Mustafa Sönmez
Mustafa Sönmez mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bankaların Vergisi Devede Kulak...

18 Mayıs 2011 Çarşamba
\n

\n

Maliye Bakanlığı, bütçenin fazla verdiğini iftiharlaaçıklıyor da, bu fazlanın, cari açığı uçuran ithalattan alınan vergi ile ilişkisinden, hele ki toplanan verginin adaletsizliğinden hiç dem vurmuyor. Maliye, geleneksel olarak en çok vergi ödeyen ilk 100 şirketi ilan ediyor da bunların vergisinin, toplamdaki payını nedense açıklamıyor.

\n

Saklanan gerçek şu: 2010da toplanan 210,5 milyar TLlik vergide banka ve diğer şirketlerin ödediği Kurumlar Vergisi, yüzde 10u bile bulmuyor. Dahası, Maliyenin açıkladığıVergi Şampiyonu İlk 100 Şirketten de anlıyoruz ki, Türkiyedeki tüm banka ve firmalardan alınan 21 milyar TLlik verginin yüzde 60ı bu ilk 100e ait. Hatta, 25 banka ve finans kurumunun, kurumlar vergisindeki payı yüzde 55 ama Türkiyenin 2010 vergi gelirindeki payı sadece ve sadece yüzde 3 Devede kulak dediğimiz bu.

\n

Kaynak: Maliye Bakanlığı veri tabanı

\n

\n

Şimdi daha çarpıcı bir gerçeğe geçelim. Maliye, 652 bin Kurumlar Vergisi mükellefi şirket olduğunu belirtiyor ve bunlardan 21 milyar TL vergi alınmış, ama ilk 100ünün payı yüzde 60. Yani geri kalan 651 bin 900 firmaya düşen vergi yükü 8.7 milyar TLden ibaret. Bu da firma başına ne kadar vergi biliyor musunuz? 13 bin 345 TL. Yani ayda 1112 TL Anonim şirketlerin, limited şirketlerin aylık vergi yükü, ortalama bir ücretlinin vergi yükü bile değil

\n

***

\n

Gelelim gerçek vergi hamallarına. 2010 vergisinin, her yıl olduğu gibi esas hamalı ücretliler ve onların ana gövdesini oluşturduğu tüketici kitlesi. Benzinden, doğalgazdan, sigaradan, alkolden, otomobil alımından, diğer dayanıklı mallardan alınan Özel Tüketim Vergisi ÖTV, vergide en ağırlıklı kalem ve payı yüzde 27yi geçiyor. Onu takip eden kaynağında tevkif edilen gelir vergisinin hamalı, bordro mahkûmu işçi, memur ve emekliler. Onlardan yapılan vergi kesintileri, toplamın yüzde 17.5i ile banka ve şirketlerden 7.5 puan fazla. İthalattan ve yurtiçinde alınan KDV, vergide yüzde 30a yakın pay sahibi. Telefon kullanırken kesilen Özel İletişim Vergisi bile 4 milyar TLyi geçerek yüzde 2 büyüklüğe ulaştı. Türkiyede alınan vergi, milli gelirin yüzde 19u. AB ve OECD ortalamalarının çok gerisinde. Vergi yükü arttırılmalı ama mevcut yük adilce yapılandırılırken yeni vergiler de, vergiyi tüketicinin, ücretlinin sırtına yıkmış varlıklı sınıftan, şirketlerden alınmalı.

\n

İşsizlik ve Betam…

\n

Şubat ayı işsizlik-istihdam verileri, resmi işsizliğin yüzde 11.5, tarım dışı işsizliğin yüzde 14.2 olduğunu ortaya koyuyor. Sıcak para girişiyle büyük cari açık verme pahasına -soğutma çabalarına rağmen- süren büyüme, beklendiği kadar istihdam yaratamamaktan malul. Görünürde istihdam, 2010 Şubatı’ndan 2011 Şubatı’na 1 milyon 535 artmış Bu istihdam artışını değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesinin Betamı, araştırma bültenine İstihdamda Güçlü Artış başlığını uygun görmüş. Betam, istihdam artışının üçte birinin tarımdan kaynaklandığını nedense görmezden geliyor. Son bir yılın 1 milyon 535 bin istihdam artışının 533 bini, yani üçte biri tarımdan. Bu yılın ocak ayından şubat ayına artmış görünen 341 bin istihdam artışının da yüzde 50si tarımdan!..

\n

İyi de tarım, son bir yılda ancak yüzde 1 büyürken istihdam nasıl böyle yüzde 10 dolayında artıyor? Betam yöneticisi Seyfettin Gürsel, bu gizemi aydınlatacaklarını açıklamıştı. Büyümeyen tarımdaki bu istihdam patlaması, işsizliği de kamufle ediyor ve bu kamuflajın kılıfını Betam da bulamıyor anlaşılan

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları