Susmak mı Konuşmak mı?

07 Şubat 2012 Salı
\n

\n

Eski Genelkurmay Başkanı Silivride yatıyor. Sayıları 100’e varan general, albay, yüzbaşı, askerleriyle... Bir o kadar gazeteci de Silivride, başka tutukevlerinde yatıyor... CHP Genel Başkanı, ana muhalefet lideri yargıçlara kötü sözler söylemiş diye suçlanıyor. Bilinmez, belki o da ötekilerin yanına gidecek!..

\n

Bir suskunluk kaplamış ülkeyi...

\n

Çoğu aydın susmak zorunda kalmış! Teröristsayılmak, terör çetesine üye olmak, hükümeti devirmek için bir şeyler yapmaya kalkmak... Hepsi suç, hem de en ağır cezaların tehdidinde!.. Yüz yıllık hapislikler onları bekliyor!..

\n

Dünya ölçüsünde ünlü bir uzman hekim, dört yıldır hapishanede... Sayısız ameliyat yapmış, canlar kurtarmış, bir üniversite kurmuş, yüzlerce öğrenci yetiştirmiş...

\n

Koca koca ordulara komuta etmiş nice general, amiral hücrelerde yıllardır bekletiliyor.. derken İP lideri Perinçek de 16 yıl hapse!..

\n

***

\n

Bütün bu kişilerin suçu ne?

\n

Nasıl yapmışlar, neler etmişler, kusurları, kabahatleri ne?

\n

Önce, sağlam bir yurttaş olmak, aydın olmak, ulussever olmak, Mustafa Kemalin yarattığı Türkiyenin onurlu kişisi olmak!..

\n

Ben yetmiş yıllık bir yazarlık sürecini bitirdim, bitiriyorum! Ama gözlerimin önünde yaşanan bu benzersiz gerçekleri yazmadan duramıyorum. Bir kez Başbakana da seslendim. Her başlangıcın bir de sonu vardır, sen politikada yenisin, ilerisini göremiyorsun, yanındakiler de çevrendekiler de seni yanıltıyorlar, dedim. Olup bitenler seni üzmüyor mu, böyle bir gidişin nereye varacağını düşünmüyor musun?.. Böyle bir dostça seslenişti birkaç yıl önce yaptığım...

\n

***

\n

Hiçbir zaman yaşanmadı bu tür bir şey! Çok yanlışlar, kötülükler oldu, ama adaletin bu denli suçsuz insanlara, suçu belli olmayan insanlara, eski zamanların işkencelerine benzer ağır acılar çektirdiği olmadı! 12 Martlar, 12 Eylüller, kötü yönetimler, hepsi geldi geçti. Ama bugünlerdeki akıldışı tutumlar, davranışlar yaşanmadı...

\n

Bir kez daha uyarmak mı? Bana düşüyor, bana, size, hepimize.

\n

Aklın, sağduyunun, zekânın, bilincin, sanatın, kültürün, izi bile kalmamış bir baskının boğuculuğu altındayız. Kitap okuyan, yazan, düşünen suçlu! Bunlardan uzak olan, bunlara yakın olanı suçluyor, cezalandırıyor! Hikâyenin özü bu.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları