Türkiye’deki “ilaç sorunu”, 2002’de iktidara geçen AKP’nin her yıl enflasyonu önlemek yerine, çomaklamasından kaynaklanıyor! Enflasyon çomaklanınca “Avro da dolar da” alıp başını gidiyor! 

Türkiye, 2019’da yaklaşık 5.3 milyar dolarlık ilaç ithalatı yapmıştı! 2021’de ithalat yaklaşık yüzde 33.3 oranında artışla 7.52 milyar dolara yükselmişti!

Bu yükselişle hedef SGK oldu! Eski işçinin ilacını ödeyen SSK, memurun ilacını ödeyen Emekli Sandığı ve bağımsız çalışanın ilacını ödeyen BağKur’un yerini alan SGK, günümüzde çok güç durumda!

SGK, ithal ilacın fiyatı arttıkça kesenin ağzını açmakta zorlanıyor... Günümüzde bu sorunu SGK’nin çözmesinden umut bekleyen zavallılar var! Gerçek sorumlu AKP iktidarıdır!

2018’i 15.8 milyar, 2019’u 39.9 milyar, 2020’yi 67.5 milyar, 2021’i 21.6 milyar TL açıkla kapatan, 2022 yılı yılsonu açığı ise 88 milyar TL olarak öngörülen SGK, her nedense 2023 yılı için 32 milyon 80 bin 830 TL’yi tanıtım hizmetleri için ayırdı. 

Tanıtım kapsamında vatandaşa SMS atılacak, SGK yetkilileri TV’ye çıkacak, kamu spotları yayımlatılacak!

Ayrıca SGK’nin 2023 yılına ilişkin programı raporunda kayıt dışı istihdamla mücadele için 146 milyon 436 bin TL ayrıldığı belirtildi. 2021 yılında 77 bin 900 işyerinin kayıt dışı olduğu saptanırken bu sayı 2022’de 25 bine düştü!

2023’te ise 26 bin olacağı tahmin edildi. 2021’de kayıt dışı çalıştığı tespit edilen kişi sayısı 455 bin 163 olurken 2022’de bu sayı 115 bine düştü, 2023’te ise 120 bin olacağı öngörüldü! 

Ama ne çare ki ne SGK ve ne de AKP hükümeti, enflasyonun çomakladığı “ilaç sorununu” çözemiyorlar! İlaç sorunu da uçtukça uçuyor! Gerçek sorumlular uçuyorlar!

***

İlaç sorunu nasıl başladı? İktidarın ekonomi yönetiminde uyguladığı yanlış kararlar bu bunalımı yarattı. Bir yılı aşkın süredir kurlarda her yıl yaşanan yükselişler, enflasyon ile birlikte ilaçların bulunmasında büyük bir bunalım yarattı. 

Avro sabit kuruna yapılan zammın ardından ilaç bulmak adeta olanaksız duruma geldi. Avro kuruyla, reel (gerçek) kur arasındaki makas açıldıkça ilaç sorunu da tüm yıla yayılmaya başladı!

AKP’nin yanlış siyasaları sağlık sistemine darbe vurdu. Grip ilaçları da yaşamsal öneme sahip kemoterapi ilaçları da bulunamaz hale geldi. Yurttaş elinde reçeteyle eczane eczane dolaşır oldu. Yaklaşık 900 ilaca erişilemezken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, krizin nedenini hasta sayısındaki artışa bağladı. Zor durumda olduklarını söyleyen eczacılar, “Daha önce böyle bir kriz görmedik” tespiti yaptı. TTB İkinci Başkanı Ali İhsan Ökten de “Ne vatandaşı ne bizi dinliyorlar. Bu durum başka ülkede yaşansa istifa nedeni olur. Halk sağlığı tehlikede” uyarısında bulundu!

Yurttaş ilaç bulamıyor, eczaneler camlarına “İlaç yok” yazıyor. Genci yaşlısı, kullanmak zorunda olduğu ilaçları nereden sağlayacağını bilmiyor. Bu kadar büyük bir kaos yaşanırken devlet baba sadece seyrediyor!

***

Yurtdışından ithal olarak gelen ilaçlardan sonra Türkiye’de üretilen ilaçların da piyasada bulunmaması halkı isyan ettirdi. Yurttaş, reçetesinde olan ilacı, eczanede bulamadığından hastalıkların da çözümünü başka yollarda aramakta buluyor!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Önümüzdeki haftalarda, eksikliği yer yer hissedilen antibiyotikler, çocuk şurupları dahil olmak üzere tüketimi fazla olan ilaçların önemli oranda üretimi artırılarak piyasaya verilecek!” dedi. Ancak bu açıklama tepki çekti. Çünkü “O zaman niye daha önce önlem almadınız” sorusunu akıllara getirdi!

Eczanede olmayan ilaçlardan bazıları şöyle: Antibiyotikler; çocuklar için ateş düşürücü şuruplar; diyabet, kolesterol, hipertansiyon, egzama, Alzheimer, şizofreni, demans ve psikolojik rahatsızlık ilaçları; kanser ilaçlarının birçoğu; kulak, göz ve burun damlaları; kortizonlar; migren tedavisi için kullanılan ağrı kesici ilaçlar...