Olaylar Ve Görüşler

Bir seçim görevi

11 Mart 2019 Pazartesi

Siyasal iktidar öncülüğünde yerel seçime katılan ‘ittifak’, zihinsel karışıklık oluşturmak için söylemler geliştiriyor. Kentini belediye başkanı, mahallesini muhtar seçmek isteyen yurttaşa; seçimini farklı yaptığında “ülkenin bekasına” saldırı yapmış “terörist” olacağını sıklıkla yineliyor. Arkasından radikal dinci söylemler, sanal zenginlik kurguları... Muhalefet partileri ise ‘reis’i eklemlenerek kurgularına, saldırılarına yanıt verme çabasında. Ürkek/ çekingen tavırları ve ideolojik sığlık nedeniyle yeni söylem geliştirmek yerine, medya üzerinden reis’e ‘laf’ yetiştirmekle yetinmekteler. Oysa önümüzdeki yerel seçim siyasal iktidarın tükenmişliliğinin, ülkeyi sürüklediği çöküşün ve oluşturduğu korku ikliminin yırtılıp atılmasının oylaması. Bu nedenle, önümüzdeki seçimde, iktidardan göndermek için çok şey yapılmamız gerekmekte. Öncelikle muhalefetin eklemlendiği/ öykündüğü ‘reis’çi sarmaldan çıkması, yurtsever ve aydınların kapıldıkları dinginlikten sıyrılması gerekli...

Misyon tamamlandı
Siyasal iktidar misyonunu tamamladı. Yorgun, bitkin ve umut olmaktan çıktı. Yine de geniş bir halk kitlesinde karşılığı var. Karşılığının sürmesinde muhalefet partilerinin de, iktidar partisi kadar yorgun ve bitkin olması. Muhalefet partilerinde liderlik, işleyiş, politika üretmede ve yerel örgütlenmesinde yapısal sorunlarını bulunması... Başarılarını; söylemde iktidar partisiyle aynılaşmakta ve oy kaybında görmeleri. Bu yaklaşıma uygun doku uyuşmazlığı içeren ittifak kurulması, benzeşen/ örtüşen adaylar belirlenmesini sayabiliriz. Örneğin ana muhalefet partisinde parti içi demokrasi işletilmiyor. Parti içi ortak söylem birlikteliği yok. Parti içi demokrasiyi işletemezken yerel yönetimlerde ‘katılımcı belediyeciliği’ işleteceklerini belirten içselleştiremedikleri vizyon belgeleri açıklanması... Parti yerel örgütleri ‘klan’ların kontrolünde... Klan egemenliği örgütleri hantal, yöneticileri tembel, bilgisiz, birlikte çalışmayı sevmez duruma getirdi. Başarısızlıklarını sahada seçmenin sorduğu “Kime verelim, adam mı var?”, “Seçim öncesi neredeydiniz” sorularına yanıt aramak yerine, kolaycılığı seçip dağıtılan seçim armağanları –makarna, bulgur, çeyrek altın-, kamu tarafından yapılan sosyal yardımlar üzerine yüklemeleri.

Birlikte çalışmak
Muhalefet partileri öncülüğünde yerel seçimlerde siyasi iktidarın geriletilmesi mümkün görünmüyor. Bu seçimde görev aydınlara ve yurtseverlere düşmektedir. Yapılması gereken bilinir/tanınır aydınların –yazar, sanatçı, sivil toplum lideri, sporcu, aktvist, televizyon yıldızı- dinginliklerini üzerlerinden atarak, ortak kaygı taşıyan yerel kent aydınları, yurtseverlerle buluşması. Oluşturulan yerel ‘Demokratik Çalışma Grupları’ öncülüğünde, büyük kent varoşlarında “muhacir” olarak, devinimin ağır olduğu Anadolu kentlerinde ‘sanal mutlu’ yaşayan yurttaşları ülkenin geleceği/sürüklendiği nokta, kentinin aydınlığı ve günlük yaşamla ilgili kaygılarına ortak olmalılar/etmeliler. Umutlarını/ hayallerini genişletecek ortak değerler üretme çabası içine girilmeli. Geleceğin neo liberal politikalarda olmadığı; kurtuluşun aydınlanmada, yurtseverlikte, kamuculukta olduğunu ‘kapı kapı’ dolaşıp anlatılmalıdır. Aydınlarımızın ve yurtseverlerimizin bunu yapabilecek birikime/cesarete sahip olduğunu biliyoruz.
Geliştirilen aydın ortak çalışması, Anadolu insanının sağduyusuyla birleşmesiyle beklentilerin üzerinde karşılık bulacaktır. Eğer birlikte çalışmayı geliştiremez ve aymazlığımız/ dinginliğimiz devam ederse “vatanın bütün kalelerine” girilmiş olacak. Bu böyle biline...

İrfan O. Hatipoğlu/ Mustafa Kemal Üniversitesi



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları