Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yıldırım’ın istifası zorunlu mu?
Cumhurbaşkanının anayasayı yok sayması ağır bir hukuk ihlalidir. Hiçbir Batı tipi çağdaş demokraside bu derece de ağır bir hukuk ihlali, kamuoyunun gündemini meşgul etmez.
Kamuoyunda TBMM Başkanı Binali YILDIRIM’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı nedeni ile istifa edip etmeyeceği konusunda yapılan tartışmalara saraydan istifasına gerek yok çıkışı gelmiş, Yıldırım ise “...konu kapandı” demiştir.
Anayasamızın, Başkanlık Divanı başlığı altındaki 94. maddesi:
“...TBMM Başkanı, Başkanvekilleri, üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun Meclis içindeki veya dışındaki faaliyetlerine; görevlerinin gereği olan haller dışında Meclis tartışmalarına katılamazlar; Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy kullanamazlar.”
Yukarıda belirtilen Anayasa maddesi hükmü, açık ve nettir. Bu hükümde Başkanlık divanının siyasi parti veya parti gurubunun faaliyetlerine katılamayacağını açıkça yasakladığı görülmektedir.
Yine anayasamızın, Anayasanın Bağlayıcılığı ve Üstünlüğü maddesi başlığı altındaki 11. Maddesinde “...Anayasa hükümleri, Yasama, Yürütme ve Yargı organlarını idari makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temek Hukuk kurallarıdır.
Kanunlar, Anayasaya aykırı olamaz
Görüldüğü üzere; anayasanın 94. maddesinin son fıkrasındaki Başkanlık Divanının siyasi faaliyet yasağına ilişkin amir hükmü, yine anayasanın 11. madde çerçevesi içerisinde herkesi bağlar. Cumhurbaşkanının bu Hükümlerin varlığına rağmen anayasayı yok sayması ağır bir hukuk ihlalidir. Hiçbir Batı tipi çağdaş demokraside bu derece de ağır bir Hukuk ihlali, Kamuoyunun gündemini meşgul etmez.
Yine Anayasanın seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarını düzenleyen 67. maddesinin ikinci fıkrası; “... seçimlerle halkoylaması, serbest, eşit, gizli, tek dereceli, genel oy, açık sayım ve döküm esaslarına göre, yargı yönetim ve denetimi altında yapılır” hükmünü içermektedir. Bu madde çerçevesinde eşit bir seçimin olduğundan söz edilebilmesi için mutlaka istifanın gerçekleşmesi gerekir. TBMM Başkanı sıfatı ile devlet protokolünde en önemli yeri olan bir kişinin bundan kaynaklanan avantajları, yetkileri kullanarak seçime girmesi bir maraton koşucusunun maratona yarıdan başlaması gibi bir fiili durumdur. Aksi durumda eşit olmayan ve anayasanın 67. Maddesinin ihlal edildiği bir durum ortaya çıkacaktır.
Saray açısından bakınca bu Hukuka aykırılığı göz ardı edecek ve kendine göre yasaya uygun (AÇIKÇA ANAYASAYA AYKIRI) bir gerekçe yaratarak istifaya gerek yok diyecek, ben bilmem saray bilir, şeklinde karar verecek majestelerinin Yüksek Seçim Kurulu olabilir. Görev süresi uzatılan YSK Başkan ve üyeleri bu konuda Saray’ı mahcup etmeyeceklerdir. Bunu hep beraber görüp ve izleyeceğiz.
Av. Uğur Bayraktutan
CHP YDK Başkanı
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'da aile katliamı
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Kan donduran 'taciz' iddiası
- TÜPRAŞ'tan açıklama geldi
- Muharrem İnce’den sert yanıt!
- Oktay Kaynarca’dan ‘Selahattin Demirtaş’ açıklaması
- İYİ Parti'de Akşener krizi