Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İmamoğlu’na diplomat ilgisi

01 Mart 2022 Salı

Siyasetle yakından ilgilenen, CHP eğilimli bir kişiydi. Olayları günü gününe izlerdi. Ama bana çok ters gelen bir huyu vardı. Bir kere WikiLeaks belgelerinde adı geçtiği için tutturmuştu “Kılıçdaroğlu Amerikalıların adamıdır” diye, bir türlü vazgeçmezdi. Bunu zaman zaman açıkça söyler, kimi zaman da ima yoluyla sokuştururdu.

Kılıçdaroğlu’nu da CHP’yi de kafası karışık bulduğum sıralardaydı, bir kısım eleştirilerine katılmakla birlikte, Kılıçdaroğlu’nun Amerikalıların adamı olduğu yargısını haklı gösterecek kanıt bulunmadığı, böyle dayanaksız konuşmanın doğru olmadığı konusunda bir türlü onu ikna edemezdim.

Aslında, Kılıçdaroğlu’nun ilerlemesi gözlerimizin önünde olmuştu.

Kanal Türk televizyonunun iki başarılı öncüsü, Merdan Yanardağ ile Tuncay Mollaveisoğlu, “Yolsuzluk ve Yoksulluk” diye bir program yapıyorlardı. Sık sık CHP milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu diye halim selim, egosu yüksek olmayan birini çıkarıyorlardı ekrana. O sessiz sedasız adam, önündeki dosyaları açıp da konuşmaya başladı mı canavar kesiliyordu. Hesap uzmanı kökenli olduğunu öğrendiğim Kemal Kılıçdaroğlu’ndan siyaset sahnesinde çok söz edileceğini anlamıştım.

***

O sıralarda herkesin anladığı bu gerçeği ülkemizdeki diplomatların da fark etmeleri doğaldı. 

Kemal Kılıçdaroğlu artık CHP içinde yükselen yıldızlardan biriydi ki tam o sırada da Deniz Baykal’ın kaset skandalı patlak verdi ve CHP’de yeni bir yüze ihtiyaç duyuldu. Kemal Kılıçdaroğlu doğru zamanda doğru yerdeydi...

Siyasette böyle olur. Aradan zaman geçecek Ekrem İmamoğlu için de bu kural işleyecekti. CHP’nin Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu görevi sırasında birçok açıdan başarılı bir grafik çiziyordu. Önce Genel Başkan’ın, sonra belediye başkanlığı seçimi kampanyası sırasında seçmenin dikkatini çekti. Artık herkese gına geldiği sırada Ekrem İmamoğlu doğru zamanda doğru yerdeydi. Ve olacak olanlar oldu.

Herkes ile birlikte, doğal olarak ülkemizde görev yapan diplomatların da dikkatini çeken ve bir gün İngiliz, bir başka gün de Amerikan elçisiyle görüşen İmamoğlu’nun diplomatlar nezdindeki bu itibarı, AKP tarafından ona “yabancı güçlerin adamı” etiketi vurulmasına neden oldu.

Tabii ki bunun da gerçekle ilgisi yoktu.

İmamoğlu’na yabancı itibarı, yabancıların kendiliklerinden yarattıkları bir değerlendirmenin sonucu değil, Türk seçmeninin desteğinin sonucuydu.

Hangi ülkede olursa olsun, seçmenin birinci sıraya yerleştirdiği politikacı diplomatların ilgisini çeker.

Kimilerine göre cumhurbaşkanı adaylığında da söyleyecek sözü olan İmamoğlu, kolay kolay tükenmeyecek görünen siyasi çekiliciliği sürdükçe, daha çok ilgi çeker. 

YÜZ YAŞINDA BİR SOSYALİST

Şu sıralarda yüzüncü yaşı etkinliklerle kutlanan sosyalist arkadaşımız, büyüğümüz Moris Gabbay’ın 1930’lu yıllarda, “Seni Şişli-Tünel tramvayında 2. mevki vagonunda biletçi bile yapmazlar” diyerek, dünyasını karartan akrabası Osmanlı’nın eski polis müdürlerinden Samuel Efendi’dir.

Moris, daha çocuk yaşında öğrenmiştir bir Yahudi çocuğun herkese normal gelen emellere sahip olamayacağını.

O öteki olarak, diğer çocuklarla ortak rüyaları yaşamamaya mahkûmdu.

Ama zorlandığı hayatı yaşamayacaktır. “Cumhuriyet ile Beraber Yürüdüm” adlı otobiyografisinde şunları söylüyor Moris: “Savaş süresince başta Fransa’da Almanlara karşı direniş örgütlerinde komünist ve sosyalist partilerin öncü olarak görünmeleri de bu hareketlere karşı ilgimi artırdı... Üniversitede solcu olarak bildiğim arkadaşlarla Yüksek Tahsil Gençlik Derneği’ni kurduk. Kendimi büyük bir aile içerisinde hissetmeye başladım. Artık ülkedeki, dünyadaki siyasal gelişmeleri yeni bir gözle kavramaya başlıyordum. Artık kendimi öteki gibi hissetmiyor, ülke sorunlarına yeni bir gözle çözüm arıyordum. Bu süreç Türkiye İşçi Partisi’ne katılmama zemin oluşturdu...”

Moris Gabbay, ötekileştirilme tuzağına düşmekten sosyalizme kucak açarak böyle kurtulmuş ve evrensel bir model oluşturmuştu.

Herkese örnek olarak daha çok yaşa Moris Gabbay!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları