacağımızı bilsek de Ata’mıza minnettarlığımızı, izinde olduğumuzu güçlü bir şekilde haykırdık.

Ulusun birleştiricisi olarak onun Aydınlanma ilkelerinin günümüzde nasıl yol gösterici olduğunu bir kez daha gördük. Yurttaşlar olarak kadın, erkek, çocuk hepimize tüm zorluklara karşın -gerek döneminde gerekse hâlâ çoğu bu coğrafyada pek çok ülkede olmayanhaklarımızı bize hatırlatıp haklarımızı bize kazandırdığı için yüreğimizle teşekkür ettik.

Dün 10 Kasım’dı. Atatürk’ü anarken onun 57 yıllık kısa yaşamına neleri sığdırdığını hayranlıkla bir kez daha anımsadık. Halkına inancını, vazgeçmeyişini, akılcı cesaretini, tarihe meydan okumasını, çağdaşlığını, güçlü kalemini, genç nesillere güvenini bir kez daha kavradık.

ÖLMEYEN FİKİRLER, SAVUNULAN İLKELER

Dünyada, zorlama olmadan ulusça, yurttaşların çoğunluğu tarafından sahiplenilen, uluslararası çapta saygı duyulan bir lider pek yoktur. Atatürk işte bu açıdan da dünyada özel. Yaşamını yitirmesinin üzerinden bir asıra yaklaşan süre geçmesine karşın hâlâ ilk günkü gibi yüreklere işleyen samimi sevgi ve saygının kahramanı, ölmeyen fikirlerin, ilkelerin sahibi.

Şimdi tekrar girişteki sorulara dönelim. Elbette yanıtları buraya sığmayacak kadar kapsamlı analizler gerektirir. Ancak Türkiye olarak elimizde Aydınlanma devrimlerine ve emperyalizmle mücadeleye yönelik önemli bir tarihi örnek duruyor. Kuvayı Milliye ruhu, egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olmasıyla TBMM’nin gücü, yurtta barış dünyada barış ilkesi. Demokratik, laik, hukuk devleti temelinde Cumhuriyet yönetimi. Tüm bunları bağımsızlık, çağdaşlık ve demokrasi yolunda bir Türkiye hedefiyle ulusuna kazandıran ise Atatürk.

“Neler neler oldu.” dedirtecek bir haftayı daha geride bırakırken gericilere karşı dün en güzel yanıt yine halktan gelmiş oldu. Mesaj net; ne yaparsanız yapın Atatürk’ün izini silemezsiniz, Cumhuriyet ilkelerini, devrimlerini yok edemezsiniz. Unutturamazsınız! Onun dediği gibi: “Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.”

HEKİMLER İSYANDA

Kayyum atamalarıyla birlikte siyasi tablo daha da gerildi. Kayyum adımının başka CHP’li belediyelere doğru yayılabileceği, iktidar cephesininÖcalan çıkışı, DEM politikası” ile ana muhalefet içinde çatlak yaratma çabasında olduğu iddiaları dikkat çekiyor. İktidarın yurttaşın ana gündemini perdeleyen politikaları sürerken ekonomik krizin hafifleyeceğine ilişkin iyimserliği de havada kaldı. Enflasyonda “beklenen” düşüş yaşanmadı. Yetmedi, zam yağmuru sürecek dedirten haberler eksilmedi. Gelecek yıl vergi, harç ve cezalarda yüzde 44 artışa da işaret edildi.

Sağlıkta yaşanan sorunlar çerçevesinde aile hekimleri de isyanda. Sağlık Bakanlığı’nın “performansa göre maaş” uygulamasını daha karmaşık hale getiren yönetmeliğine tepki gösteren hekimler geçen hafta birçok kentte eylemdeydi. Merve Kılıç imzalı haberimize göre, yönetmeliğin içeriğinde “sağlık sorunu olmasa bile altı ayda bir sağlık merkezine gitmeyenler için aile hekimlerinin maaşından yüzde 20 kesinti yapılması, uygulamaya göre aşı olmayanın cezasının sağlık çalışanlarına kesilmesi” var.

İçte bildik sorunlarla boğuşurken dış gündem de yoğundu. ABD’de seçimlerde Cumhuriyetçi Trump oylarını katladı, Kongre’nin iki kanadında gücü ele aldı. Dünya, bilinmezlik senaryoları eşliğinde ikinci Trump dönemine hazırlanıyor. Trump etkisi mi bilinmez AB’nin lokomotifi Berlin’de de siyaset karışmış durumda. Koalisyon hükümeti sallantıda. Şimdi gözler ocak ayında resmen başlayacak Trump dönemi ile birlikte Ukrayna-Rusya savaşı biter mi, Suriye’den görüntüde de olsa ABD çekilir mi, terör örgütü YPG ile bölgede nasıl bir süreç izlenir sorularına yönelik sinyallerde. Haliyle WashingtonAnkara ilişkilerinin seyri yine kritik başlıklarla dolu.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Uyanık kalmalı 18 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları