Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Gitti Gidiyor?

19 Ağustos 2013 Pazartesi

Başbakan’ın davranışlarıyla giderek otoriterliğe yöneldiği, giderek diktatöre dönüştüğü öne sürülüyor.

\n

Ülkede ve dışarıda yükselen bu tür sesler hiç kuşkusuz bir gerçeği anlatıyor.
Yanlışlar, bundan sonra başlıyor.
Önce, Başbakan diktatörleşiyor ya da otoriter bir lidere dönüşüyor görüşü, AKP uygulamalarını bir
bütün olarak görmediği için eksik ve yetersizdir. Adını doğru koyalım; bu, yalnızca Başbakan’ın değil, AKP’nin diktatörlüğüdür! Bu nedenle Başbakan giderse ülke kurtulur varsayımı tamamıyla yanlıştır.
Sonra, her diktatörlük gibi kendine özgü koşulların bir sonucu olan AKP diktatörlüğü
İslamcı niteliği nedeniyle, Batı’da geliştirilmiş olan siyaset biliminin bilinen kuramlarıyla açıklanamaz. Bu yaklaşım yanlışı da devamlı yapılıyor.
Daha sonra, Başbakan’ın diktatör olduğunu öne süren
muhalefet, yalnızca bu noktaya dayanarak onun sonunun geldiğini ısrarla vurguluyor.
Çünkü deniyor,
günümüzde diktatörlükler uzun süre yaşayamaz; nasıl olsa gider!

\n

***

\n

Öncelikle belirtelim ki kendi mantığı içinde bile anlamsız bir genellemeden öteye geçmeyen Başbakan gidicidir görüşünün hiçbir nesnel dayanağı yoktur.
Cemaatin ya da kendi deyimleriyle Hizmet’in, geçen hafta hükümete yönelik olarak yaptığı son 11 maddelik eleştirel açıklamasından Başbakan’ın siyaseten
sonunun geldiği gibi sonuca varılamaz.
Eğer Başbakan’ın sonunu Hizmet getiriyorsa, bunun anlamı Hizmet’in
ana muhalefetin yerini aldığıdır!
Bu nedenlerle, AKP içinden bir çatlak çıkacağından boş yere umutlanmanın da artık
bizi de görün dercesine Hizmet’in kapısını ısrarla çalmanın da muhalefetin güçlenmesine hiçbir yararı olmayacağı artık anlaşılmalıdır.

\n

***

\n

AKP diktatörlüğü, yalnız ve ancak, bu bilinç, istek ve kararlılıkla hazırlanacak kapsamlı ve bütüncül bir programa dayalı yoğun bir siyasal çalışma ile sona erdirilebilir.
AKP diktatörlüğünü sona erdirecek olan hiç kuşkusuz seçmen oylarıdır. Diktatörlüğü sona erdirecek sandık da kutsaldır. Sorun,
sandığın oluşumudur. Seçmen tarafından sandığa adları atılacak adaylar, bazen çok sınırlı oranda başvurulan önseçim uygulaması bir tarafa, tamamıyla parti genel başkanları tarafından saptanıyorsa, kutsal sandık yerini, yıllardır ülkemizde yaşandığı hiç de kutlu olmayan; diktatör yaratan sandığa bırakıyor.
Demokratik sandık ilkesine ek olarak programın ana dayanakları, AKP’nin gerçekten çuvalladığı ama toplumun geleceği için çok yaşamsal olan şu noktalardır: Gerçek anlamda adalet dağıtan bir yargı yapısı; basın ve üniversite ayaklarıyla özgürlük; çağdaş eğitim; bilimin yol göstericiliği ve üretim eksenli ekonomi.
Ülkenin
tüm özgürlükçü güçlerinin katılımının sağlanacağı bu program, ülkenin AKP’den daha etkin, daha verimli ve daha çağdaş yönetileceğini seçmene güven verecek bir biçimde kanıtlamalıdır.
Bunlar yapılmadan,
armut piş aymazlığıyla, Başbakan’ın diktatörleştiği için gidiyor kolaycılığına kaçmak, tam anlamıyla siyasal yetersizliktir. Sonuçta, pişen de armut değil, Gezi’siyle, işsiziyle, öğrencisiyle, gazetecisiyle, sendikacısıyla, çevrecisi ve bilim insanıyla halk oluyor.
Ülkeyi yönetme savıyla yola çıkanların bunun gereklerini kesinkes yerine getirmeleri gerekir; kendilerini gitti gidiyor avuntusunun ılık sularına bırakmaya hiç ama hiç
hakları yoktur!

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları