Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Liberali VarDemokrasisi Yok
Erdoğan hükümetlerinin iktidar gücünü kullanma, icraatlarının bütününde görüldüğü üzere “Çılgın Proje”sinin de liberal ayağı var, demokrasi ayağı yok. Liberal demokrasi düzeninin olmazsa olmazları ayaklar altına alınınca da, bize insan hakları, demokrasi, hukuk düzeni, insan eksenli kamu yararı, halkın çıkarlarını gözeten, doğayı, İstanbul’u tüm değerleriyle koruyacak bir projeyi unutmak kalıyor.
\nAKP’nin seçime dönük çılgın projesinin seçmene pazarlanması, algılatılması da, liberal demokrasinin ilkelerinden bile çok uzak, pervasız; kent rantının haksız yaratılması, paylaşılması, “büyüklere masallar” üzerinden... Başbakan’ın önünde durduğu kanal maketinde, kanalda yüzen gemiler, etrafındaki gökdelenleri ile şimdiden pay alabilme rüyasına kapılanlar, define arayıcılarının gözlerini kaplamış hırsla, “Bul kanalı al parayı” sloganı üzerinden hesaplar yapıyorlar. Kanal İstanbul’u kazanç kapısı görüp Silivri’de arsa kapma yarışına girenlere Belediye Başkanı Topbaş’ın “Kanal üzerinizden geçebilir, dikkatli olun!” uyarısı, projenin kendisinin değil ama yaratılan haksız kent rantının paylaşım kavgasındaki çılgınlığın belgesi gibi...
\n***
\nErdoğan hükümetleri gerçekten liberal demokrasinin gereklerini yerine getiriyor olsalardı.. Çılgın projenin açıklanmasının hemen ardından televizyon kanallarının canlı yayınlarına çıkan, AKP iktidarının karşısında değil, proje çalışmalarında etkin görevler almış uzmanların, bilim insanlarının şaşkın itiraflarına, açıklamalarına tanık olmayacaktık. Hükümetin, belediyenin resmi proje çalışmalarında görev almışların tümü İstanbul için bambaşka çerçevelerde çalışmalar yapmış, raporların altına imza atmış olarak, tümünü reddeden bir proje ile yüz yüze kalmışlardı... Eleştiriyi akıllarının ucundan bile geçirmeden, bilimsel verilerle projenin temel çelişkileri üzerine sayısız önemli sorunun, olumsuzluğun altını çiziyorlardı...
\n***
\nBaşbakan Erdoğan’ın haftalarca ön reklamı yapıldıktan sonra çılgın seçim projesi olarak açıkladığı kanalın yerini spekülasyon adına saklıyor üslubunda verdiği bilgiler, zaten kent rantının paylaşılması boyutunda çok fazla adımın atılmış olduğunun itirafları içerikli olması bir yana...
\nGeçen yıllar, aylar içinde İstanbul’a dönük gelişim projelerinde çalışmış bilim insanları, meslek örgütü temsilcileri, uzmanlardan saklanan kanalın, Başbakan Erdoğan’ın ağzından karar verilmiş, uygulaması sürecine geçilmiş, ön çalışmaları yürütülmüş kesin gerçekleşecek bir proje gibi sunulmasına ne demeli? Liberal demokrasilerde de sermaye çıkarları, kapitalist düzen ne kadar kayırılırsa kayırılsın, halka, paylaşıma, çevre korumasına dönük kaygılar ne kadar göz ardı edilirse edilsin haksız kazançlar, rant gözetilsin.. demokrasi, hukuk devleti düzeninin gerekleri olmazlar, olamayacaklar vardır...
\nLiberal demokratik düzende bile kamunun rantı, haksız kazancı en aza indirme, olabildiği kadar sıfırlama sorumluluğu vardır. Liberal demokratik düzende rant üzerinden siyaset yapmak siyasi getirisi değil, götürüsü olan çok büyük suçtur...
\nLiberal demokratik düzende bile başbakanca “Ben yaptım oldu” olarak açıklanabilecek projeler yapılamaz, dayatılamaz. Projenin proje olarak gündeme girebilmesi için sonradan dayatma olarak değil, önceden ilgili uzmanlık kurullarının, meslek örgütlerinin kararları, onayları gerekir. Liberal kimliği demokrat kimliğinin önünde ülkelerde bile böylesine önemli, toplum yaşamı, büyük kent geleceği üzerinde yaşamsal sonuçları olan projelerde, her olası sonuç üzerinden çok ciddi toplumsal, bilimsel tartışmalara, varılacak ortak sonuçlara gereksinim vardır. Yani “İsveç’te, İngiltere’de, Cenevre’nin bir sokağının, Londra’nın bir tarihi binasının bile kaldırılması, değiştirilmesi söz konusu değildir. Biraz daha büyükçe projeler için ise aylar, yıllar süren tartışmalarla tüm olasılıklar üzerinde düşünülür, gerekirse yaşayanların oyuna, referanduma gidilir..” türünden ukalalıklar da yapacak değilim.
\n***
\nBaşbakan Erdoğan’ın tek başına; çılgın projeyi açıklama üslubu, projenin gündeme getirilişinin.. hele de projenin çapları, çevresel, toplumsal, milyonlarca insanın yaşamları üzerindeki sonuçları göz önüne alındığında... Padişahlık dönemlerinde, günümüz diktatörlüklerinde bile kolay kolay gündeme gelemeyecek bir biçim olduğunun altını çizmek isterim. Zaten bu projenin gerçekleştirilmek üzere değil, oya çevrilmek üzere, büyüklere masallar hesabıyla açıklandığıyla avunmak isteyenlere gelince...
\nYeni dünya sömürü düzeni çarklarında, piyasalar düzeninde, medya çağında gerçeklerin değil, sanal olarak medyatik pazarlananların veri olduğunu anımsatmalıyım. Çılgın projenin açıklanmasının ardından kent rantı vurgununun yaşanacağı bölgelerde arsa satışları durmuş, bedavadan on üzerinden yüz kazanmanın hesapları yapılıyorsa.. İşçi pazarında, sabahın kör karanlığında çılgın proje üzerinden iş bulma düşü kuruluyor, durum sorgulanamıyorsa.. Türkiye, liberal demokrasiden İslam diktatörlükler değerlerine hızla kayıyor olabilir...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Kan donduran 'taciz' iddiası
- İmamoğlu'ndan, Tekin'e 'belgeli' kreş yanıtı
- TÜPRAŞ'tan açıklama geldi