Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Mehmet'te ÖlümüM. Ali'de Yaşamı Gördüm
Sevgili,
\nMehmet Ulusoy ile Mehmet Ali Birand Galatasaray’da aynı dönemlerdendir; ya yaşıttırlar ya da farkları bir, bilemedin iki yaştır.
\nİkisinin de ortak noktaları, 1950’li yılların sonlarında Tevfik Fikret Salonu’nda sahne tozunu yutmuş olmalarıdır.
\nVictor Hugo’nun Mary Tudor oyununda karşılıklı oynadığım Mehmet Ulusoy, o sahnenin tozunu yutarak ortaya çıkmış ve yalnız Türk değil, Fransız tiyatrosunun da yıldızları arasına katılmış, iz bırakmış bir tiyatro adamı oldu.
\nMehmet Ali’yi ise aynı sahnede bir kez, Samuel Beckett’in “Sonu” adlı oyununda izlemiştim. Çok başarılıydı. Ama sonra o hayat başarısını, sahnede değil, rotatiflerde ve beyaz ekranda, gazeteci, program yapımcısı ve “anchor – man” olarak yakaladı.
\nMehmet Ulusoy altı yıl önce aramızdan ayrıldı.
\n3 Haziran 2005 Cuma günü, Paris’in 14. Bölgesi’ndeki St. Joseph Hastanesi’nin onkoloji kliniğinde, Atila Alpöge ve Mine ile birlikte Mehmet Ulusoy’u ziyarete gitmiştik.
\nGirerken doktora uğrayıp, hastamızın durumunu öğrenmek istedik. Çok meşguldü “ben fırsat bulunca gelir sizi ziyaret ederim” dedi.
\nHastamızın yanına girdik. Mehmet burnuna takılmış tüplerle nefes alıyordu ama keyifliydi. Bahçede dalları kiraz basmıştı.
\n***
\nBir ara Mehmet’e refakat eden Füsun Hanım ile Mine bahçeye çıktı. Atila, Mehmet ve ben havadan sudan konuşuyorduk. Mehmet burnunda tüplerle birlikte tekerlekli sandalye ile köşedeki kahveye kaçıp şarap içmek istiyordu. Teşebbüs ettik, “olmaz, zaten birazdan doktor da gelip, sizinle konuşacak” diyerek engellediler.
\nOdaya döndük; Atila, Mehmet’in son tasarısı “Deliliğe Övgü”den söz açtı.
\n- Yakında provalara başlayacağız, dedi Mehmet.
\nDoktor tam o sırada içeri girdi, nedense Mehmet’e değil de bize döndü ve “maalesef” diye söze başlayınca donup kaldım.
\nMaalesef hastalık, sanıldığından da çabuk ilerlemişti. Eğer hastamız istiyorsa, daha rahat edeceği başka bir hastaneye de kaldırılabilirdi veya acı çekmemesi için gerekenler yapılırdı. Eğer Türkiye’ye götürmek istiyorsak acele etmeli, iki gün içinde yola çıkarmalıydık. Yoksa çok geç olacaktı.
\n- O kadar çabuk mu? dedi Mehmet.
\nDoktor başıyla evetledi.
\nSonra aralarında şu konuşma geçti:
\n-Yani yapacak bir şey kalmadı mı, belki Amerika’da ya da Almanya’da?..
\n- Amerika’da, Almanya’da, Türkiye’de tedavi hep aynı, yapacak bir şey yok!
\n- Yani şimdi benim hayatım bitti öyle mi? O kadar çabuk ha!..
\n- E mösyö ne yapacaksınız herkes ölüyor!..
\n***
\nMehmet dudaklarını kıpırdatmasına rağmen sözcüklendiremediği vedasını el sallayarak iletti. El sallarken yalnız bize mi yoksa bütün dünyaya mı veda ediyordu?
\n3 Haziran 2005 Cuma günü saat 17.15’te o kaçınılmaz gerçek anında, ölüm Mehmet Ulusoy’un kapısını çaldığında elle tutulurcasına somut karşımdaydı.
\nAradan altı yıldan birkaç gün fazla zaman geçti. 27 Haziran Pazartesi sabahı saat 11.00’de Doğan Medya Center’da Ayşenur Aslan’ın “Medya Mahallesi” programı için stüdyodaydık.
\nAyşenur Hanım, ameliyatı başarıyla atlatmış olan Mehmet Ali Birand’ın eşi Cemre Hanım ile bir telefon görüşmesi yapacağımızı söyledi.
\nBirazdan, telefonla Cemre Birand’ı bağladılar.
\n- Size bir sürprizim var, dedi Cemre Hanım ve telefona Mehmet Ali’yi çağırdı
\n- Ayşenur!... Ayşenur... Merhaba!... diyordu Mehmet Ali.
\nTelefondan gelen seste, yaşam sevincini elle tutulurcasına somut bir şekilde görüyordum.
\nMehmet Ali sıyırdığını söylerken ölümü defetmiş, bir insanın sevinci hepimizi sarıyordu.
\n3 Haziran 2005 Cuma günü saat 17.15’te Paris’te Mehmet Ulusoy’da ölümü, 27 Haziran 2011 Pazartesi günü İstanbul’da Mehmet Ali Birand’da yaşamı en somut şekliyle gördüm.
\nMehmet’i saygıyla anıyor, Mehmet Ali’nin yaşam sağlık dolu günlerinin uzun olmasını diliyorum.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- İtirafçı Nevzat Bahtiyar'dan sürpriz hamle geldi
- Kadınlara cehennem hazırlayanlar
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Nasuh Mahruki'nin tutuklanma gerekçesi belli oldu!
- Cem Garipoğlu soruşturmasında karar!
- Elektronik kelepçeyi kırıp cinayet işledi
- Beşiktaş'tan Talisca açıklaması: 'Karar verilmiştir'
- MSB açıklamasında 'Erdoğan' ayrıntısı
- Adnan Menderes yıktırmıştı...
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!