Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Basını Bağımlı Demokrasi
\n
\nÜlkemizde siyasi iktidar-basın ilişkileri, denilebilir ki, demokrasinin bir türlü iyileşmeyen yarasıdır. Bilinen bir gerçektir ki, bu hastalık iyileşmeden demokrasi gerçek demokrasi olmuyor.\n
\n***\n
\nGeçen hafta Habertürk gazetesi 1950-60 döneminin Başbakanı Adnan Menderes’ten para yardımı isteyen gazeteci-yazarların adlarını başvuru mektuplarıyla birlikte yayımladı: Necip Fazıl Kısakürek, Peyami Safa, Yahya Kemal Beyatlı, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Cemal Kutay, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Mesut Cemil Bey, Yusuf Ziya Ortaç ve ressam İbrahim Çallı.\n
\nBu olay birçok yönüyle olumsuzluklar taşır. Çünkü, böyle bir ortamda basın özgürlüğü sizlere ömür; hak-hukuk karanlığa karışıyor; toplumsal ahlak değerleri çöküyor; üstelik bütün bunlar iç içe geçiyor ve birbirini besliyor! \n
\nMenderes’e para için başvuranların içinde ilginç bir örnek, Necip Fazıl Kısakürek’in 14 Ocak 1958 tarihli mektubudur. Yazar hastalığından söz ediyor ve “Başıma bir hal gelecek olursa Allah’a, Türk milletine ve ‘Allah bir’ diyenlere karşı hesap nasıl verilecektir?” diye bir bakıma din adına hesap soruyor.\n
\nNecip Fazıl’ın yayımladığı Büyük Doğu dergisi ve çevresinde oluşan hareketin bugünkü AKP iktidarının düşünsel temellerinden birini oluşturduğu biliniyor. Baksanıza, AKP Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 2014 yılında başbakan olup olmayacağı sorusuna, Necip Fazıl’ın bile gönderme yaptığı millet kavramını bir yana bırakıyor ve yalnızca “Allah bilir” diye yanıt veriyor!\n
\n***\n
\nDemokrat Parti iktidarı döneminde temelleri atılan bu yanlış iktidar-basın ilişkileri izleyen yıllarda da verdimse ben verdim özdeyişiyle özetlenebileceği gibi sürdü. Dahası öldürülen gazetecilerin katilleri bulunamadı. \n
\nİletişimin hızla gelişmesiyle devrim niteliğinde bir dönüşüm geçiren basın-yayın, AKP iktidarı tarafından çok sayıda araç kullanarak biçimlendiriliyor. \n
\nEn etkili araç hapistir. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü-RSF “Türkiye’de şu an, aralarında en az 42’si mesleki etkinlikleriyle bağlantılı olmak üzere, 72 medya profesyoneli ve dört medya çalışanı hapiste bulunuyor. Bu durum Türkiye’yi dünyada gazeteciler için ‘en büyük cezaevi’ haline getiriyor” diyor. (19 Aralık) \n
\nİkinci araçla AKP sorunu kökünden çözüyor; sermayenin el değiştirmesini ya da kendisine yandaş olmasını sağlıyor ve gazetecileri yola getirme ve olmazsa işten çıkarma görevini artık sermaye sahipleri yapıyor. Çok sayıda köşe yazarı ve yüzlerce basın çalışanı, yalnızca AKP’ye yan baktıkları için işlerinden uzaklaştırılmıştır.\n
\nDemokrasinin yasama, yargı ve yürütmeden sonra dördüncü gücü denilen basın, yıllar önce olduğu gibi çok büyük ölçüde iktidar bağımlısı kılınmış bulunuyor. Çok az sayıda gazete ve TV, AKP iktidarı karşısında yılmadan özgürlükleri savunmaya çalışıyor. \n
\nTürkiye yeni bir yıla daha iktidarın önceki yıllara göre daha çok baskı altına aldığı basın yayın ve bununla çelişen daha demokratik bir anayasa yapılacağı umuduyla giriyor.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Trabzonspor'da ayrılık!
- Elazığspor'dan maça çıkmama kararı!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!
- Al Nassr'dan Talisca açıklaması!