Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Dik Dur, Artırma!’

29 Ocak 2014 Çarşamba

Faiz lobisi, Başbakan’ın Gezi olayları sırasında sıkça kullandığı bir kavramdı. Aradan geçen zaman içinde yandaş medya bu kavrama sıkı sıkı sarıldı, karşılaşılan her musibetin ardında faiz lobisini arar-bulur oldu.
Dünkü Yeni Şafak’ta örneğin, dolardaki yükselişin yine bu faiz lobisinin bir oyunu olduğu anlatılıyor, “Dik Dur, Artırma” başlığı altında Merkez Bankası’na faiz oranını artırmama çağrısı yapılıyordu. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın 2013 sonunda 1.92 TL olacağını söylediği dolar 27 Ocak günü 2.40 TL’ye dayanmış, çaresiz kalan Başkan’ın Para Politikası Kurulu’nun toplantıya çağrıldığı haberini vermesi üzerine inişe geçmişti. Anlaşılan doların yükselişinin önünü kesmek için piyasaya üç milyar süren fakat beklediği etkiyi göremeyen Merkez Bankası daha fazla direnememiş, faizleri artırmadığı için kendisini kutlayan Başbakan’ın boynunu “faiz lobisi” karşısında eğdirme pahasına faizleri artırma yolunda ilk adımı atmıştır.
Dün gece yarısı toplanan Para Politikası Kurulu’nun aldığı kararları bilmiyor, fakat bu kararların faiz artırımı doğrultusunda alındığını varsayıyoruz.

***

“Mabeyin medyası”nın önde gelen organlarından Yeni Şafak’ın konuya ilişkin neden saptamaları ve sonuç öngörülerine bir göz atalım.
Dünkü Yeni Şafak’a göre “Londra ve New York’u üs olarak kullanan faiz lobisi dün dolar kurunu spekülatif oyunlarla 2.39’a çıkarttı. Kurdaki kritik yükselişin ardından harekete geçen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ise normalde ayda bir toplanan Para Politikası Kurulu’nu (PPK) ara bir karar almak üzere bu akşam toplayacağını duyurdu. PPK toplantısından politika faizinde 200 ile 500 baz puanlık bir artırım kararı çıkacağı beklentisine giren faiz lobisi dün döviz spekülasyonuna ara verince dolar hızla 2.28 seviyesine indi.
Kurun faiz artırım beklentisiyle sert düşmesi, dolar talebinin gerçekten döviz ihtiyacı olanlar tarafından değil faiz lobisi adına çalışan kur spekülatörleri tarafından geldiğini ortaya koydu. Gezi olaylarını bahane ederek Türkiye’nin 250 baz puanlık bir politik faiz artışına gitmesi gerektiğini savunan faiz lobisi, bu sefer 17 Aralık süreciyle beraber kendini yeniden gösterdi. Türkiye’den 500 baz puanlık faiz artışı isteyen lobi yeni dönemde Londra ve New York merkezli dolar alım emirler ile Merkez Bankası’na şantaj uyguluyor.”
O halde “Dik Dur, Artırma!”

***

Yeni Şafak, Sabah, Takvim, Star gibi “mabeyin medyası”nın organları halkı yanıltıyor.
TL’nin dolar karşısında değer kaybı ABD Merkez Bankası Fed’in tahvil alımlarını kısıtlayacağını açıklaması üzerine başlamıştı. Bu açıklama birçok ülkenin para birimini de etkiledi. Bu kararın ardından Türk Lirası dünyada en fazla değer yitiren dört para biriminden biri durumuna geldi; görüldüğü gibi bunun dış ve iç faiz lobilerinin spekülatif oyunlarıyla doğrudan bir ilgisi bulunmuyor.
17 Aralık 2013 günü başlatılan yolsuzluk-rüşvet operasyonunun ardından patlayan siyasal kriz ise ilk bir ay içinde TL’nin yüzde 12.2 oranında değer yitirmesine neden oldu. Bu zaman diliminde G. Afrika parasının değer kaybı yüzde 5’in altında kalmış, Rus rublesininki ise yüzde 3’ü ancak bulmuştu. Siyasal krizin patlamasından bu yana yüzde 12.2’yi geçen TL’nin değer kaybı, yüksek cari açık belasıyla kırılganlığı da en yüksek olan Türkiye’nin ikinci kamburu olan, siyasal geleceğin belirsizliği ile ilgilidir. Toplam 375 milyar dolar olan dış borcumuzdan 165 milyarının önümüzdeki 12 ay içinde ödenmek zorunda olması karşı karşıya kaldığımız felaketin bir başka yüzüdür.
Başta Başbakan olmak üzere AKP iktidarının ekonomi alanındaki beceriksizleri ve Başbakan’a sadık, ondan “Aferin!” bekleyen Merkez Bankası Başkanı’nın para politikasındaki yanlışlıklarının bedelini sonuçta bizler ödeyeceğiz.
Kurtuluşun tek yolu bu iktidarı bir an önce geldiği yere göndermek.
Ha gayret!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları