Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Muhalefet ne yapabilir?

04 Eylül 2020 Cuma

Sevgili okurlarım dün, “İktidar Nasıl Gider?” başlıklı yazıma “Bir iktidar, hem yöntem, hem de izlediği politikalar açısından, nasıl geldiyse öyle gider!” diyerek başlamış ve hem yöntem hem de izlediği politikalar açısından nasıl gideceğini anlattıktan sonra şöyle bitirmiştim:

“Dikkatli okurlarımın gözlerinden kaçmamıştır:

İktidar, muhalefet partilerinin başarılarından dolayı değil, kendi başarısızlıklarından dolayı gidecektir.

Muhalefetin yükselişi, Davutoğlu ve Babacan partilerinin ortaya çıkışı, geçmişte dini ve etnik çizgilerden gelen partilerin Demokratik Rejim üzerindeki ittifakı, Erdoğan/ AKP iktidarının başarısızlığından ve en sonunda da Demokratik Rejimi “Şahıs Rejimi” hale getirmesinden kaynaklanıyor.”

Her ne kadar, yazımın bitişindeki paragraftan, muhalefetin ne yapması, ya da ne yapmaması gerektiği hakkında net önerilerim rahatlıkla anlaşılabilecekse de sevgili okurlarım, ısrarla, “Peki, bu durumda muhalefet ne yapmalı; sizce yeterince enerjik ve güven veren bir tablo çiziyor mu” diye ısrarla soruyorlar.

Zaten “Siz köşe yazarları, akademisyenler hep eleştirirsiniz, çözüm yolunu göstermezsiniz” diye, haksız da olsa, sürekli saldırı altında olduğum için, bugün bu konudaki önerilerimi sıralamaya çalışacağım.

***

“Demokrasi için ittifak” kurmuş olan partilerin önümüzdeki seçime kadar izleyeceği politikaların ilkeleri yeterince belli:

1) İktidarın kurduğu “Şahıs Rejiminin” düzeltilerek tahrip ettiği Parlamenter Demokrasinin yeniden ve daha sağlam temeller üzerinde ihdas edileceğini, başta ifade özgürlüğü olmak kaydıyla, Temel Hak ve Özgürlüklerin korunacağını anlatmak...

2) Bu çerçevede Hukuk Devleti’nin yeniden kurulacağını, Yargı Bağımsızlığı’nın sağlanacağını, haksızlığa ve hukuksuzluğa uğrayanların haklarının korunacağını açıklamak...

3) Tahrip edilen ekonomik yapının düzeltileceğini anlatmak...

4) Dış politikanın barış ve bağımsızlık ilkeleri temelinde düzeltileceğini, komşularla sorunların ve “ilticacılar” sorununun çözüleceğini açıklamak...

5) Avrupa Birliği ile ilişkilerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) bağlamında yeniden düzeltileceğini anlatmak...

6) Terörle mücadeledeki kararlılığı vurgulamak; etnik ve dini/mezhepsel sorunların, Meclis çatısı altındaki meşru partilerle müzakere edilerek çözüleceğini açıklamak.

Ve en önemlisi:

Türkiye’nin, başta yukarıdakiler olmak kaydıyla, bütün sorunlarının, demokratik kurum ve kurallar çerçevesinde, demokratik ve laik sosyal hukuk devleti yapısı bağlamında, barış içinde çözülmeye çalışılacağına ilişkin olarak kurulan demokratik ittifakları sürdürmek!

***

Resmi veya gayri resmi olarak oluşturulacak olan demokratik ittifakların siyasal taktik ve stratejileri ise şu çizgilerle ifade edebilir:

Nefrete karşı, sevgi...

Düşmanlığa karşı dostluk...

Savaşa karşı barış...

Bölünmeye karşı birlikte yaşamak...

Kavgaya karşı, uzlaşmak...

***

Elbette bu ilkeleri, aynen yerel yönetimlerde olduğu gibi, somut programlarla ve uygulamalarla desteklemek...

İttifakın demokrasi için bir yöntem ittifakı olduğunu unutmadan, erken içerik kavgalarından kaçınmak...

Ve en önemlisi bu ilkeleri bıkmadan, usanmadan, yılmadan tekrarlamak ve bunlara uygun tutum ve davranış sergilemek!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları