Leyla Tavşanoğlu

"İsrail için stratejik üs olduk"

30 Eylül 2012 Pazar

Kıbrıs Rum Başpiskoposluğu Danışmanı Yorgo Yakovu: İsrail için stratejik üs olduk

SÖYLEŞİ

LEYLA TAVŞANOĞLU

Arap Baharı’nın patlak vermesi, Mavi Marmara gemisi olayı ve Mısır’da Hüsnü Mübarek rejiminin yıkılması aynı yıl oldu. Bütün bunlar Kıbrıs sorununu sonsuza kadar değiştirdi. Bir daha da eskisi gibi olamaz.

İsrail zor zamanımızda bize yardımcı oldu. Yalnız tabii ki bu yardımın da kendilerine göre bir mantığı vardı. Bakın, 10 milyar dolara Kıbrıs’ta doğalgaz terminali inşa edecekleri söyleniyor.

Kıbrısın Rum Kesimi İsrailin tam anlamıyla himayesine girmiş durumda. Doğalgaz çıkarıp ortaklaşa para kazanma bahanesiyle Kıbrısın güneyine yavaş yavaş yerleşen İsrail burada kaygılara da neden oluyor. Kıbrıs Rum Başpiskoposu Hrisostomosun danışmanı Yorgo Yakovu hele de enerji söz konusu olduğunda İsrailin bir daha adadan çıkmayacağı görüşünde. Ciddi ekonomik sorunlarla boğuşmalarına dikkat çeken Yakovu, Bir zamanlar ABnin en güçlü ekonomilerinden biriyken bugün ABden para yardımına muhtaç hale geldikdiye yakınıyor. Kıbrıs sorununa çözümün ise Türkiyenin yapacağı bir jeste bağlı olduğuna işaret eden Yakovu, Türkiye istese Maraşı geri verip tarihi bir zafere imza atmış olurdiyor.

- Bölgemizle ilgili dikkat çekici çalışmalar yapıyorsunuz. Bölgede son birkaç yıldır yaşanan gelişmeler nedeniyle Kıbrıs sorununun artık çözümünün pek de kolay olmayacağı görüşündesiniz. Neden?

Y. Y. - Arap Baharının patlak vermesi, Mavi Marmara gemisi olayı ve Mısırda Hüsnü Mübarek rejiminin yıkılması aynı yıl oldu. Bütün bunlar Kıbrıs sorununu sonsuza kadar değiştirdi. Bir daha da eskisi gibi olamaz. Bir yıl öncesine kadar hemen herkes sorunun çözümünü istiyordu. Bugün ise parametreler değişti. Bugün artık İsrail isimli bir müttefikimiz var. Doğalgaz çıkarma bahanesiyle Kıbrıs (Rum Kesimi) ve İsrail birbirlerine çok yakınlaştı. Ama artık herkes şunu anlamaya başladı:

Özellikle Mısırda Hüsnü Mübarek rejiminin yıkılmasıyla birlikte hele de AB üyesi Kıbrıs, İsrail için Doğu Akdenizde yakınlaşabileceği tek ülkeydi. Bu stratejik manevrayı da gayet başarılı biçimde yaptı. Bu, İsrail için çok önemli bir açılım oldu. Dolayısıyla, kabul edin ya da etmeyin Kıbrıs (Rum Kesimi) çok kritik bir dönemde İsrailin bu yeni stratejisiyle anahtar güç haline geldi.

- Yani İsrail bir anlamda Kıbrıs Rum Kesimini kendi enerji çıkarları için mi kullanıyor?

Y.Y. - İsrail böylelikle kendi doğalgazını Avrupaya gönderebilecek. Kıbrısı doğalgazı için üs, Yunanistanı da boru hattını geçireceği ülke olarak kullanacak. Bu boru hattı ya Mora Yarımadası ya da Giritten geçecek. Sanıyorum Girit Kıbrısa daha yakın olduğu için bu hat tercih edilecek.

Bundan amaç Avrupanın Bakû-Ceyhan ya da Rusyadan gelen boru hatlarına bağımlılığını azaltmak. Aslında artık doğmadan ölen Nabucco ve Güney Akım da rafa kalktı gibi görünüyor.

- Galiba Azerbaycan bütün Anadoluyu baştan başa geçecek Trans Anatolian Pipelinea (TANAP) ağırlık vermek istiyor....

Y.Y. - Evet. Bu yeni bir proje. Türkmenistan ve Azerbaycan ortaklaşa bu projeyi yürütmek istiyor. Böylece de Rusyanın bu iki ülkeyle efsanevi ittifakının sona ereceği söyleniyor. Hiç de öyle değil. Bir kere Rusya büyük bir güç. Öte yandan İsraille yürüttüğümüz doğalgaz projesi çok önemli. İsrail zor zamanımızda bize yardımcı oldu. Yalnız tabii ki bu yardımın da kendilerine göre bir mantığı vardı. Bakın, 10 milyar dolara Kıbrısta doğalgaz terminali inşa edecekleri söyleniyor. Bunun için kendi uzmanlıklarını ve işçilerini buraya taşıyacaklar. Bu iş için 8-10 bin İsrailli işçinin buraya gelmesi gerekecek. Düşünün, 10 bin işçi altı-yedi yıl bu inşaatta çalışacağına göre ailelerini de birlikte getirecekler. On bin kişi olacak 25-30 bin kişi. Bu 30 bin kişi Kıbrısın her yerine yayılmayacak. Kendi küçük kasabalarını kuracaklar. Kıbrıs Rum polisi ya da askeri birliklerinin bu kasabanın güvenliğini sağlamasını istemeyeceklerinden eminim.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tedavi olsunlar 1 Mart 2015

Günün Köşe Yazıları