“Otel konforu” diyor başka da bir şey demiyorlar. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de aynı tabiri kullanmış.
Yıllarca belediye başkanı olarak yönettiği memleketi Kayseri’de açılacak (5 Mayıs) şehir hastanesini ziyaretinde:
“Hizmete girdiğinde Türkiye’nin en büyük şehir hastanesi olacak Kayseri Şehir Hastanesi’ni inceledik. Otel konforunda odalarıyla hizmet verecek hastanemiz Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın teşrifleriyle açılacak” demiş.
Tıpkı daha öncekiler gibi Kayseri Şehir Hastanesi’nde de vatandaşların daha sağlıklı olacağı, sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileşeceğine dair bir ifade yok.

***

Ankaralıların yakından bildiği bir firma olan YDA Group’un üstlendiği Kayseri Şehir Hastanesi, ihalesi 2011’de yapılan ilk şehir hastanesi. Ama ondan önce 4 şehir hastanesi açıldı Türkiye’de. (Mersin, Adana, Isparta, Yozgat) Önce bataklık dolayısyıla zemin sorunları çıkmış, sonra da yangın dolayısıyla gecikmiş. Kayseri Şehir Hastanesi’nin 1583 yataklı olacağı yazılıp çizilmiş hep ama güncel verilere göre, 24 yatak daha eklenerek 1607’ye yükselmiş.
Zaten bütün şehir hastanelerinde böyle enteresan bir seyir gözleniyor. İhalede duyurulan yatak sayısının daima üzerine çıkılıyor. Her fazla yatağın, toplam yatırım bedeli, dolayısıyla Sağlık Bakanlığı’nın ödeyeceği kirayı yükselteceğini söylemeye gerek yok.
420 milyon Avro yatırım bedelli Kayseri Şehir Hastanesi’nde finansmanın 315 milyon Avro’luk kısmı Ziraat Bankası, Finansbank ve Dünya Bankası’nca sağlanıyor. Kayseri İl Sağlık Müdürü İsmail Kılıç’ın geçen yaz basına verdiği bilgiler arasında ilginç verileri paylaşalım:
- Binalar ile bölümler arası geçiş golf araçlarıyla sağlanacak.
- Doktorların kampus içersinde, bir noktadan diğerine hızlı ulaşımını, kullanıcısının nereye gideceğini vücut hareketlerinden anlayan 20 kilometre hıza sahip, pilli ‘ginger’ araçları sağlayacak.
- Ana hastanenin terasında helikopter iniş kalkışlarına uygun bir pist yer alıyor.

***

Şehir hastanelerinin propagandasını yapan yetkililerin, övgü dolu anlatımlarına karşın, gerçek boyutlar kamuoyuna yansımıyor. Kayseri Şehir Hastanesi için yaklaşık bir ay önce yapılan eğitim çalışmasında, sağlık çalışanlarının şirket yetkililerine yönelttiği eleştirilerin çoğunun cevapsız kaldığı fazlaca duyulmadı. Sağlık çalışanları, poliklinik odalarının çok küçük, 7/24 hizmet veren ve çalışanlarının mesaisi artacak bir hastanede dinlenme odalarının klinikten uzak dar mekânlar olduğunu, yoğun bakım odalarının birbirinden duvarla ayrıldığını, uygunsuz mimarinin hasta lehine olmadığını, soyunma odalarının bodrum katında olduğunu müteahhit şirket yetkililerine söyledi.
Anlayacağınız, durmaksızın “beş yıldızlı otel konforu” denilen şehir hastanelerinde durum, kendilerinden büyük özveriler beklenen sağlık çalışanları için o kadar da parlak görünmüyor.
Sağlık Bakanlığı’nın bu hastaneyi yapması karşılığında YDA firmasına, bütçeden 25 yıl boyunca kaç yüz milyon TL ödeyeceğini ise daha bilmiyoruz.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki biliyorsa kamuoyunu aydınlatır mı?