Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Gezi, DİB ve Özgürlük
Gezi olaylarının ilk günlerinde konu üzerine yorum yapan Diyanet İşleri Başkanı (DİB) Prof. Dr. M. Görmez, “En büyük özgürlük, yürekleri işgalden azade kılmaktır” diyor; yüreklerin “öfke, kin, nefret ve gururdan uzak” tutulmasını öneriyor.
Dolmabahçe Camisi tartışmalarında suskun kalması bir tarafa, ülkenin din konusundaki en üst yöneticisinden gelen bu çağrı, ilk bakışta, doğru ve yerindedir.
Yalnız bu önerme beyin-yürek seçimindeki yanlış öncelik nedeniyle kendi içinde büyük sorunlar taşıyor.
Gerçekte, yürek konusunda DİB yalnız değil.
Gerek Başbakan, gerekse diğer AKP sözcüleri, hemen her konudaki görüşlerini, her zaman en kalbi duygularla dile getirmekte, ellerini sol göğüslerine bastırarak doğruluk, dürüstlük ve samimiyet görüntüsü sergilemekte ve sonuç olarak yüreğin özgürleşmesini sürekli vurgulamaktadırlar.
Ancak bu dünya görüşü sahipleri, düşünsel yapılanmalarının bir sonucu olarak, asıl özgürleşmesi gereken organın, beyin olduğunu ve beynin özgürleşmesi gerektiğini akıllarına bile getirmiyor!
Oysa önemli olan beynin, yani, insan aklının özgürlüğüdür; insan beyninin dar düşünce kalıplarından ve bağnazlıklarından kurtulmasıdır.
Bilinen bir gerçektir ki, akıl özgür olduğunda kaçınılmaz olarak yürek de özgür olur. Tam anlamıyla özgürleşen beyin, yüreği de yanında sürükler; sonrasında yürek öfke tutmaz, kin taşımaz, nefret etmez; bunlara gereksinim duymaz. Çünkü özgürleşen beyin, bedenin yaratıcı yeteneklerini geliştirir; onu üretken kılar; gereksinim duyduğu doyum noktalarına taşır ve onu DİB’in sözünü ettiği kötülüklerden, yanlışlardan ve içine sürüklenebileceği körlüklerden korur.
İnsanoğlu toplumsal anlamda beynin özgürleşmesi aşamasına, 17. yüzyılda ulaştı ve Fransız düşünürü R. Descartes’ın sözleriyle “Düşünüyorum, öyleyse varım” diyebildi!
Bu sözlerden yedi yüzyıldan fazla bir süre önce kendisini yaratıcı gerçek olarak tanımlayıp kestirmeden “Enel Hak” diyen ve bu nedenle derisi yüzülerek cezalandırılan Hallacı Mansur’u çağrıştırsa da, Descartes’ın sözleridir ki, doğduğu ortamın da yardımıyla kalıcılaştı; giderek egemen oldu ve insanlık için, aklın egemenliğinin yolunu açtı.
İnsanın bedeniyle ve aklıyla özgürleşmesinin önünün açılmasıyla, bilimde ve sanatta insan yaratıcılığının hızla gelişmesinin yolları da açıldı. Kadın ve erkek eşitliği düşüncesinin temelleri atıldı. Bilimsel bilginin kaynağı, olgulara, nesnelere, deneylere ve bunlara dayalı usa vurmalara indirgendi. Hak ve hukuk doğallaştı; egemenliğin kaynağı gökten yere, halka indi.
Bu tarihten sonradır ki özgürleşen beyin eskiye göre çok daha verimli çalışmaya başladı; esaret zincirlerini bir bir kırarak özgürlük alanını sürekli biçimde genişletti; insanlığa bilimde, sanatta, teknolojide, ekonomide, sporda ve siyasette yaratıcı aklın meyvelerini verdi ve vermeye devam ediyor.
İçinde yaşadığımız uygarlık çağını doğuran asıl ana, beynin özgürleşmesi sürecidir.
DİB ve AKP sözcüleri beynin özgürleşmesini gündeme getirmekten özenle kaçınıyorlar. Beyin esir kalınca da, yüreğin özgürleşmesi gerçekleşmediği gibi, bilimde ve sanatta da yaratıcı aklın toplumsal getirisini artırmanın yolları tıkanıyor.
Ülke geleceğinin “selameti” için AKP zihniyetinin, yüreğin özgürlüğü yönündeki ısrarlı isteğinden beynin özgürlüğü gerçeğine doğru yol almasının sağlanması gerekiyor.
Gezi, beynin özgürleşmesi özlemini simgeleştiriyor!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
En Çok Okunan Haberler
- Futbolda pis kokular yükseliyor
- Son seçim anketinde çarpıcı sonuç!
- TÜPRAŞ'ta patlama: 12 kişi yaralandı
- 'Erdoğan bize göre tek seçenektir'
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- Hekimlerin istifaları hızlandı
- 'Erdoğan ömür boyu Cumhurbaşkanı olacak diye...'
- Beyoğlu'ndaki cinsel saldırı dehşetinde yeni gelişme
- Türkiye'de bir sağlık skandalı daha!
- Napoli'den Galatasaray'a Osimhen yanıtı!