Mustafa Sönmez
Mustafa Sönmez mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Avrupa'da Korku,Türkiye'de Kaygı...

18 Ağustos 2012 Cumartesi
\n

\n

Kamu borç krizi ile baş edemeyen Avrupadan yine iyi haberler gelmedi. Avrupa İstatistik Ofisi Eurostate, 16 Ağustosta yayımladığı 2. çeyrek büyüme verileri ile yine iç kararttı. Genelde büyüme ile ilgili olumlu haberler beklenmiyordu ama bu ölçüde daralmayı, Eurostate flaş daralmaolarak niteledi. Neydi iç karartıcı tablo? Bir kere Avrupanın ana gövdesi sayılan Avro bölgesinde, yani 27 üyenin 17sinde ilk çeyrekte sıfır büyüme yaşanmıştı, şimdi ikinci çeyrekte de ekonominin yüzde 0.4 küçüldüğü açıklandı. AB-27ye bakıldığında küçülmenin yüzde 0.2 olduğu görülüyordu.

\n

Kamu borç yükü milli gelirinin yüzde 89una yaklaşan Avro alanında borç dehşetini en derinden yaşayan ülkelerin başındakiYunanistandan ikinci çeyrekte de yüzde 6.2 küçülme haberi geldi. İlk çeyreğin küçülmesi de yüzde 6.5 idi. Kan kaybı süren diğer Akdenizin Avro kurbanı Portekizde de ikinci çeyrekte yüzde 3.3 daralma yaşandığı anlaşıldı. Daha endişe veren, Avro alanının üçüncü büyük ekonomisi İtalyada yaşananlar. Çizme, ikinci çeyrekte yüzde 2.5 daralma kaydetti. Aynı endişe verici durum İspanya için de geçerli. İspanyada da ekonomi ikinci çeyrekte toparlayamadı ve yüzde 1 küçüldü.

\n

Dolayısıyla, Avro ikliminde yaşama mücadelesi veren, büyük krize büyük kamu açıkları ve kamu borç yükleri ile yakalanıp son 3-4 yıldır bu çukurdan çıkmakta başarı kaydedemeyen, tersine durumları daha da kötüleşen Akdeniz

\n

Avrupalılarının durumunda bir iyileşme görünmüyor, bu ülkelere umut olacak formüllerde de bir gelişme yaşanmıyor pek.

\n

Avrupa coğrafyasının irilerinden Fransa, ikinci çeyrekte küçülmedi ama dişe dokunur bir büyüme de görülmedi yüzde 0.3 milli gelir artışı göstermekle teselli buldu. Ama aynı şey İngiltere için geçerli değil. Adada yüzde 0.8lik ikinci çeyrek daralması iç açıcı değil. Avro sisteminin patronu Almanya ise beklediği kadar toparlanamadı ve ikinci çeyreği yüzde 1 büyüme ile kapamak zorunda kaldı.

\n

Avrupanın iç karartan ikinci çeyrek karnesine karşılık Batının ve krizin merkezi ABDde ikinci çeyrek büyümesi yüzde 2.2 olarak kayıtlara geçti. Ama yine de ABDnin belini doğrultması, Avrupanın ayağa kalkmasına büyük ölçüde bağlı.

\n

***

\n

Avrupadaki ikinci çeyreğin kötü performansı Türkiyeyi, ekonomiyi yöneten bakan takımını fena endişelendirdi. Daha bu sayılar yayımlanmadan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Orta Vadeli Programda öngörülen yüzde 4 büyüme hedefini tutturmakta zorlanılacağını açıkladı. İlk çeyreği, yalancı altın ihracatı ile yüzde 3.2 büyümüş görünen ekonominin, gerçek büyümesi yüzde 2.6 olarak hesaplanıyor. Aynı şişirme ikinci çeyrek için ziyadesiyle geçerli ve bunu eylül sonunda göreceğiz. İlk çeyrek içeride denizin bittiğini ve özel tüketim harcamalarının artmadığını göstermişti. Tek umut dış pazarda ise Avrupa tarafı kötü sinyaller veriyordu. Türkiyenin dış ticaretinde ilk 6 ayda Avrupanın payı yüzde 40ın altına gerilemiş durumda... Özellikle otomotiv ve konfeksiyon gibi Avrupa odaklı alt sektörler için bu, iç karartıcı bir durum. Alternatif olarak yönelinen coğrafyaların bölgesel güçleri ise Türkiyenin politik arenadaki, özelikle Suriye bahsindeki tutum ve davranışından hiç memnun değiller. BDT alanında Rusya, Ortadoğu alanında İran ve etkili olduğu Irak, ihraç pazarları gelişme sinyali vermiyor pek. Üstelik, dış kaynak girişine hiçbir kontrolün getirilmemesiyle hızlanan para akımları döviz kurunu aşağı itince ihracatçı iyice mutsuzluk sinyalleri verdi. TİM, hem kurdan şikâyetçi oldu, hem ihracatçının kullandığı kredilerin fiyatından hem de Avrupada gördüğü dirseklerden.

\n

***

\n

Şimdi bu kaygılarla, hiç olmasa yüzde 4lük büyüme hedefinin çok altına düşmeyelim, telaşıyla, Merkez Bankasına baskı artırıldı ve faizler gevşetiliyor. Bu, dış kaynak akımını biraz yavaşlatarak kurun daha çok aşağı gitmesine bir karşı tedbir olabilir. Böylece ihracatçının şikâyeti olan düşük kur, yeniden tırmanışa geçebilir. Merkezin faizi aşağı çevirmesi, tüketici kredilerinde, iç talepte bir hareketlenmeyi de getirebilir. Biraz ihracatı, biraz iç talebi heyecanlandırarak yaratılacak hareketlilikle büyüme çarklarını biraz daha hızlandırmak, eylül sonrasının yeni rotası. Bunun için kamu harcamalarının artırılması, bu rüzgârdan da yararlanılması gündemde

\n

Bu yöneliş, enflasyonu zıplatmaz mı? Zıplatır, ama şimdi gerekli olan, hedef büyümenin çok gerisinde kalmamak

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları