Reuters’in dün geçtiği “olası AKP iktidarında oluşacak ekonomi yönetimi” yazısını okuduğumda aklımdan geçen hafta buluştuğum önemli bir bankanın üst düzey yöneticisi geçti. Reuters, AKP’den milletvekili adayı olan Borsa İstanbul’un eski Başkanı İbrahim Turhan’ın Hazine’den sorumlu Devlet Bakanı olabileceğini iddia ediyordu. Yani ekonomi yönetiminin bir numarası olacaktı. Oysa banka yöneticisi bana başka bir durumdan söz etmişti. Ona göre Turhan gerçekten de başarılı bir isimdi ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onunla ilgili bazı soru işaretleri vardı. Soru işaretlerinin başında da Turhan’ın cemaate yakınlığı geliyordu. Banka yöneticisi, ekonominin önemli aktörlerini kapı kapı gezip AKP’nin ekonomi vizyonunu anlatan Turhan’ın, listeler açıklandığında hayal kırıklığı yaşayabileceği tahminini de iletecekti. 7 Nisan’da listeler YSK’ye teslim edildiğinde o yönetici haklı çıkmadı. İbrahim Turhan İzmir 2. bölgeden 1. sıradan aday gösterilmişti. Meclis’e rahat girebilecekti yani. AKP içindeki kaynaklarımı aradım.
Bilgi veren bankacı ciddi, güvenilir bir isimdi. Kaynaklar bana “gerçekten de Turhan konusunda Erdoğan’ın kaygıları olduğunu, ancak Davutoğlu’nun ısrarı karşısında Cumhurbaşkanı’nın istemeden olur verdiğini” söylediler.
Başka bir kaynak ekonomi yönetimiyle ilgili soruma karşı bir soruyla yanıt verdi: “Sence partinin kurucusu, Cumhurbaşkanı’nın damadı Berat Albayrak sıradan bir vekil olarak kalır mı?”
“Kalmaz herhalde de ekonomi yönetimine mi girer” diye sordum.
“Sabah gazetesinde ekonomi sayfalarında yazmıyor muydu? Merkez Bankası politikalarına en ağır eleştirileri getirmiyor muydu? Başka neresi olur ki?”
Reuters de haberini AKP içindeki kaynaklara dayandırıyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in görevinde kalmasının yüksek ihtimal olduğunu, ekonomi yönetiminde başka bir yere geçerse yerine Naci Ağbal’ın isminin konuşulduğunu ekliyor. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın ise ekonomi yönetimine dışarıdan destek verebileceği ifade ediliyor.
Bu arada Erdoğan’ın damadının vekil olduktan sonra dokunulmazlık zırhına da kavuşacağını hatırlatalım. Hürriyet Washington Temsilcisi Tolga Tanış’ın Doğan Kitap’tan çıkan “Potus ve Beyefendi” kitabında, Kuzey Irak’tan yapılan petrol taşımacılığında Albayrak’ın o dönem CEO’luğunu yaptığı Çalık Grubu’nun Powertrans adı altında kurduğu şirkete ayrıcalık tanındığı bilgisi yer almıştı. Çalık Grubu Powertrans ile ilişkisini reddetse de Tanış’ın kitabında bu konuda belgeler yayımlandı.
Bitirirken başa dönelim. Bankacıyla sohbete. “Ekonomide Yiğit Bulut efektine ne diyorsunuz, ne de olsa Erdoğan’ın ekonomi danışmanı” diye soruyorum. Kahkaha atıyor, “efekt işte!”...
Herkes gülüyor ama umarım sonu kötüye bağlanmaz. Bulut dün Türkiye adına bir grup ABD’li yatırımcıyla buluşup konuştu. Umarım “telekineziden” bahsetmemiştir diye düşünürken iktidara yakın medya, internet sitelerinden “müthiş konuşmadan” ayrıntılar verdi. Bulut demiş ki: “ABD’de başkanlık sistemi ve 2023 hedeflerine olan ilgi ve destek Türkiye’den görünenden çok daha fazla. Türkiye’de yüksek faiz ve ranta dayanan ‘Derviş modeli’ kesinlikle bitmiştir.”
Büyümeden işsizliğe ülkenin ekonomi verileri tehlike sinyali verirken Erdoğan’ın takıntı haline getirdiği başkanlık sistemi umarım işleri daha da kötüye götürmez. Daha da “bulutlu” günler yakınmış gibi hissediyorum, umarım yanılırım.