Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

CHP'nin İlk Yılları

06 Şubat 2013 Çarşamba

Anımsamak amacıyla…
Yunanistan’ın İzmir’e asker çıkarmasıyla birlikte Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde ortaya çıkan ve
“Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri” olarak adlandırılan direniş örgütleri, 4-11 Eylül 1919’da toplanan Sivas Kongresi’nde “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti (ARMHC)” adı altında birleştirilmiştir. Bu kongre CHP’nin 1. Kurultayı olarak kabul edilir. 23 Nisan 1920’de toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi de ARMHC delegelerinden oluşmuş, ancak 1922 yılında TBMM’deki vekiller Birinci Grup ve İkinci Grup adıyla iki gruba ayrılmıştır.
Ulusal kurtuluş savaşının zaferle sonuçlanmasından sonra
Mustafa Kemal önderliğindeki Birinci Grup, ülke çapında siyasi örgütlenmeye girişmiş ve 8 Nisan 1923’te yapılan seçimlere tek liste ile girerek biri dışında bütün milletvekilliklerini elde etmiştir.
Birinci Grup’un lideri Mustafa Kemal, 9 Eylül 1923 günü
“9 Umde” adı verilen siyasi programını ilan etmiş, iki gün sonra da İçişleri Bakanlığı’na verilen bir dilekçeyle kendisine bağlı milletvekillerinden oluşan Halk Fırkası’nı kurmuştur. Parti kurucuları Refik Saydam, Celâl Bayar, Sabit Sağıroğlu, Münir Hüsrev Göle, Cemil Uybadın, Kazım Hüsnü, Saffet Arıkan ve Zülfü Bey, ilk genel sekreter ise Recep Peker’di.
Cumhuriyet yönetimini kuran önemli reformların birçoğu 15 Ekim 1927’deki 2. Kurultay’dan önce gerçekleştirilmiştir. İkinci Kurultay’da Gazi Mustafa Kemal, Büyük Nutuk’unu okumuş, kurultayda kabul edilen tüzüğe Cumhuriyet Halk Fırkası’nın (CHF)
“cumhuriyetçi”, “halkçı”, “milliyetçi” siyasi bir cemiyet olduğu, fırkanın değişmez Umumi Reisinin Gazi Mustafa Kemal olduğu yazılmış, Başvekil İsmet İnönü, Umumi Reis yardımcılığına atanmıştır.
1929 Dünya Ekonomik Krizi’nin ardından Türkiye, devletçi ekonomik kalkınma politikasına başvurur, önemli yatırımların devlet eliyle yapılması kararlaştırılır. 1930 yılında krizin derinleşerek sürmesi ve toplumda ciddi huzursuzlukların baş göstermesi üzerine Mustafa Kemal, yakın arkadaşı olan
Fethi Bey’i (Okyar) bir muhalefet partisi kurmakla görevlendirir. 1930 yılı Ağustos ayı başında Serbest Cumhuriyet Fırkası (SCF) kurulur. CHF’den 15 milletvekili SCF’ye geçer. Ülke çapında büyük heyecanla karşılanan SCF’nin 5 Eylül’de düzenlediği İzmir Mitingi, Ege Bölgesi’nde rejime karşı genel bir ayaklanmaya dönüşme eğilimi gösterince SCF kendini feshe zorlanır.
CHF’nin tek parti yönetimi kökleşir. 1931 yılında toplanan 3. Kurultay’da tüzük yenilenir ve partinin yeni programı belirlenir. Bu kurultayda partinin üç temel ilkesine
“laiklik”, “devletçilik” ve “inkılapçılık” ilkeleri eklenir. 1934 yılında ilk Beş Yıllık Plan devreye sokulur.
1935 yılı Mayıs ayında toplanan 4. Kurultay’da partinin adı, Cumhuriyet Halk Partisi olarak değiştirilir.
“Kemalizm” sözcüğü ilk kez parti programına girer. Bu kurultaya damgasını vuran “devletçilik” ilkesidir. “Kişinin yapamayacağı işleri devlet yapar” anlayışının yerine “özel girişimi kontrol etme” anlayışını geçiren yeni devletçilik ilkesi tepkiler doğurur.
1936 Haziranı’nda yayımlanan bir genelgeyle bütün illerde parti il başkanlığı valilikle birleştirildi ve İçişleri bakanı resmen, parti genel sekreterliği görevini üstlenir. 1937 Şubatı’nda yapılan anayasa değişikliğiyle, CHP’nin
“altı oku” Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na resmen dahil edilir. Böylece “Tek Parti”nin devletle özdeşleşmesi süreci tamamlanmış olur. Bu uygulama bir buçuk yıl kadar sürecektir.
Konuyu sürdüreceğiz.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları