Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Siyasette Yeni Bir Arayış

04 Kasım 2013 Pazartesi
Ülke siyaseti doğal kanallarından
akamıyor. Çünkü siyasetin biçimleneceği
çerçeveyi oluşturacak olan yeni anayasa,
onca çabaya karşın hazırlanamıyor. Buna
bağlı olarak seçimle ilgili düzenlemeler
gerçekleşemiyor.
Geçen hafta sonu oluşturulan ve
TBMM’de temsil edilen beşinci parti
durumuna gelen Halkların Demokratik
Partisi (HDP), bu çok taşlı tarlada
filizlenmek istiyor. Siyasetin geleceği
açısından önemli olan bu çıkışın
tartışılması gerekiyor.
***
HDP ile Kürt siyaseti, bundan sonra
gerek kullandığı siyaset yöntemi, gerekse
düşünsel içeriği ile bundan sonra değişik
bir düzleme taşınmak isteniyor.
Her şeyden önemlisi HDP’nin
yalnız Kürtlerin değil toplumun tüm
kesimlerinin partisi olma amacıyla yola
çıktığı anlaşılıyor. BDP ve diğer önemli
öbeklerini birleştirebilir; bununla da
kalmaz toplumun bütününü özgürlük,
eşitlik, emek ve barış söylemiyle
kucaklayabilirse, HDP ile Kürt siyasetinin
bir niteliksel değişim geçirmekte olduğu
sonucuna varılabilir. Bu durum, yani,
toplumun bütününün partisi özelliği,
HDP’nin doğal olarak ülke bütünlüğünü
veri aldığı anlamına gelir ve çok
önemlidir.
***
Yine ilk söylenenlerden HDP’nin, gerek
politika üretiminde gerekse her türlü
aday saptamalarında katılımcılığı ilke
edineceği görülüyor.
Politika üretiminde ve aday saptamada
katılım eksiği, TBMM’de temsil edilen
tüm partilerin bir türlü kurtulamadıkları
ağır bir hastalıktır ve toplumun
demokratikleşmesinin önündeki en
büyük engellerinden biridir. Bu nedenle
HDP böyle bir uygulamaya yönelmekle
demokrasinin yerleşip derinlemesine
katkı yapabileceği gibi, öbür partilerin iç
işleyişinin demokratikleşmesini de olumlu
yönde etkileyebilir.
Her şeyin tepeden oluştuğu bir siyaset
ortamı, yani ülke siyasetinin on yıllardır
bu ters dönmüş olan şemsiyesini
tabandan filizlenmeye dayanan
bir siyasal açılımla düzeltmek, eğer
başarılabilirse, yaratacağı özgürlükçü ve
eşitlikçi farklılıkla, ülke siyasetine çok
büyük bir artı değer katar.
***
Düşünce düzeyinde ise, bugüne
dek yalnızca Kürtlerin sorunlarına
odaklanmış olan bir ideolojik yapının
tüm toplumu kucaklayacak duruma
gelecek yeni bir açılım sağlaması,
kuşkusuz kolay değildir. Geçmişte toprak
reformunu ağzına almayan ve işçi sınıfı
oluşumunun da ülkenin diğer bölgelerine
göre çok sınırlığı kaldığı bir ortamda
yapılanan Kürt solculuğunun HDP ile
ülke solunu içerecek bir kapsam ve
ivme kazanması kuşkusuz ayrı bir çaba
gerektirecektir.
HDP, özgürlük, eşitlik, barış
çerçevesinde emeğe, beyne ve bedene
sahip çıkılmasını öneriyor. Eğer doğru
yorumlanırsa bu ilkelerin, bilimin yol
göstericiliğiyle birlikte, toplumumuzda
ancak Cumhuriyetin kuruluşundan sonra
temellendirilmek istendiği açıkça görülür.
Bu nedenle HDP’nin Cumhuriyetin
evrensel ilkelerine sahip çıkması büyük
önem taşıyor; tersine bir tutum yalnızca
kendine zarar verir.
Ayrıca, HDP’nin siyasal İslama
uzak duracağı görünümü, TBMM’deki
partilerin İslamlaşma yarışına çıktığı bir
ortamda, başlı başına çok olumludur ve
çağdaş demokratik bir anlayışı yansıtıyor.
Ancak bu duruş Kürt siyasetinin Barış
Süreci için yola çıkarken AKP ile İslam
enternasyonalizmi düzleminde
işbirliğini öngören tutumuyla
ters düşüyor. Bu çelişkinin nasıl
giderileceği de çözümü gerekli çetin bir
sorun özelliği taşıyor.
***
HDP ile ülke siyaseti yeni bir değişim ve
dönüşüm dönemine girebilir mi?
Bu soruya olumlu yanıt verilmesi
yalnızca HDP’yi değil tüm toplumu
ilgilendiriyor.


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları