Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Gül gibi!

20 Temmuz 2015 Pazartesi

Çok gecikmeli başlayan ve gülümseme içinde geçtiği açıklanan koalisyon görüşmelerinde ülkenin en önemli iki sorunundan biri, rejim sorunu, tamamıyla kapsam dışı tutuldu; diğeri, çözüm süreci de yeterince önemsenmedi.

Rejimin adı konulmalı!
Seçimlere gidilirken en büyük tartışma konusu Cumhurbaşkanı’nın başkanlık sistemi ısrarından kaynaklanan anayasa ya da siyasal rejimdi.
Hükümeti kurmakla görevlendirilen AKP Genel Başkanı, koalisyon görüşmelerinde, tam bir kararlılıkla, Cumhurbaşkanı’nı tartışma dışı tuttu.
CHP Genel Başkanı aynı anlayışı sergiledi; şimdiki Cumhurbaşkanı konusunun gündeme getirilmeyeceğini söyledi ve önceki Cumhurbaşkanı’nın özellikle AKP’nin çıkardığı dayatma niteliğindeki özgürlükleri boğan yasaları onaylamada gösterdiği hızını ve rektör atamalarında sergilediği demokratik tarafsızlığını(!) dikkate alarak ekledi: Gül gibi yapsın!
Cumhurbaşkanı Gül gibi davransın isteği tamamıyla anlamsızdır; çünkü ana sorun siyasal rejim sorunudur ve sorunun göbeğinde ideolojisi bilinen şimdiki Cumhurbaşkanı vardır. Seçimlerden önce parlamenter düzenin bekleme odasına alındığını vurgulayan Cumhurbaşkanı’nın bu görüşünün tarihe gömüldüğüne ilişkin hiçbir açıklama da yok.
Bekleme odasında doğacak hükümetin ilk işi parlamenter rejimi, anayasası, yasaları ve kurumlarıyla nasıl yeniden oluşturacağını kamuoyuna açıklamak olmalıdır.

Barış sağlanmalı!
AKP-HDP görüşmesinin, diğer partilere göre daha uzun sürmesi ve beklenilenden daha olumlu geçtiğinin açıklanmış olması, toplum için gerçekten yaşamsal olan çözüm sürecine güçlü bir ivme kazandırmanın ilk adımı sayılabilir mi?
Bu soruya evet demek için çok erkendir. Çünkü seçimlerden önce Cumhurbaşkanı Kürt sorunu yoktur diyordu.
Başbakan adayı, Kürt sorununu Kürtlerin Meclis’teki temsilcilerini işin içine katmadan çözemeyeceğini görmelidir! Bütün Türkiye’nin partisi olma yolunda yapıcı adımlar atması, HDP’nin çözüm sürecinin bir numaralı öğesi olduğu gerçeğini değiştirmez.
Çözüm ya da barış süreci, ülke içindeki ekonomik, toplumsal ve siyasal etkileri ve dış ilişkilerdeki önemli yeri nedeniyle, bir an önce çözüme kavuşmalıdır. Sağlıklı, kalıcı ve demokratik bir çözümün anahtarı HDP’dir.

Bireşim
Rejim sorunu ile çözüm sürecinin iç içe geçtiği bir düzlem var; o da demokratik anayasadır.
Yeni hükümet toplumun karşısına bekleme odasını özgürlük evine dönüştürecek güçlü bir demokratik anayasa önerisiyle çıkmalıdır.
Bunu sağlayacak olan da muhalefetin bu konuya büyük öncelik vermesidir. Başbakan adayı tüm partilerle görüşmelerinin sonunda CHP ile daha ileri bir aşamadayız diyor.
Demokratik anayasa vurgusu kaçınılmaz olarak Cumhurbaşkanı’nı da yasal yerine yerleşecektir. Cumhurbaşkanı tartışma dışıdır; ancak, Saray’a gitmem gibi tümüyle içi boş ve biçimsel yaklaşımların yerini anayasa almalıdır.
Diğer taraftan çözüm süreci de, şöyle ya da böyle, yeni anayasa ile ilişkilidir.

Sonuç
Ne olursa olsun, Cumhurbaşkanı rejim konusundaki görüşleri nedeniyle, onun kırgın olduğunu açıkladığı HDP de barışa ulaşılabilmesi için, koalisyon görüşmelerinin merkezinde yer almalıdır.
Bu iki ateş topunu oyun alanının dışında tutarak hükümet kurarsanız belki bir süre kendi aranızda gül gibi geçinip gidersiniz.
Ama tarihe yalnız bu ülkenin ana sorunlarını çözmeye yanaşmayan başarısızlar olarak yazılmakla kalmaz, ülkeyi de çok kısa zamanda kargaşa ortamına sürüklersiniz.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları