Tutukluluk Süreleri Uzun mu?

18 Temmuz 2011 Pazartesi
\n

- Tutukluluk süreleri uzun mu sizce?

\n

Bizim kuzen tutuktu çocukken, biz de öyle kalacak diye korktuktu, ama açıldı sonradan. Ama siz galiba başka bir şey mi sormuştunuz?

\n

- Tutukluluk süreleri uzun mu?

\n

- Çok uzun be ağbi. Baksana Aziz Başkan on günü geçti, hâlâ yatıyor. Çok uzadı çok.

\n

- Tutukluluk süreleri uzun mu?

\n

- Yatana göre değişir kardeşim. Cinayet uzun yatar da aflar kurtarır. Dolandırıcılık duruma bağlı. Siyasi çok yatar bak.

\n

- Tutukluluk süreleri uzun mu bizde?

\n

- Bizde tutukluluk diye bir şey yok arkadaş. İçeri girdin mi suçlusun. Tutuklu demek hükümlü demektir. Çıksan da kurtulamazsın ha!. İçerde rahatsan kafana takmayacaksın.

\n

- Tutukluluk sürelerine ne diyorsunuz hocam?

\n

- Bak şimdi aklıma Tutankamon geldi. Eski Mısır dönemi ya. Hammurabi kanunları var. Suç mu işledin, cezanı şipşak çekiyorsun, bitti. Ama şimdi hukuk var.

\n

- Tutukluluk tedbir diyorlar?

\n

Tedbir de işler orada karışıyor. Bir de Roma hukukuna bakmak lazım.

\n

***

\n

Kardeşim, şimdi bak. İnsanlara dava açmışsın, yargılıyorsun. Tamam. Kimsenin bir şey dediği yok. Bir de tutuklamışsın. Delilleri karartırlar belki diye, kaçarlar belki diye. Tedbir olsun diye. Peki, herkes adalete güveniyoruz deyip bekliyor. Buna da peki. Sonra, bu insanlar seçime girmiş, binlerce oy almış, milletvekili olmuş, seçilmişler. Ama hâlâ tutuklu olarak yatıyorlar. Mustafa Balbay, Mehmet Haberal, Engin Alan. Biliyorsun değil mi? Buna ne dersin?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Elbette, adalete güvenmek iyidir de hani şu Haburdan PKKliler girerken hemen çadır mahkemeleri kurulmuştu, hatırlıyor musun? Hemen orada suçsuz sayılmış, girivermişlerdi. Sonra ne olmuştu, biliyor musun?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Aklında kalmış mıydı acaba, yargıçları atayan, yerlerini değiştiren kurul için hukukçularla hükümet arasında çok tartışmalar yaşanmıştı da hükümetin dediği olmuştu sonuçta?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Yani derler ki, yargının bağımsız olması için üç gücün birbirinden ayrılması zorunlu. Yasama gücü, yürütme gücü, yargı gücü. Bunlar aynı elde toplanırsa demokrasi olmazmış?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Hanefi Avcıyı unuttun elbette. Hani, emniyet müdürüydü de bir kitap yazınca apar topar suçunu bulup içeri attılardı. Hâlâ tutuklu biliyor musun? Ne kadar olmuştu?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Sen başım derde girer diye korkuyorsun galiba!

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Durduk yerde neden başın derde girsin ki? Etliye sütlüye karışmıyorsun. Dışarda isterse kıyamet kopsun, seni hiç ilgilendirmiyor. Başını kuma gömmüş yaşıyorsun da hâlâ neden korkuyorsun?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Türkan Saylan adını duymuş muydun?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Simavdaki depremi biliyor musun?

\n

Ben adalete güveniyorum.

\n

Türkiyenin nüfusu kaç?

\n

Ben adalete güveniyorum!..

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları