Hepimize ders olsun!

28 Ekim 2024 Pazartesi

Geçen hafta neredeyse her haber gündemi sarsan bir manşetti... Yenidoğan çetesinin dehşetini, ortaya çıkan belgeleri konuşurken FETÖ liderinin ölümü duyuruldu. Ardından MHP genel başkanı, terör örgütü PKK elebaşısına “Gel Meclis’te konuş, terörün bittiğini ilan et” çağrısı yapıp gündemi ters yüz etti.

“Yeni anayasa” tartışmaları ile birlikte “Çözüm süreci yine yeniden mi” soruları alıp başını giderken bir gün sonrasında ülkemizin savunma sanayisinin kritik önemdeki tesislerinden TUSAŞ’a terör saldırısı düzenlendi, 5 canımızı yitirdik.

Referans gazetesi Cumhuriyet, geçen hafta yaşananları analiz ve değerlendirmelerle birlikte, muhabirinden editörüne köşe yazarlarına güçlü bir ekip olarak sizlere aktardı. Attığımız bazı başlıklara bakarsak: Ekonomi, eğitim, yargı, güvenlik ile sağlıkta çürümüşlük ve yozlaşmayı ayrı ayrı ele alarak tek bir başlıkta buluşturduk: “Yönetemiyorlar.”

FETÖ liderinin ölümünün ardından attığımız manşet ise “Tehlike geçmedi” oldu.

Ankara’daki saldırıya yönelik “Siyaset, terör örgütü PKK’nin silah bırakmasını tartışırken TUSAŞ hedef alındı” derken gelişmelerde kullandığımız bir başlık da “Belirsizlik ve soru çok”tu.

STRATEJİK PLANLAMA

PKK/YPG, FETÖ, IŞİD ya da başkası, hangisi olursa olsun terör örgütü aparatları üzerinden Türkiye’nin üzerine oynanan oyunlar ilk değil. Bir örneği Suriye konusundaydı. Ne çok söylendi... Politikanız yanlış, durun bir bekleyin, “vekil güçler” üzerinden savaşların dinmediği, dış güçlerce etnik, mezhepsel, dini ayrımlar üzerinden ulusal birliğin zayıflatıldığı, “tek adam” yönetimlerinin meşru sayıldığı karmaşık Ortadoğu sahasının içine birilerince çekiştirilip durmayın diye... Ama iktidar uyarılara kulak tıkadı. 2011’de başlayan Suriye yangını, komşu topraklardaki bölünmüş yapılardan, sınır güvenliğimize, sığınmacı konusuna dek pek çok alanda ülkemizi büyük bir riskin içine soktu. Kriz büyüdükçe bir Washington, bir Moskova ile tahtaravalli diplomasisi sürdürülmeye çalışıldı. İktidar, “Katil Esed diye seslendikleri dönemlerden bugüne, Suriye devlet başkanının “alo”sunu bekleyecekleri sürece geleceklerini o zamanlar akıllarına bile getirmemiş olsa gerek...

Şimdi ABD destekli İsrail’in bölgedeki ateşi yayma çabaları, sahada etkinliğini artırma hamleleri arasında iktidar cephesi “iç siyasetteki hesaplarla dış politikaya uzanan” bir yol haritası oluşturma çabasında. Yamalı bohça ise dolu; ekonomik kriz, şiddet sarmalı, akılbilimden uzaklaşma, liyakatsizlik, say say bitmeyen sorunlar...

101. YIL COŞKUSU

Ülkemizde yaşanan gelişmeler, bir kez daha ulusal çıkarlar temelinde politikaların başarıya ulaşması için aceleci tutumlar yerine stratejik planlamalar ve toplumsal uzlaşının ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Özellikle kaygan zemini ile bilinen Ortadoğu coğrafyasında Türkiye’nin tüm zorluklara karşın tarih içinde güçlü kalmasının nedenini de bir kez daha hatırlattı. Büyük önder Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin temel değerleri üzerinde yükselen, demokratik, çağdaş, laik bir hukuk devleti olmak.

Yarın en büyük bayram: 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Emperyalist devletlere karşı verilen bağımsızlık savaşının tarihi zaferle sonuçlanması. Ümmetçilikten ulus devlete, Aydınlanma devrimlerine geçiş. En büyük kazanımlardan biri de kuşkusuz kadın hakları devrimi.

101. yılında Cumhuriyetin ilkelerini aşındırmaya çalışanlara karşı tek yürek, Atatürk’ün ulusça bizi birleştirip güçlendiren ortak değerimiz olduğunu bir kez daha gösterme zamanı.

Siz değerli okuyucularımızın karşısına yarın, 29 Ekim’e, özel sayımızla çıkacağız. Cumhuriyetin 101. yılında kurucu değer ve ilkelerden sapmamak gerektiğine işaret ederken yaşanan sorunlara ve çözüm iradesine de ışık tutacak şekilde sloganımız ise: CUMHURİYET HEPİMİZE DERS OLSUN.

ÖZGEN ACAR’I UĞURLADIK

Geçen hafta Cumhuriyet gazetesiyle özdeşleşen isimlerden yazarımız, eski genel yayın yönetmenlerimizden Özgen Acar’ı yitirdik. Acar, yıllar boyu “Kavşak” isimli köşesinden değerli okuyucularına seslendi, iç ve dış politikaya yönelik yorumlarını aktardı. Türkçe dilinin kullanımına büyük önem verirdi. Cumhuriyet değerlerinin savunucusu Acar, aynı zamanda Türkiye’nin kültürel mirasına yönelik yazı ve araştırmalarıyla da ismini duyurdu. Birçok tarihi eserin ülkemize getirilmesindeki emeği unutulmaz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Uyanık kalmalı 18 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları