Erdal Atabek
Erdal Atabek erdalatak@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Cumhuriyet gazetesi Cumhuriyet okuru...

30 Ocak 2017 Pazartesi

Cumhuriyet gazetesi sadece gazete değildir.
Okuru için bir yurt, bir bayrak, bir kale.
Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün vasiyet belgesi.
Cumhuriyet okuru, sadece gazete okuru değildir, emanetin sahibidir.
Onun için de çok dikkatlidir.
En küçük bir yanlışı kabul etmez.
İş edinir, arar, eleştirir, ulaşır, ulaştırır.
Cumhuriyet gazetesi, okurunun yurdudur.
Öyle olduğu için de gazetesini dikkatle izler.
Ne olup gittiğini titizlikle araştırır.
Zaman gelmiş, gazetesi yüzünden işinden edilmiştir.
Zaman gelmiş, gazetesi için dövüşmüştür.
Onun için de her değişikliği kuşku ile

karşılar. Ne olup bittiğini araştırır.
Yaşamında kör inancı değil, gözü açık
bilinci seçmiştir.
Eleştirel düşünceyi yaşamının rehberi
yapmıştır.
Bu okur, vefalıdır.
Bu okur, gazetesini neden aldığını bilir.
Bu okur, okuduğu üzerinde düşünür.
Paylaşımcıdır.
Beğendiğini iletir, yaygınlaştırır.
İşte bu okura “gazeteni bırakma”, “her gün
bir Cumhuriyet” diyoruz.

***

Bu okur gazetesini bırakmıyor ama kırgın.
“Okumak istemediğim yazarlar geldi” diyor.
“Gazetemin ekseni değişti” diyor.
“Alıyorum ama hiç okumadıklarım var”
diyor.
“Artık bu gazetede yazmayın” diyenler oldu.
“Artık gazetemi almaya elim varmıyor”
diyenler oldu.
Onlara hep şunu söyledim;

“Elbette okumadığınız yazarlar olabilir.
Okuyup beğenmediğiniz yazılar olabilir.
Okumayın.

Beğenmeyin. Benim de okumadığım yazarlar var, beğenmediğim yazılar var. Ama ben yazmaktan vazgeçmiyorum, siz de almaktan vazgeçmeyin. Farklı görüşlerin olması bir gazete için kayıp değildir, kazançtır. Gazetenin ekseni ise değişmez, değişemez.”
İlhan Selçuk, bu gazetenin kaptanı idi.
Onun kaybı hepimizin travmasıdır.
Ama İlhan Selçuk döneminde de eksen

korunarak farklı görüşler yer almıştır.
Ben de gazetede değişim olmasını İlhan Selçuk’la konuşmuştum.

Ailede değişim olmuştu. Çocuk değişmişti. Genç değişmişti. Kadın değişmişti. Eğitim değişmişti.
İlhan Selçuk bunları çok iyi bilirdi. Değişimi anlardı.
Onun hassasiyetleri, “Atatürk Cumhuriyetinin bağımsız, laik karakteri, Rönesans ve Aydınlanma felsefesine dayalı özgür insan aklı ve özgür iradenin toplum yaşamına egemen olması” idi.
Bu dünya görüşünü paylaşıyorduk.
Cumhuriyet gazetesinin ekseni de budur.

Bu gazete hiçbir zaman FETÖ’cü
olmamıştır, olamaz. Bu gazete hiçbir zaman PKK yanlısı olamaz.
Kürt halkının sorunları elbette konu olacaktır ama terör örgütleri hiçbir zaman desteklenemez.
Şu anda tutuklu olan yönetici ve yazar arkadaşlarımız böyle suçlamaların hedefi olamazlar.
Cumhuriyet gazetesi, toplum üzerinde daha etkin olmalıdır, doğru.
Kitap Kulübümüz daha geniş çalışmalarla toplumla buluşmalıdır, doğru.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarımızla daha

yakın bağlarımız olmalıdır, doğru.
Ama unutulmamalıdır ki;
Cumhuriyet gazetemiz siyasal iktidarın

hedef seçtiği çok yönlü baskının altındadır.
İlan konusunda baskı altındadır.
Mali kaynakları denetim altındadır.
Gazetemiz her yönden baskı altına

alınmaktadır.
Arkadaşlarımızın tutukluluk süreleri uzatılmaktadır.
Ülkenin sürüklendiği karanlıkta gazetemizin
görev yapması istenmemektedir.
Buna boyun mu eğeceğiz?
Asla!
Buna boyun eğmeyeceğimiz bilinmelidir.
Ülkemizin Kurtuluş Savaşı bizim cesaretimizle kazanılacaktır.
Şu anda görevimiz, bütün gücümüzle HAYIR demektir.

***

Atatürk, ülkenin kuruluşunda Saray’la mücadele etmişti.
Saray’da padişah ve halife olan kişi
oturuyordu.
Gene karşımızda yeni bir Saray vardır.
Yeni Saray’da yeni bir padişah ve halife

adayı yetki istemektedir.
Adı ne olursa olsun, bu yetkileri alacak kişi,

Padişah ve Halife olacaktır.
Buna HAYIR diyoruz.
Buna HAYIR diyeceğiz.
Gün mücadele günüdür.
Gün el ele verme günüdür.
Cumhuriyet gazetesi bu mücadelenin

bayrağıdır.
Yazacağız, okuyacağız, okutacağız.
Bir kez değil, bin kez Atatürk diyeceğiz.
Bir kez değil, bin kez Cumhuriyet

diyeceğiz.
Padişahlığa, halifeliğe HAYIR diyeceğiz.
Bir kez değil, bin kez HAYIR.
Ve Cumhuriyetimizi yeniden kurtaracağız.
Biz, hepimiz...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları