Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Tayyip, Yeni Nâsır mı?

22 Eylül 2011 Perşembe
\n

Bilmediği tarihi çok seven, ona çok meraklı olan bir toplumuz. Tarih ile tevatür birbirlerine karıştırılınca, ortaya tarih değil mi, uydur uydur söyleçıkıyor.

\n

Kendi payitahtına bile egemen olamayan, padişahına suikast düzenleyip 26 kişiyi öldürüp 58ini yaralayan suikastçıyı bile iki yıldan fazla hapiste tutamayan; bankasını basıp 3 kişiyi öldüren suikastçıyla pazarlığa girişip onu daha o gün Fransız gemisine koyarak Marsilyaya gönderen bir aciz devletinde haşmet arayıp ona özenen bu garip topluma ağlamalı mı, gülmeli mi?

\n

Son zamanlarda belirli çevrelerin Tayyip Erdoğan şişirmesi var. Onun Ortadoğunun yeni lideri olduğu söylentileri ısrarla pompalanıyor.

\n

Çok değil, şunun şurasında birkaç gün içinde Kıbrıs Rum Yönetiminin Akdenizde doğalgaz araması karşısında Ankaranın ne yapabileceğini görerek anlayacağız Tayyip Erdoğanın bölgedeki yerini.

\n

Ama belki o da önemli değil, önemli olan Tayyip Beyin yerinin ne olduğu değil de, daha çok ne olduğunun sanıldığı.

\n

***

\n

Bunun farkında olan yandaşlar da imajı şişirmeyi sürdürüyorlar.

\n

Tayyip Erdoğan yeni Nâsırmış, hatta Nâsır da kim oluyormuş, daha da büyükmüş..

\n

Bunları söylemek için zır cahil olmak gerekir.

\n

1942’de Hür Subaylar hareketinin gerçek önderi olarak iktidarı ele geçiren, 1943te cumhuriyeti ilan eden, 1954te, General Necipi de saf dışı bırakarak iktidarı tek başına alan Nâsır, bir zamanlar Arap dünyasının emperyalizme baş kaldırışının, antiemperyalist direnişinin simgesiydi.

\n

Nâsırın yaşamöyküsünün arkasında, bloklara karşı koyup üçüncü bir yol arayan Bloksuzlar hareketinin Bandung Konferansının liderleri arasında olmak (1955), İngilizlerin egemenliği altındaki Süveyş Kanalının millileştirilmesi (1956), Mısırın gerçek egemeni Müslüman Kardeşlerin sindirilmesi ve nihayet Amerikan emperyalizminin baskısına karşın devasa eser Assuan Barajı (1968) var.

\n

Babasının, adını Cemal Paşaya özenerek koyduğu Nâsır bunları yaşama geçirirken, Adnan Menderes de ona karşı emperyalizmin oluşturduğu nasır rolünde Bağdat Paktının kurucuları arasında yer alıyor, ABD emperyalizmi ile ikili anlaşmalar imzalayarak ülkeyi Amerikan üsleriyle dolduruyordu.

\n

***

\n

Bunca yıldan sonra, sütten ağzı yanmış Türkiye dikkatli davranmalıyken, 1950li yıllara dönerek ülkeyi yeniden Meclisten de geçmemiş ikili mutabakatlarla füze kalkanı bahanesiyle yeni Amerikan üsleriyle donatan Tayyip Erdoğanda yeni Nâsır aramak için, nasırile Nâsır”’ı birbirine karıştıracak kadar şaşkın olmak gerek.

\n

Tayyip Bey, İrana karşı İsraili korumak için Amerikan füze kalkanı sistemine zemin oluştururken, Arap Baharı denen oyunda emperyalist güçler ile birlikte yer alır, üstelik de işin nemasını Sarkozye kaptırırken, yalnızca kof bir sözde Filistin destekçiliğiyle bölge önderi konumuna gelemez.

\n

Bunu, olayları biraz anlayanlar rahatlıkla görüyorlar. Ama önemli değil. Önemli olan tarihi pehlivan tefrikası gibi görenlerin olayı nasıl algıladıklarıdır.

\n

Çünkü dönem, onların egemenlik dönemidir, bilginin değil.

\n

Cehaletin bu kadar at oynattığı bir dönemde Nâsır ile nasırın birbirine karıştırılmasından daha olağan ne olabilir ki?

\n

Bölgenin yeni nasırı cülusunu kutlayanlara hayırlı olsun!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları