Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Seçimin İlk Analizi
Türkiye demokrasi tarihinde çok önemli bir seçimi geride bırakmış bulunuyor.
Gazetemizin birçok kez belirttiği gibi, bu seçim bir referandum niteliğindeydi.
Son verilere göre Erdoğan yüzde 49.51, Kılıçdaroğlu yüzde 44.88, Sinan Oğan yüzde 5.17 oranında oy almış bulunuyorlar. Hiçbir aday yüzde 50’yi geçemediği için seçim 28 Mayıs Pazar günü Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasında yeniden yapılacaktır.
Bu seçim kuşkusuz çeşitli yönlerden ele alınıp analiz edilecektir. İlk aşamada şunları söyleyebiliriz:
Türk halkı geçen pazar günü büyük bir heyecanla sandıklara gitti, yüksek oranda katılımla oyunu kullandı. Yüzde 86.99 gibi çok üst düzeyde bir katılım oranıyla seçmen demokratik hakkını kullandı. Bu seçimde aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan gerilemiştir. Çünkü 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 52.59 oy alan Erdoğan, bu seçimde en azından yüzde 3.08 oy kaybetmiş bulunuyor.
2018 seçiminde birinci turda açık ara seçimi kazanan Erdoğan geriliyor, seçim ikinci tura kalmış bulunuyor. Meclis’teki sandalye dağılımı üzerinde durulursa, 2018 seçiminde 295 milletvekili çıkaran AKP’nin Meclis’teki sandalye sayısı 267’ye düştü, böylece 28 sandalye kaybetti.
Geçen dönem Cumhur İttifakı’nın 344 milletvekili varken son seçimde sayı 322 milletvekili olacak.
Türkiye’nin ekonomisini etkileyen İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropoller de Erdoğan’a oy vermedi. Trakya, Batı Anadolu, güneyde Mersin ve Adana’da Erdoğan ve Cumhur İttifakı ciddi gerileme gösteriyor.
İki aday arasında 2.5 milyon oy farkı vardır. Bu noktada, Suriye’den gelen milyonlarca göçmen ve Türkiye vatandaşlığı verilen kişilerin toplamda 5 milyondan fazla olduğu belirtiliyor. Bu kitle Erdoğan için oy kullandı. Bu oylar dışarıda birikirse Erdoğan seçimi kaybetmiş olmaktadır. Bu noktada Sinan Oğan’a verilen yüzde 5.17 oyun da ciddi olarak analizi yapılmalıdır.
Şu anda önde görünmekle birlikte Erdoğan ve AKP, genel anlamda gerileme dönemine girmiş bulunmaktadır. Bu kazanç bir “Pirus Zaferi”dir. MÖ 280 yılında Roma’ya karşı gerçekleşen tarihteki tanımıyla “Pirus Zaferi”, yıkıcı büyüklükte kayıplar pahasına kazanılan bir zaferdir. Zaferin büyük gerilemeler ve kayıplar nedeniyle anlamsız hale geldiğini belirtir.
Önümüzde günler, siyasal açıdan çok önemli günler olacaktır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
İmamoğlu ve İBB’yle ilgili 560 milyar iddiasına yanıt
-
Mustafa Balbay sert eleştirdi
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
En Çok Okunan Haberler
-
Özel, İmamoğlu için toplanan imza sayısını açıkladı!
-
Atatürkçü komutanlara hapis yolu
-
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'da açıklama
-
Trump övdü mü, tehdit mi etti?
-
Silivri'ye gece yarısı operasyonu!
-
Çirkin sözlere karşı harekete geçildi
-
'Milliyetçilerin hepsi komünist oldu'
-
‘Saray’ın danışmanlarının maaşı ne kadar olacak?
-
‘İfadeye çağrıldılar’ diyerek duyurdu!
-
'Ağzınızı açıp bir şey söyleyin'